16. BÖLÜM: UMUT ADINA MARTI OLMAK

32 1 0
                                    

Merhaba Canlarım

Harika bir bölüm ile karşınızdayım. Umarım bu bölümü beğenirsiniz. Hepinize iyi okumalar 💗

"İnsan, denizin olmadığı yerde umut adına martı olmalı."
-Nazım Hikmet

" -Nazım Hikmet

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

16. BÖLÜM

Bazı anlar vardır hayalini kurduğumuz o güzel günlerin yaşandığı o an anlar.

Ben de tam olarak o hayallerden birini yaşıyordum. Oğuz'un bana anlattığı ama benim yüzünü dahi görmeden sevdiğim o adam ile karşılıklı oturup birlikte güldüğümüz o güzel anlardan sadece birini...

"Kafamızın üstünden kurşunlar uçuyor ama Oğuz hâlâ ısrarla Umay'a doğum gününü unutmadığını anlatıyordu. Ama bilmiyor ki Umay'ın doğum günü tam 1 hafta geçmişti. Fakat Oğuz bu durumu ısrarla yalanlıyordu. Tabi unuttuğunu söylemek zor. Çünkü biliyor ki Umay onu öldürecek."

Kuzgun'un siyah gözlerine bakarak kocaman bir kahkaha attığımda Kuzgun elindeki çaydan bir yudum aldı.

"Senin doğum günün 10 Ekim değil mi? Doğru hatırlıyorumdur umarım..."

Doğum günümü biliyor olmasının verdiği şaşkınlıkla gülümseyerek başımı salladım.
"Evet... Ama sen nereden biliyorsun?"
Sorduğum soruya sadece gülümseyerek cevap verirken elindeki çay bardağını masanın üstüne koydu ve kahvaltısını yapmaya devam etti.

"Ekim neredeyse yaklaştı... Doğum günlerini kutlamayı sevmediğini biliyorum. Ama ben yine de senin için ufak bir hediye almak istiyorum."

"Gerek yok. Ben sevmiyorum öyle şeyler."

Söylediğim şeyle öfkeyle kaşlarını çatarak gözlerime baktığı sırada masanın üzerindeki telefonum çaldı. Telefonu elime alıp ekrana bakmamla hızla telefonu açtım. Çünkü Yargıtay Başsavcısı Hilmi Türkoğlu beni aramıştı.

"İyi günler sayın İstanbul Bölge Başsavcım."

"İyi günler Yargıtay Cumhuriyet Başsavcım."

Kuzgun söylediklerimle oturduğu yerde diklendi ve merakla bana baktı. Ben bu sırada Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı Hilmi Türkoğlu ile konuşmaya devam ettim.

"Nasılsın sayın savcım?"

"Şu an daha iyiyim Başsavcım."

Cumhuriyet Başsavcısı Hilmi Türkoğlu küçük bir kahkaha atarak iyi olmama sevinirken heyecanla konuştu.
"İyi olmana sevindim savcım. Doğrusu ne zaman aramıza döneceksin çok merak ediyorum? Özlettiniz kendinizi."
Söylediği şeyle küçük bir kahkaha atarak güldüm.
"Ben de mesleğimi ve sizleri çok özledim Başsavcım. Zaten evde yatmaktan çok sıkılmıştım. En kısa zamanda sizlerleyim."

MASKENİN ARDINDAKİ Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin