Bölüm 27: Kameralar

5.8K 566 705
                                    

Yorum yapmayı ve oylamayı unutmayın lütfen 🩷
Ee patlatır mıyız bi smut daha 🤤 şaka yaptım Yorum yapsanıza neden yorum yapmıyonuz ben bi saat fotoğraf arıyorum smut bölüm atıyorum burda size yorum yapın çok ayıp.

Chan ve Hyunjin işe gitmek için evden ayrıldığında ve Jae, sonunda öğle uykusuna yattığında, Seungmin ve Felix, salonda baş başa kalmışlardı.

Seungmin, artık bu aile konusunu açıp arkadaşının üzüldüğünü görmek istemiyordu. Ayrıca, yakın arkadaşının yaşadığı yeni ilişkiye dair heyecanlıydı, güzel şeylerden konuşmalıydı.

"Ee..." dedi heyecanla, dirseklerini masaya koyarak. "Yeni ilişkin nasıl gidiyor?"

"Ahh..." Felix'in yüzlü aniden aydınlandı, gözleri gülümsedi. "Hyunjin, tanıdığım kimseye benzemiyor. Çok ilgili. Sürekli benimle vakit geçirmeye çalışıyor. Bana çok özel davranıyor... Bana gerçekten aşık, bunu çok güzel hissettiriyor. İnsanlar ilk ayların hep böyle geçtiğini düşünüyordur, ama umarım bu uzun zaman böyle devam eder..."

"Sanki kusursuzmuş gibi. Hiç mi kusuru yok yahu bu adamın?"

"Eh..." Felix, yine gülümsedi, biraz da düşünceli bir hali vardı şimdi. "Sürekli..." biraz gerildi. "Nasıl desem bilmiyorum ki? Sürekli... sevişmek istiyor."

Seungmin, bir kahkaha patlatmasına engel olamadı. Felix'in şikayet ettiği şey, ona çok komik gelmişti. "Tanrı aşkına cidden bundan mı şikayet ediyorsun?"

"Hayır ya, şikayet etmedim, sadece beni biraz zorluyor."

"Felix, seni istemesi güzel bir şey. Sevişirken de, normalde de güzel tavırları, seni arzulaması, bunlar seni sevdiğini gösterir. Eğer seni istemezse bu bir sorun olur."

"Biliyorum. Sadece söyledim işte, uzatma." Güldü, arkadaşına baktı. "Sen neler yapıyorsun? Değişiklik var mı?"

"Şey... Bende her şey sabit. Bıraktığın gibi yani. Aile evinde geriliyorum sadece biraz. Okullar açılsın da buraya döneyim diye bekliyorum."

"Ah, evet. Okulların açılmasına hala biraz daha var. Dayanmalısın dostum. Fighting!"

İki arkadaş gülüştüler. Ardından havadan sudan konuşmaya devam ettiler.

Bir süre sohbet havasında geçtikten sonra, Seungmin dönüş vakti geldiğini söyleyerek doğruldu. Felix'in yüzü düşmüştü. "Daha bu sabah geldin, hemen dönmek zorunda mısın? Bari bir gece kalsaydın!"

"Zaten bir ge-" Seungmin bir anda duraksadı, ardından devam etti. "Bir gece izin almam çok zor. Yine de seni bir daha ziyaret edeceğim."

Dostuyla sıkıca kucaklaştıktan sonra, evden ayrıldı. Felix, tam salona geri dönecekken, kucağında Jae ile teyze geldi. Yüzü kızarık, bakışlarını kaçırıyordu. Ama yine de Felix'e bir şey söylemesi gerektiğinden yanına gitti. "Bay Hwang, bu akşamki sürpriz etkinlik için hazırlanmanızı rica etti."

"Ah..." Felix, teyzenin kucağından Jae'yi aldıktan sonra teyzeye geri döndü. "Ne giymeliyim teyze?"

"Bilmiyorum, bilmiyorum!" Teyze ellerini kaldırıp panik halinde mutfağa giderken, bağırmaya devam etti. "Bir şey giydiğinden emin ol, yeter!"

Felix, gülerek teyzeyi takip etti. "Teyze! Lütfen utanma."

"Utanmıyorum." Dedi teyze, lavabonun içindeki kirli tabakları çıkarırken. "İşimden olmak istemiyorum sadece."

"Hah, neden işinden olacakmışsın teyze? Ben sensiz ne yaparım artık?"

Teyze bir anda yaptığı işi bıraktı, arkasını döndü. "Sahiden mi?"

The Babysitter | Hyunlix ✓Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin