KURT ÖPÜCÜĞÜ

13 - RONNİE ÇIĞLIK ATIYOR

Ronnie  salona gelmek üzereyken durdu. Black'in onu sorduğunu duymuştu. Altından ne çıkacağını bilmiyordu. Rex ortamın daha fazla gerilmemesi adına Black'e ne olduğunu sordu. Ronnie tam bu anda nefes almayı bıraktı. Az sonra duyacaklarına kendisini hazırlıyormuş gibi bir tavır içine girdi. Sonra Black'in derinden gelen sakince dudaklarının arasından dökülen cümleleri duydu.

Druidlerin neden onların peşinde olduğunu çözdüm. Göğsünde ki sembol ya da simge her neyse druidler onun içinde ki bansheeyi uyandırmak ve dünyada yıkımı getirmesi için onu kullanmak istiyorlar !

Ronnie'nin ağzı duyduğu bu haber karşısında bir karışık açık kalırken hızlıca adımlarını odasına yöneltti. Black ve diğerleri hararetli bir konuşmanın içine girmişlerdi. Odasına girdiğinde kapıyı kapattı. Şimdi ne olacaktı ? O bir banshee değildi yani bildiği kadarıyla değildi. Neden onun peşindeydiler. Neden onun banshee olduğuna inanıyorlardı ?

Ronnie aklını kaçırmak üzere olduğunu düşündü. Buraya adım attığı ilk günden beri hayatı çok farklı bir yöne kaymıştı. Okulu düşünecek zamanı bile olmuyordu. Yere doğru yatağın yanına sindi. Düşünmek için sakinleşmeye ihtiyacı vardı ama bir türlü bu sakinliği yakalayamıyordu.

Gözlerinden istemsizce yanaklarına doğru yaşlar süzülmeye başladı. Onun istediği hayat böyle değildi. Nereden bulaşmıştı bu işlere ? Peki ya o bu hayatı seçmezse yine de bu durumdan kurtulma şansı olur muydu ?

----

Maggie ve Luna bahçeye çıktılar. Maggie sıkıntılı şekilde etrafına bakınıyordu. Luna arkadaşında son günlerde bir gariplik olduğunu anlamıştı ama sormaya fırsat bulamamıştı. Şimdi tam sırası diye düşündü.

Son günlerde biraz gergin ve mutsuz gibisin. Bunun Ronnie ile ilgisi var mı ?

Maggie bu soruyu hiç duymayı beklemiyordu. Bakışlarını Luna'ya çevirirken bir kaç saniye bekledi. Sonra ondan bu zaman kadar hiç bir şey saklamadığını fark ederek konuşmaya başladı. İlk başlarda çekingen ama sonrasında açılmış bir şekilde duygularını ifade etmeye başladı.

Ronnie.. ımm dedi tek gözünü kapatıp mimik yaparak. Belki uzaktan yakından biraz.

Peki alakası var mı yok mu ?

Maggie kafasını salladı.

Peki konu Black mi dedi usulca Luna. Arkadaşını kırmak istemiyordu. Maggie yine kafasını salladı.

Luna derin bir iç çekti. Bak bazı şeyler istediğimiz gibi gitmez. Bazı şeyleri arzu ettiklerimizde bulamayız. Senin de böylesine boş yanılgılara düşmeni istemem !

Luna dedi Maggie bitkin bir tonda.

Luna yeniden konuşmak için ağzını aralamıştı ki Maggie sözünü keserek konuşmaya başladı.

Ben ona mühürlendim !

Luna şoka girerken kaşları hafifçe yukarı doğru kalktı ve sonra çatılır hale geldi. Nasıl ?!

Ronnie'nin yüzüğü taktığı akşam. Hatırlıyor musun hafiflediğimi hissediyorum demiştin.

E..evet.

İşte o anda gözlerim Black'in üzerindeydi. Mührün istemli gerçekleşmediğini biliyoruz. Ama sanki bunun olması gerekiyormuş gibi hissediyorum. Ona baktığımda hissettiğim yoğun duygular belki de mührün gerçekleşmesine neden oldu.

Peki ya Black o sana..

Hayır hayır dedi Maggie hızla araya girerek. Sadece ben !

"Anlıyorum dedi Luna mırıltı ile. Üzülmeni istemem Mag ama Black'in sana o gözle bakacağını düşünmüyorum. Sen ailenin en genç ve en yeni üyesisin. Black sana göre yaşlı dedi Luna gülerek. Biraz olsun şaka yaparak ortamı yumuşatmak istiyordu ama Maggie'nin durumuna bakılacak olursa pek mümkün değildi.

Yüzünde buruk bir gülümseme ile arkadaşına baktı. Peki Ronnie.. O Black'e göre mi ?

Luna bir an afallamış hissetti. Black'in kızla uğraştığının farkındaydı. Rex 'in ilgisinin de farkındaydı. Bu yüzden ne cevap vereceğini bilemedi.

Bende öyle düşünmüştüm dedi Maggie, Luna'nın suskunluğu karşısında.

----

Ronnie kendisini toparlayarak ayağa kalktı. Biraz olsun ağlamak ona kendisini iyi hissettirmişti. Bazen ağlamanın getirdiği güçlü enerjiyi unutuyordu. Aynanın karşısına geçti. Gözlerini, yanaklarını yumuşak bir şekilde sildi. Perdesini kapatmak için camın kenarına geçmişti ki gördüğü şey karşısında dona kaldı.

Hayal değildi. Bu şuanda yaşanıyordu ! 

Karşısında daha bir kaç gün önce gördüğü ve şimdi onu ceylan gibi avlamak isteyen druidlerden birisi vardı. Gözleri hızla bahçede olan Maggie ve Luna'ya kaydı. Camdan onlara seslendi ve yeniden gözlerini druide dikti. Git gide yaklaşıyordu.Nefesinin kesildiğini hissetti.

Odadan hızla çıktı ve merdivenleri ikişerli atlayarak alt kata inmeye başladı.Bir yandan o burada diye bağırıyor ve evdekileri ayaklandırmak istiyordu. Rex ve Theo sesleri duydukları gibi neler olup bittiğine bakmak için ayağa kalktılar. Black ise koltuktan kafasını merdivenlerden inen Ronnie'ye doğru uzattı. Bakışları ciddi bir hal almıştı.

Ronnie yanlarına geldiğinde o burada ! Geliyor ! diye inledi yeniden. Bir yandan eli ile bahçeyi gösteriyordu. Black kızın yaprak gibi titreyen vücudunu gördü. Yerinden kalktı ve bahçeye doğru baktı. Ronnie hızla pencere kapısından dışarı çıktı ve Maggie, Luna diye bağırdı.

Her ikisi de kafalarını çevirip ona baktılar. Ne olduğunu anlayamamışlardı. Ronnie hızlıca yanlarına gidip ikisinin ortasına geçti ve eli ile ormanı işaret etti. Druid üzerlerine gelmeye devam ediyordu. Luna ve Maggie gösterdiği yöne baktılar ama kimseyi göremiyorlardı.

Black Ronnie'nin omzuna dokundu.Ronnie korku ile irkilerek arkasına döndü.

Sakin ol ! dedi Black iki omzunu kavrayarak.

O burada ! dedi yeniden Ronnie ve arkasına bakmak için kafasını yana  doğru çevirdi. Tekrardan Black'e döndüğünde artık karşısında ki kişi Black değil druiddi.

Ronnie'nin gözleri korku ile büyürken çığlık atmak için ağzını açtı ama druid uzun ince parmakları ile boğazına yapıştı. Ronnie o anda ses tellerinin kendisinden sökülüp alındığını hissetti. Boğazında ki eller git gide daha da sıkılaşırken bir anda gevşedi ve Ronnie o anda kendini yırtarcasına bir çığlık feryat etti.

Black içkisini tam yudumlayacakken elinde ki bardağ birden patladı. Camlar büyük bir uğultu ile titremeye başladı. Herkes panik içinde ayağa kalktı. Bahçede oturan Maggie ve Luna Ronnie'nin odasına baktılar. Hızla içeri girdiklerinde Black ve Rex in merdivenlerden yukarı çıktıklarını gördüler.

Neler oluyor ? dedi Luna korku dolu bir sesle Theo ya bakarak.

Bilmiyorum ! Ronnie bir anda çığlık attı ve bu onun ilk çığlığıydı !