"Ne yani, şimdi Vampir-Kurtadam Tarihi proje dersine girmen mi gerekiyor?"
Hailey'nin şaşkın sorusu Amelia'nın derin bir iç çekmesine sebep oldu. Hafta sonu için kızların yaptıkları planlar yarı yarıya mahvolmuştu. Öğlen saatlerinde yapacakları pikniğin yerine Profesör McGonagall okulda muhtemelen sadece beş kişinin aldığı bir proje dersini Amelia'nın da alması gerektiği konusunda ısrarcıydı. Sirius ve James'la birlikte onu odasına çağırdığında James'ı azarlayıp cezalandırmıştı, Sirius ve Amelia'ya ise notlarının gidişatından bahsetmiş ve proje dersiyle telafi etmedikleri takdirde notları böyle devam ederse iyi birer meslek sahibi olamayacaklarından yakınmıştı. Sonuç olarak Amelia notları sorunlu bir grup çocukla birlikte -ve Sirius Black'le- hafta sonları sıkıcı bir tarih profesöründen vampir ve kurt adamlar üzerine uygulamalı araştırma projesi almış olmuştu.
"Bu saçmalık, notlarını elbette düzelteceksin!" dedi Hailey. Basit topuzundan çıkan saçları kulaklarının arkasına ittirdi. Ophelia ise sakince:
"En azından bir güvencesi olur, fena mı?" dedi. Hailey gözlerini büyüterek sağına döndü. İkisinin arasında yürüdüğü için konuştuğu kişiye göre kafasını çevirip duruyordu.
"Hadi ama Lia, bu seferki stresten dolayıydı!" dedi genç kız Amelia'dan önce onu savunarak. Ophelia serin bir sonbahar pazarı olduğu için giydiği örgü kazağının kollarını tutup çekiştirdi ve:
"Öyle demek istemediğimi biliyor, değil mi Amy?" diye sordu. Amelia yorgunca başını sallarken Hailey omuz silkti ve yürüdükleri yoldaki taşlardan birini tekmeledi. Hailey'nin üstünde beyaz hırkası ve Amelia'nın sevdiği kırmızı cropu vardı. Amelia bunu görünce mutlu olmuştu. Küçük detaylara odaklanmak bu proje ödevi saçmalığını unutmak için güzel bir bahaneydi.
"Sadece..."
Yavaş yavaş bahçede adımlamaya devam ederlerken Amelia'nın sakin sesi diğer iki kızın ona kulak kesilmesine sebep oldu. Amelia diyeceği şey neydiyse de unuttu ve hırkasının şapkasını düzelterek gerginliğini atmaya çalıştı.
"Sadece bir saat." diye tamamladı yarım cümlesini. Kesinlikle cümleye başlarken söylemek istediği bu değildi ama kızlar onu başlarıyla onaylamıştı bile. Üstelik sonunda dersin olacağı kuleye geldiklerinden dolayı da yavaşlamışlardı. Önce Hailey neşeyle Amelia'ya sarıldı ve kızın moralini yükseltmek için:
"Akşamki çay partimiz hâlâ geçerli!" diye şakıdı. Amelia ona gülümsedi ve usul bir çocuk gibi yanına yanaşan Ophelia'yı nazikçe kucakladı. Kızlar gitmeden önce o, kuleye tırmanmaya başlamıştı. Hailey ise Amelia'nın arkasından derin bir iç çekip:
"Her şey yoluna girecek." demiş ve Ophelia'nın koluna girip uzaklaşmaya başlamıştı.
✒️✒️✒️✒️✒️
Sirius Black huzursuz bir keçi kadar inatçı olsa da neredeyse tehditle geldiği sınıftaki minderlerden birine kıç üstü sertçe oturdu. McGonagall'ın inadına yanında hiçbir şey getirmemişti. O huysuz kadın kendinden intikam almaya çalışıyorduysa da bu hiç hoş bir yol değildi. Hoş, Sirius derse gelmese ortak salonu didik didik arar ve oğlanı aptal bir guguk kuşuna çevirip yine de o sınıfa getirirdi. O yüzden de Bay Black tepe tepe de olsa o kuleye çıkmış ve hatta sınıfa gelen ilk kişi olmuştu. Şimdiden sınıf negatif enerjisiyle dolup taşmıştı bile.
"KİMSE YOK MU?"
Nefes nefese olan Amelia kapıya dayanmış bağırarak ve büyümüş gözlerle sınıfa bakarken Sirius ofladı.
"Hangi aptal pazarları olan bu aptal dersi alır ki?" diye sordu. Amelia aralarına çantasını bırakıp yanına otururken kıza bakmadı bile. Kollarını bağlamış, doğrudan karşıya bakıyor ve her şeye trip atıyordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Yıldızlarımız Kayana Dek
FanfictionKöşe başında sarı, kırmızı ve yeşil tonları birbirine karıştı. Genç bir kızın durgun, hoş tınılı sesi duyuldu. "Pişman olmadan yaşayalım." Gryffindor kızı kocaman gülümsedi ve Hufflepuff kızı elini aralarındaki boşluğa uzattı. "Göz açıp kapayınca...