KURT ÖPÜCÜĞÜ

23- HIRSLI TUTKU

Luna ve Theo ön bahçede koklaşırken Black yanlarına geldi. Çifte kumruları her ne kadar rahatsız etmek istemese bile hiç bir yerde Maggie'yi bulamıyordu.  Onlara doğru yaklaştı. Kumrular koklaşmalarına ara vererek kendilerine gölge olan Black'e baktılar.

Mag nerede onu hiç gördünüz mü?

Theo ve Luna bakıştılar. Sonra ikisi birlikte kafasını hayır anlamında salladı. Cevap vermek üzereyken Rex soruyu duyup yanlarına geldi. 

Dün bana Maddie ve Ronnie'nin eğitimine kendisinin eşlik etmek istediğini söyledi. Ben de belki de Ronnie ile arasını düzeltmek istiyordur diye kabul ettim.

Black düşünceli şekilde kafasını salladı. Dudakları geriye doğru kıvrılırken "belki de gelişme vardır." diye düşündü.

Bir şey mi oldu neden onu arıyordun ? dedi Luna ona kısık gözlerle bakarak.

Hiç.. dedi omuz silkerek ve o anda ormanın içinden gelen ince tiz çığlığı duydular.

Hepsi ne olduğunu anlayamamış bir halde oldukları yerde dona kalırken ormana doğru baktılar. Bir kaç saniye sonra derinlerden gelen kükreme sesi ile karışık bir çığlık daha duyuldu. Theo ve Luna oturdukları yerden dehşete kapılmış bir şekilde ayağa kalktılar. Rex de aynı tedirginlikle ormana bakmaya devam ediyordu.

Sonra Black karnını tuttu ve dizlerinin üzerine bir anda düştü. Zar zor nefes alırken dudakları arasından Ronnie diye mırıldandı. Canı yanıyordu. Arkadaşları ne olduğunu anlayamamış halde ona doğru baktılar. Sanki her şey ağır bir çekimde gerçekleşip yaşanıyormuş gibiydi.

Theo ve Rex yanına eğildiler. Luna çatık kaşlarının altında dehşetle kısılmış gözlerle ormana bakıyordu. Kalbi ağzında atarken soğuk kanlılığını yitirmiş gibiydi.

Ronnie dedi Black yeniden. Bu sefer sesi daha gür çıkıyordu.

Ne oldu Ronnie'ye dedi Rex korku dolu bir sesle konuşarak.

Black kafasını gökyüzüne doğru kaldırdı. Mavi gökyüzünü gri bulutlar neredeyse kapatmak üzereydi. Yeniden avazı çıktığı kadar  iki yana açılmış yumruklarını sıkarken Ronnie diye bağırdı.

Luna bu haykırmaya neredeyse ağlayacak gibi oldu. Şuan da güçlü şekilde Black'in acısını kalbinde hissedebiliyordu. Yolunda gitmeyen bir şey vardı evet ama ne olduğunu bilmiyordu. Tek hissettiği arkadaşının acı çektiğiydi.

Maggie hızla ormanın içinde koşuyordu. Arkadaşlarına ulaşması ve Ronnie'yi kurtarmaları gerekiyordu. Eve neredeyse yaklaşmıştı. Black'in çığlığını duymuştu ve bu durum ödünü daha fazla patlatıyordu.

Luna ormanın içinde hızla geçen bir şey gördü. Biraz daha yaklaştığında Maggie olduğunu fark etti.

Onlara doğru hızla kaşan Maggie'ye seslendi.  Maggie yanlarına geldiğinde yerde dizlerinin üzerine düşmüş gözlerini boş şekilde ormana dikmiş Black'in güçsüz halini gördü. Onu ilk defa böylesine  çaresiz görüyordu.

Maggie nefes nefese kalmış, korku dolu gözlerle Luna'ya baktı.  O sırada Black son kalan gücünü toplayarak ayağa kalktı ve Maggie'ye kolundan sertçe tuttu. Bir açıklama bekliyordu.

Maggie'nin kaybedecek zamanı yoktu. Bu yüzden hızlıca konuya girdi. Çoktan gözlerinden yaşlar akmaya başlamıştı. Suçluluk göz yaşlarıydı bunlar. Yaptığı şeylerin bedelini arkadaşlarını kaybedecek olmanın verdiği korku duygusu ile ödediği göz yaşlarıydı..

Maddie o bir druid ve Ronnie'ye bir hançer sapladı. Onu ikilileri uyandırmak ve dünyaya kaos getirmek için istiyordu ve onunla bir anlaşma yaptım ama sonra yemin ederim Ronnie'ye giderek her şeyi anlattım. Biz bir plan yapmıştık ve sizlere duyurmadan bunu halledecektik ama olmadı ! dedi sesi isyankar çıkarken. Duruma sitem ettiği belliydi.

Luna açık kalan ağzını tek eli kapatırken kaşları hayretle havaya kalktı. Theo ve Rex'in gözleri dehşete kapılmış bir ceylan gibi büyürken, Black'in gözleri öfkeyle kısıldı. Çenesi sinirden kasılırken dişlerini sıktı. Duyduklarının gerçek olmamasını diliyordu. Yoksa bir çok kişi ciddi bir bedel ödemek zorunda kalacaktı.

Ne yaptım dedin sen ?! diye bağırdı onu kolundan sarsarken.

Maggie utanarak ona baktı. Buğulanmış gözlerini kırptı ve göz yaşları yeniden yanaklarından süzülmeye başladı. Black ben özür dilerim. Ona mühürlendiğini biliyordum ve ben..

Black elini kaldırdı ve ona susmasını işaret etti.

Theo, Rex siz benimle gelin. Luna sen onunla kal gözünün önünden ayırma ! 

Black dedi Maggie  titreyen bir sesle. Bu sefer o Black'i kolundan kavramıştı. Black öfke ile kolunu çektiği sırada bir hamle yapıp onu  yeniden kolundan kavradı ve kendisine doğru çekti. O sırada kulağına doğru eğildi.  Fısıltılı sesi son derece kızgın çıkarken tane tane sakin bir şekilde "Senin şurada boğazını parçalamadığım için oldukça şanslısın !" dedi.

Savururcasına kolunu bıraktı ve hızla ormana doğru Rex ve Thoe ile birlikte ilerlemeye başladı.