Uyan, uyan yok ki bir rüyan.
Rüyada bile ölüyor insan.
Yorum sınırı: 200
...
Karan'ın ağzından
(dün gece)
Karşımdaki yumruklar attığım çocuğun yüzü bir süre sonra kendi yüzüme dönüşmüştü.
Kendi söylediğim cümleler gözümün önüne geliyordu ve kendime karşı olan öfkemi karşımdaki adamdan çıkarıyordum.
"Abi yeter artık, öldüreceksin!"
Barış'ın sesi hafifçe düşüncelerimden beni arındırırken karşımda yatan beden eski haline geri dönmüştü.
Artık ben değildim karşıda duran beden. Ama en az onun kadar incitmemiş miydim Seren'in ruhunu?
Kanlar içinde kalan, baygın surata son bir kez bakarak arkamı döndüm.
"Yalnız kalacağım Barış. Hallet sen bunları."
Kanlı ellerimi üstüme sürdüm.
Ona, bir yerlerde geberip de üzerimize kalma diye yaptı bunları, demiştim.
Benden nefret ediyordu değil mi? Benden nefret etmesini bile isteyemiyordum ondan.
Hatta nefret etse bile yeterdi belki. Bana karşı hiçbir şey hissetmiyor gibiydi.
Asla abisi olamayacak kadar iğrenç biriydim ben.
Kafamı arkama yaslayarak gözlerimi kapattım bir süre sıkı sıkı.
Boğuluyormuşum gibiydi. Sanki biri boğazıma sıkı sıkı yapışmıştı da çekmiyordu ellerini.
Bir süre daha orada oyalanıp saat gece on ikiyi vurunca eve dönmüştüm.
Sabaha kadar uyuyamamış düşüncelerimin beni boğazlamasına izin vermiştim. Seren, sadece bir oda uzaklığımdaydı ama ona ulaşmak imkansız gibiydi.
Oysa o kadar kırık duruyordu ki o kırık parçalarından birini uzatsam ömür boyu beni sevecek gibiydi.
Benim sorunum buydu. Ona o parçayı uzatamıyordum. Eve ilk geldiğinde onca erkeğin arasında, gözlerindeki korkuyu görmüştüm.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Seren ¦ Gerçek Aile
Teen FictionBenim bedenim şu koca dünyaya sığmamıştı da ben kalplerine sığmak istemiştim. Seren'in alışması zaman alacaktı. Seren unutmayacak, üstünü kapatacaktı. Perişahı'nın kızlarına ithafen yazılmıştır. 28/08/23