Part 4 - Ben Elimi sana verdim

674 13 2
                                    


Elimde bir Düğün Davetiyesi, diğer elimle yanağımdan süzülen yaşları sildiğim mendilim.

Yatağımda öylece oturuyorum.

Evet , Hakim Ziyech beni düğününe davet etti. Bizzat kendisi gelip , beni düğününe davet etti.

------------‐---------Flashback--------------------------

,,Simge" sessizdi ,,Birşey söyle"
,,Git, doğru olanı yap ve ait olduğun yere git"
,,Ait olduğum yerdeyim" çok yakındı, kalp ritmimiz aynı atıyor, adını bile koyamadığımız bir bağ ile bağlı, bir o kadar iki yabancı gibi bakıyorduk birbirimize.
,,Ben sana ait değilim"
,,Olabilirsin", elleriye bir elimi kalbinin üzerine koyup , konuşmaya devam etti
,, Sana bir o kadar yakın , bir o kadarda yabancıyım. Kalbim senin yanında huzur buluyor" öylece baktım ona , şimdi sıra bendeydi
,,Mutluluğu bende arıyorsun çünkü ilişkinde mutlu değilsin. Ben senin kalbini saracak yara bandı değilim", yüzümde acı bir gülümseme ile baktım ona , o dahada yaklaştı, nefesini yüzüme doğru üflüyor, kokusu burnuma geliyordu.

,,Önümüzde bir ay var. Bir ay. Ya birbirimize kavuşacağız yada başlamadan bitecek herşey...Simge bize izin ver , bir şans ver, gerisini ben halledeceğim sana söz veriyorum. Sen sadece bize bir şans ver" tam birşey söyleyecekken, tekrar söz alıp izin vermemişti
,, Red etme ", dudağıma ufak bir buse kondurup geri çekildi. Arabasına binip uzaklaşmasını izledim.
Şimdi arkasından bakan bendim.

--------------------Faschback son------------------------

Feci baş ağrısıyla uyandım güne.
Oh ne güzel, canlı bir ölü gibi gözüküyorum. Biraz daha aynanın karşısında dikilmeye devam edersem, kendimden nefret edeceģim.

Fazla oyalanmadan çıktım evden. Selinle beraber kahvaltı edip öyle tesislere geçecektik.

,,Seni bugün biriyle tanıştırcam , hazır mısın?"
,,Çok "
,, Biraz daha neşeli olmanı bekliyorum"
,, Hani sadece ikimizdik yine kimi çağırdın"
,,Şş sessiz duyacak şimdi"
Masaya yaklaştığımızda , bir Kadına benzettiğim ama aslında erkek olduğunu gördüğüm kişi ile şok oldum desem yalan olmaz hani.

Masada bizi karşılayan Abdülkerim Bardakçıdan başkası değildi. Saçları bizimkinden daha bakımlı olması hemen dikkatimi çekti, hep topuz yaptığından açık görmeye alışık değildim. Ayağa kalktığında ilk bana selam verip sonra Selinle sarıldılar.

,,Abdülkerim , Simge benim can Dostum, can Arkadaşım."
,, Memnun oldum Simge"
,, Bende", gülümsemekle yetindim, karşılıklı yerlerimizi alıp oturduk.

Kahvaltı esnasında ordan burdan sohbet ediyorduk, ama ikisindende ses yoktu. Acaba sorsam çok mu garip olur, bunun burda ne işi var diye?

,, Abdülkerim-"
,,Kısaca Apo diyebilirsin"
,, Peki. Yani ayıp olmasa sizin aranızda ne var öğrene bilir miyim?"
Abdülkerim şoke olmuş gibi yüzüme baktı, Selinde ağzı kulaklarında gülüyordu. Noluyor lan? Seziyorum birşeyler ama kendi ağızlarından duysamda rahatlasam.

,, Canım ben sana söyleyektim ama sen sonra rahatsızlayınca söyleyemedim. Biz Apoyla 1 aydır çıkıyoruz yani birbirimizi yakından tanımaya karar verdik", birbirlerine bakıp gülümsemişlerdi.
Ikisinide tebrik edip , bir süre daha oturup , beraber kalkıp yola koyulduk.

Ikisi adına gerçekten çok sevinmiştim. En azından ikimizden biri mutluydu.

Selin daha benim olayları bilmiyordu ama anlatmama kararı almıştım. Daha kendim ne yapacağıma karar vermeden anlatmak istemiyordum.

,, Eee senin iş noldu? Konuşacakmısın bugün onunla?"
,, Hayır , gerek kalmadı"
,, Ne demek gerek kalmadı?"
,, Boşver , hadi içeriye geçelim"
,, Valla bıktım, işin tam heyecanlı yerine geliyoruz , tesislere varmış oluyoruz. Ben böyle işin içine artık yani , vallahi bıktım. Acaba biz direk burda mı yatsak? Hani hiç eve gitmeye felan gerek kalmasa"
,, Off yine iyice saçmalaya başladın"
,, Insan en yakın arkadaşına oflamaz"

Gün boyu Hakim ile karşılaşmamak için mutfaktan çıkmadım desem yeridir. Ondan kaçmaya karar verdim. En azından emin olana kadar.

Mesai bittiğinde, Selinle vedalaşmıştık , bugün müstakbel sevgilisiyle yemeğe gidecekmişler.
Diğer kızlarla vedalaşıp , tesislerin kapısından çıktığımda elinde bir adet gül ile Hakim bekliyordu. Etrafı kontrol edip yanına ilerledim.

,, Bugün seni göremeyince merak ettim"
,, Hakim .... ben .... yani ..... ben...."
,, Anladım görüşmek istemiyorsun"
,, Sence normal mi? Bizim görüşmemiz normal mi Hakim? Bizi gören başka birşey sanıyor. Elinde gül, akşam saati , köşe bucak buluşuyoruz. Birde yetmezmiş gibi nişanlısın. Sen evlilik hazırlığı yapan bir erkek , ben ne olduğu belirsiz bir "arkadaşın", arakadaş kelimesini özellikle bastırarak söylemiştim
,, Ben seni istemiyorum! Ben güvenemeyeceğim bir adamı hayatımda istemiyorum! Benim için bir başkasını terk eden adam, birgün gelir bir başkası için beni bırakıp gider. Ben güvenemeyeceğim birini istemiyorum!"

Elindeki herşeyi yere düşürüp , sinirle kollarımdan tutup duvara yaslamıştı beni, gözleri çok koyulaşmış, bir o kadar öfkeli bakıyordu. Sesinden öfkesini bastırmaya çalıştığını anladım
,, Etrafındakilere bir şans vermeyip kendini kapatırsan gayet doğal! Ayrıca yanılıyorsun , ağzın öyle söylüyor ola bilir ama bedenin ve kalbin başka telden çalıyor, bunu kendine itiraf etmekten korkuyorsun! Ömrünün sonuna kadar böyle mi yaşamak istiyorsun, içine kapanık, hiçbir erkeğe şans vermeden? Ne yaşadın bilmiyorum ama izin ver unutmanı sağlıyım, izin ver ikimiz birbirimizin ilacı olalım. Hemen hayır deme, inat etme , sana yemin ederim bir yol bulup , herşeyi yoluna koyacağım ( derin bir nefes alıp devam etti) Ben seni seviyorum, sana çekiliyorum, ben sana aitim. Sende bana , bize bir şans ver güzelim", cevap vermemi beklemeden dudaklarıma yapışmıştı. Ilk afalasamda, ṣoku üzerimden attıp yavaşca karşılık verdim. Beklemiyor olacak ki, daha sıkı sarılıp, iyice duvarın soğuk betonlarını hissetmeme sebep oldu. O ile duvar arasında sıkışıp kalmıṣtım. Dudaklarımı bırakıp , boynuma doğru inmeye başladığında , ağzımdan ufak bir inleme kaçtı. O saniyeden sonra zorda olsa kendini geri çekip , alnını alnıma yasladı , yüzümü ellerine alıp boğuk bir sesle tekrar konuşmaya başladı
,, Bize evet de güzelim , hadi , evet de"
Doğru dürüst düşünemiyordum, aklım çok karışıktı
,, Hakim ben-" sözümü kesip tekrar dudaklarıma yapıştı , bu sefer sert öpüyordu
,, Evet de"
,,Nişanlın sonra Düğün"
,, Bırak onlarla ben ilgileniyim, söz veriyorum halledicem. Evet de"
,, Hakim"
,, Evet de"
,, Peki , evet", der demez tekrar öpüşmeye baṣladık.

Bilinmeyen bir çıkmaza doğru gittiğimi hissediyordum ve içimdeki korku yerini tanımlayamadığım bir duyguya bırakmıştı. Bende onu seviyor muyum? Bu yaptığım doğrumu?

^^

👀👀 acaba biraz hızlı mı ilerliyoruz? Olsun, ne kadar hızlı o kadar iyi bence 🥹😁
Umarım beğenirsiniz 🫶🏼
Başlığa uygun bir müzik, pek olur mu bilemedim ama bu şarkıyı hala dinlemeyi seviyorum 🤩

Wizard  - Hakim Ziyech Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin