2. Çarşıdaki iblis

90 11 8
                                    

***

Tekrar merhabaa
Kurgu hakkında görüşlerinizi alabilir miyim acabaa </3
Yazım yanlışlarım için tekrar kusura bakmayın
İyi okumalarr
Yorumlamayı ve Oylamayı unutmayınnn

***
💌

Beni sürükledi ve çarşının kenarına doğru ilerlemeye başladı, bağırışlar artıyordu. Dank bir ses birkaç tezgah yere düştü Azap Kanga'ya bize daha da yakına ulaşmıştı.

Azap askerlerinin çok uğrak bir noktası değildi burası, Kanga gölünden geçmeleri gerektiğinde gelirlerdi sadece buraya, yine aynı şey mi olmuştu.

Kanga gölünden karşıya Krallığın alt bölümüne gitmeden önce Bu köye uğrayıp birkaç hizmetçi ve biraz mal almak için mi durmuşlardı yoksa sadece can sıkıntısı mıydı?

Kimse cevabı bilemezdi Azap her zaman yağmacıydı ama bu son zamanlarda çok fazla artmıştı. Artık krallık 19 yıl hükmettikten sonra yeni yeni kurallarını güçlendirmiş ve dış ticaretle ilgilenmeye başlamıştı bu zamana kadar insanlar katledilmişti. Çokça örgüt kurulmuş krallığı yıkmak için uğraşmıştı ne yazık ki hiçbiri başarılı olamamıştı.

Tek biri hariç

Cehennem.

Cehennem; nasıl bir örgüttü, kaç kişilerdi nasıl savaşırdı, ne zaman harekete geçerlerdi kimse bilmiyordu. Kendilerine Cehennem iblisleri diyen bu tim tek düze ortaya çıkardı bilinen buydu. Azap'ın en büyük düşmanlarıydı. Krallık kurulduğunda Cehennemde kurulmuştu.

Cehennem'in İblisleri'nin Azap'a ve Krallığa döktükleri kanları kusturmaya gelmesini bekliyordu herkes, yeryüzüne toplu bir şekilde çıkıp cehennem'in sıcak kapılarını Azap'in yüzünü yakması için dua ediyordu.

Bunların hepsi söylentiydi belki de yalandı böyle bir tim yoktu sadece umut aşılamak için kurulmuştu kim bilir? Ama varlığı ve bir gün ortaya çıkacağı söylentisi çok umut vericiydi. Kurtarıcılarının olması onları bu hayatta tutuyor gibiydi...

İri yarı adam sonunda beni duvarların arasındaki bir boşluğa sıkıştırdı. Sesler kesilmeye başlıyordu sanki azalmıştı. Azap istediğini almış mıydı? Han ve önündeki çarşı iri adamın beni getirdiği yerden çok net görünüyordu. Biri yerde kanlar içindeydi çokta umrumda olmadı kim olduğuyla ilgileniyordum sadece artık alışılmıştı ölümlere , bende bu görüntülere alışmıştım, zorunda bırakılmıştım

Kim olduğunu tam anlayamadığım kişinin başında ağlayan kadın " Evlenecekti o nişanlanmıştı, efendim efendim masum bir- " kafasına silah doğrulduğunda yutkundu. Hemen yanında ayakta duran adam titrek bir sesle konuştu.

" Oğlum! Oğlum o benim oğlumdu son Oğlum son veliahtım abisini geçen ay katlettiniz ne ist-" tüfek bu sefer babasının kafasına doğrultuldu.

Güçlü bir ses konuştu sanki yer titredi. " Oğlun emre itaat etmedi İTATSİZLİĞİN CEZASI ÖLÜMDÜR HANCI! Nişanlısı varmış hazırlat onu bize gece almaya geleceğiz." Timindeki yandaşlarına döndü. " BU GECE EĞLENCE VAR YANDAŞLAR, KÖYDEKİ BULDUĞUNUZ TÜM GENÇ KIZLARI TOPLAYIN. ZORLUK ÇIKARIRLARSA VURMAKTAN
ÇEKİNMEYİN. " Timdekiler kahkaha attı, sevinç naraları ve şarap& kadın diye bağıranlar.

Son dediğine karşın ağzımdan minik bir çığlık kaçtı. Belle! Belle! Orada olabilir miydi? Ya ona bir şey olursa? Çarşıya çıkmayı belle istemişti başına bir şey gelirse ömür boyu vicdan azabı çekerdim.

İri yarı adam ağzımı çığlık attığım an kapatmış bana bir adım daha yaklaşmıştı. Ağzını açtı sesini ilk kez duyuyordum. " Korkma ve ses çıkarma." Nasıl durabilirdim ki ya beni de onun yanından alırlarsa " Ne yapabilirim ki! Arkadaşım orada ve ya beni de alır-" sesi fısıltıyla çıktı. " Kimse seni benim yanımdan alamaz, eğer cüret ederlerse sonucuna katlanırlar."

Krallık Ateşi Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin