otuz bir

143 24 33
                                    

van kahvaltısı yapıyolar sorgulamayın arkadaslae

"Lola kaymağı uzatsana."

Kai ağzındaki zeytin çekirdeğini çıkarırken karşısındaki Lola'yı masanın altından ayağıyla dürttü.

Dikdörtgen, cam tabağı uzattı Lola Kai'ye. Neredeyse tabağın yarısını kendi tabağına alırken Taehyun uzanıp tabağı çekiştirdi.  "Yeter, biz de yiyelim."

Kaş omzunu silkti gülerek. "Aç öl, bana ne!"

"Getiririm içeriden, yiyin." Beomgyu dolu ağzını eliyle kapatmaya çalışırken Lola onun ağzındaki bulamacı gördüğü için yüzünü buruşturdu.

"Soobin, Yeonjun ve Arin nerede?"

Taehyun masadaki herkese tek tek bakarken Beomgyu ağzındaki lokmayı güçlükle yutup ona döndü. "Yeonjun duştaydı en son, Arin kütüphaneye gitmiş. Soobin'i de babaannem rehin aldı, yumurta pişiriyorlar beraber."

"Iy." Kai kaymağı sürdüğü ekmek parçasını ağzına atarken konuşmuştu. "Soobin'in elinden kaymak olsa yemem."

"Bok ye!" Soobin elindeki tavayla içeri girdiğinde Beomgyu bu denk gelişen gülmüştü. Soobin daha kapıyı kapatmadan arkasında belirmişti Yeonjun.

"Oo, paşam!" Kai ağzını kapatma gereği duymadan kollarını yukarı kaldırıp Yeonjun'a kucak açar gibi salladı kollarını. "Sonunda gördük yüzünü!"

Yeonjun nemli saçlarını karıştırıp yer sofrasındakilerde gezdirdi tek tek bakışlarını. Aradığını bulamadığında omuzları düşmüştü.

"Gelsene kahvaltıya." Taehyun eliyle işaret ettiğinde hafifçe salladı başını.

"Bugün kaçta antrenman, mesaj atmamışlar."

"Bugün çarşamba geri zekalı!" Beomgyu samimi bir şekilde konuşup ona baktığında Yeonjun şaşkınca baktı ona. Dünkü tavırlarından sonra bu samimiyeti garip gelmişti.

"Doğru." dedi kendi kendine mırıldanıp. Çarşamba günü antrenman yoktu, onun yerine öğleden sonra merkezin dersliğinde tarama testi çözdürüyorlardı.

"Bu akşam çıkıyor muyuz?" Beomgyu konuşurken Taehyun omzunu silkip Lola'ya baktı. "Bize uyar mı?"

Lola ise kaşlarını kaldırmıştı. "Uymaz." dedi çayından yudum aldıktan sonra. "Arin'le konuşayım da onunla şehir merkezine gideriz belki."

"Tamam." dedi Beomgyu omzunu silkip. "Biz çıkarız erkek erkeğe."

Lola dalga geçer gibi gülüp yaptığı el hareketini Beomgyu'nun yüzüne doğru salladı. "Nah çıkarsınız!" Lola çay bardağını gergince Kai'nin önüne doğru koydu. "Erkek erkeğeymiş!"

Kai onun bardağına çay doldurup önüne geri koyarken ters ters bakıyordu. "Ödü kopuyo' mutlu olacağız diye."

Lola ona göz devirip arkasındaki koltuğa yasladı sırtını. Beomgyu ise Kai'yle aynı fikirde olmalı ki alt dudağını kemiriyordu.

"Ya bak," dedi Lola'ya dönerek. "Ben dün bi' kızla tanıştım, çok tatlıydı. Bugün de gitsek görürüm belki."

Lola omzunu silkip çayından bir yudum aldı. "Tamam git, bana niye anlatıyorsun?"

"Bana anlat gebeş kaplumbağa, bana anlat!" Kai, Beomgyu'ya bağırırken Soobin omzuna vurarak güldü.

"Gitmemize izin vermiyorsun, o yüzden sana anlatıyorum." dedi Beomgyu Kai'nin şakasını görmezden gelerek.

"Bir gün sonra gidin, beraber gidelim yoksa da sen Yeonjun'u al git dışarı. Siz seversiniz."

Yeonjun Lola'nın göndermesini umursamak yerine ani bir hareketle ayağa kalktığında hepsi ona dönmüştü. "Ben odaya gidiyorum." dedi mırıldanır gibi.

lemonade ❧ yeonjunHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin