STRAY KİDS İLE 9 KİŞİLİK AİLEM

13. Bölüm

Selammm kelebeklerimm. Yepyeni bir bölümle karşınızdayımm. Umarım beğenirsiniz. Oylarınızı ve yorumlarınızı bekliyorum. Keyifli okumalar dilerimm ❤️❤️❤️

🍁🍁🍁

Bu da ne demek oluyor şimdi..?

Hızla yerimden kalktım ve aşağı kata indim. Eun ve Rose yemek hazırlıyordu. Hyunglarımı toplantı salonuna çağırdım. Geldiklerinde kapıyı kilitledim ve konuşmaya başladık.

Bangchan: Neler oluyor Rowoon?

Rowoon: Hyung, şu şişeyi odamda buldum.

Şişeyi Bangchan hyunga uzattım ve o da inceledi. Hepsi teker teker şişeye baktıktan sonra uzun bir sessizlik oluştu.

Jeongin: Nasıl?

Rowoon: Min-Chae hakkında araştırma yapıp düşünüyordum ve çöp kutusunda bunu buldum.

Han: Bence birisi bilerek koymuş.

Changbin: Bencede, senin fark etmeni istediği için koymuş olmalı. Çünkü böyle birşeyi senin fark edeceğini herkes bilir.

Rowoon: Haklısınız. Ama kim neden benim fark etmemi istedi? Bunu neden yaptı? Ve en önemlisi bu şişeyi nerede, neden ve kime kullandı?

Tekrar sessizlik. Min-Chae'ye kullanmış olamaz değil mi? Yani... Offfffff çıldıracağım.

Minho: Şişeyi tekrar alabilir miyim?

Rowoon: Buyur hyung.

Dikkatli bir şekilde Minho hyungun eline verdim. Minho hyung dikkatle inceledi ve bir anda bize döndü.

Minho: Bu barkod... Sıradan bir barkod değil.

Seungmin: Nesi varmış barkodun? Altın kaplama falan mı?

Minho: Öyle değil. Aralarında minik noktalar var. Ben bu şişeyi inceleyeceğim.

Dedi ve masadan kalktı. Kapıyı açtığında karşısında Eun'u gördü. Kaşları çatıldı.

Minho: Eun? Senin burada ne işin var?

Eun: Toplantı salonuna girmek için izin alacaktım efendim.

Minho: Neden?

Eun: Nam-Hee amcanız sizi aradı fakat ulaşamayınca benim size haber vermemi istedi.

Minho: Ne istiyormuş?

Eun: Min-Chae'den haber var mı diye soracakmış. Size ulaşamayınca telaş yapmış bu nedenle beni aradı efendim.

Minho: İyi, ben şimdi konuşurum.

Eun: Peki efendim.

Eun Minho hyungun önünde eğildi ve hemen uzaklaştı. Sanki yüzünde mutlu bir ifade vardı. Ne olduğunu anlayamadım. Zaten herşey şüpheli geliyor bana. Yatağıma yatacağımda bile Min-Chae olmadığı için bir garip geliyor. Bu yüzden sorgulamamaya karar verdim ve tekrar düşünmeye başladım. Artık baş ağrım dayanılmaz bir hal almaya başlamıştı. Kaç gündür tek yaptığım şey düşünmekti. Başka hiçbir şey yapmıyordum. "Bebeğimizi ve Min-Chae'yi nasıl kurtarabilirim" diye düşünmeden duramıyordum. Baş ağrıma daha fazla dayanamayıp kendimi yatağa attım.

(İlahi bakış açısı)

Rowoon gece yine kabusla uyandı. Geceleri sürekli gördüğü kabuslar nedeniyle uyanıyordu. Rüyasında, Min-Chae'nin cansız bedenine sarılarak ağlıyordu. Bu senaryonun gerçekleşme ihtimali onu çok korkutuyordu. Bebeklerini kucaklarına alamadan, Min-Chae ile henüz yeni evlenmişken onun gitmesine dayanamazdı. Bu yüzden onu bir an önce bulmalıydı. Eğer sağsalim bulursa, herşey daha güzel olacaktı. Onu daha çok koruyacak ve doğumuna kadar gözünün önünden bir an bile ayırmayacaktı. Ama eğer cansız bedenine ulaşırsa... işte o zaman işler çok kötü bir hak alacaktı.