39- RESİM

213 18 2
                                    

Yavaş hareketlerle Rex'i koltuğa koydular. Theo sevgilisinin kendisine gelmesi için başında bekliyordu. Ronnie hızlı ama bir o kadar nazik hareketler Rex'in üzerinde ki siyah tişörtü çıkarttı. Bembeyaz süt gibi kaslı vücudu gün yüzüne çıkarken sırt kısmının morarmaya başladığını gördüler. 

Kaburgalarında birden fazla kırık var. Ayrıca sağ ayak bileği ve sağ kolunda da çatlaklar var. Muhtemelen duvarın köşesine sağ tarafını şiddetli bir şekilde çarptı. Buda sol tarafında neden kırık olmadığını açıklar !

Black tam uzman bir doktor edasında konuşmuş ve diğerlerini bilgilendirmişti. Rex koltuğa dümdüz uzanmıştı ve sıra acısını almaktaydı. Black arkadaşının baş ucuna geçek koltuğun yanında diz çöküp eğildi.  Gömleğinin kolunu geriye doğru katlayarak itekledi ve Rex'in elinden sıkıca tuttu. 

Çok acısı var ! dedi yutkunarak.

Ağrı kesici bir iğne yapabilirim eğer işe yarayacaksa ! diye karşılık verdi Ronnie.

Black ona baktı. Kafasını yavaşça olumlu bir şekilde salladı. Ronnie tam arkasına dönerek gitmek üzereydi ki Black " Odamda ki çalışma masasının ilk çekmecesinde kurtboğan olacak. İçine biraz ondan kat. Acıyı ne kadar içten tetiklersek iyileşmesi o kadar hız kazanır !"

Ronnie kafasını salladı ve dediği gibi yapmak için odasına doğru çıktı.

Sen iyi misin Luna ? dedi Maggie Theo ve Luna'ya bakarak.

Daha iyiyim dedi Luna solgun bir şekilde cevap vererek. Bana ne oldu anlamıyorum.

Ronnie sana ilaç vermiş sevgilim. Bir kaç dakika içinde ilacı vücudundan dışarı atacaksın.

Sadece sakinleştirici verdiğini söylememiş miydi ? diye karşılık verdi Maggie.

Evet ama sanırım biz kurtlar için olan ilaçlardan  bir kaç adet vermiş. Koca bir devi tüm gün uyutmaya yeter !

İlaçları karıştırmış olmalı dedi Luna sakin bir şekilde. İstese bile sinirlenemiyordu. Bazen gülesi geliyor bazen uykusu ama tam olarak asla sinirlenemiyordu. Ronnie'nin bu yaptığı hafife alınacak bir şey değildi ama kızamıyordu.

Neden sinirlenemiyorum ! diye inledi Luna. Sesi sitem dolu olmasına rağmen oldukça yumuşak çıkmıştı.

Theo gülmemek için dudaklarını birbirine bastırdı. Sevgilisinin hırçın hallerini biliyordu ama sakin Luna'da fena sayılmazdı.

Bir şeyler ister misin ? dedi Maggie Maddie'ye bakarak. Maddie gözlerini Rex'e dikmiş bir halde konudan bağımsız ona bakıyordu.

Maggie usulca koluna dokundu. Maddie irkilerek ona döndü.

Ilık bir şeyler sana iyi gelir..

Te..teşekkür ederim ! dedi utanarak. Utanmasının ardında ki asıl sebep onlara kötülük yapmış olmasına rağmen karşılığında insalık görüyordu. Ailesinden görmediği yakınlığı onlar gösteriyordu. Tabi hepsi değil. Luna zaten kendisinde değildi. Rex yaralıydı. Theo ilgisiz görünüyordu. Black ise nefret doluydu. Ronnie ise onları kurtarmıştı. Kendisi için oraya gelmeyi göze almıştı ama sonrasında bir şey dememişti. Bu benim için yeterli diye düşündü Maddie kalbi burulurken.

Ronnie  Black'in çalışma masasında ki çekmecesini açtı. Gayet düzenli ve intizamlı bir şekilde içindekiler yerleştirilmişti. Eğilerek içlerini yokladı ama kurt boğana benzer bir şey bulamadı. Diğer altında ki çekmeceyi açtı. Üst üste konmuş bir kaç defter vardı. Ronnie onları yerinden kaldırıp eline aldığında defterlerden birinin içinden bir şey düştü. Ronnie ne düştüğüne bakmak için eğildi ve ters düşmüş resmi çevirdi.

Kendi resmini elinde tutuyordu. Ne zaman çekildiği hakkında en ufak bir fikri yoktu ama Black'in odasından çekildiği belli oluyordu. Kendisi aşağıda bahçedeydi ve gökyüzüne bakıyordu. Bu onun arkadan çekilmiş bir resmiydi. Kızıl güneşin bedenine hatta ruhuna yansıdığı o gündendi resim. Sonra Ronnie'nin aklına bir şey geldi. Aslında daha çok bir his.

Defterlerin arasını karıştırmaya başladı ve haklıydı. Siyah deri kapaklı defterin arasından üç adet daha resim çıktı.

Birisinde kahkaha atıyordu ve gözleri kısılmıştı. Birisinde ciddi bir yüz ifadesi ile bahçede kitabını okuyordu.Birisi ise odasında çekilmişti. Uyuyordu.

Kalbi heyecanla çarparken yutkundu. Eğer Black'i tanımasa ve bu resimler hiç tanımadığı biri tarafından çekilerek kendisine gönderilmiş olsa doğruca polise giderdi. Ama tanıyordu. Kalbinde taht kuran bu adamı tanıyordu biliyordu. Yüzünde tebessüm belirirken içeri aniden Black girdi.

Black alt kattan onun kalp atışlarının hızlandığını duymuştu. Düşüncelerini az çok sezinlemeyi başarmıştı ve soluğu odasında almıştı. Ronnie afallamış bir halde dili tutulurken ben diye bir kaç kere sayıkladı. Black ise tepkisiz bir halde ona bakmaya devam ediyordu.

Ben şey.. bulamadım ve defterleri düşürdüm ! dedi bir çırpıda ve hızlıca resimleri yeniden siyah deri kapaklı defterin içine sıkıştırarak çekmeceye geri koydu. Black yüzünde hafif bir tebessüm ile ona baktı.

Ronnie neden onun böyle bir tepki verdiğini anlayamamıştı. Black ise usulca yanına geldi. Masada ki ilk çekmeceyi açtı ve hemen sağ tarafta duran cam kapaklı kutuyu aldı.Bunları yaparken doğruca Ronnie'nin gözleri içine bakıyordu. Bir an olsun gözlerini kaçırmamıştı ve kırpmamıştı.

Ronnie'nin yanakları al kesilirken kasılan vücudunu bir türlü gevşetemiyordu. Kalbi tutkulu bir heyecanla atarken yumruklarını sıktı.

İşte buradalar ! dedi Black imalı bir tonlama yaparak.

Ronnie içinden bir kaç tutam almak için elini uzattı. Teşekkür ederim !

Black cam kapağı kapattı. Rica ederim !

KURT ÖPÜCÜĞÜHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin