chapter 3

65 3 2
                                    


2023, Seul

Neredeyse iki saattir polis karakolundaydılar. Jin sabırsız bir halde bir o yana bir bu yana volta atıyordu. Taehyung sandalyelerden birine oturmuş gergince bacağını sallıyordu. Birkaç dakika sonra kahve saçlı güzel bir dedektif çıktı odadan. Taehyung kadının güzelliğinden büyülenmişti ve birkaç saniye mıhlanıp kalmıştı oturduğu yere.

Kadın elindeki dosyayı kapatıp bir ona birde Jin'e baktı. "Odamda konuşabiliriz." Birlikte onu takip ettiler ve bir alt kattaki odaya girdiler. Kadın masaya oturdu. İkisi karşısına geçtiler. "Ben dedektif Chou Tzuyu."

"Memnun olduk." dedi Jin hafifçe tebessüm ederek. Tzuyu dosyaya kısa bir bakış atıp yeniden ikisine baktı. Taehyung'un ona olan bakışlarını fark etmişti ama ciddi bir meseleden konuşacağı için sırıtamamıştı.

"Bahsettiğiniz kamera kayıtlarını inceledik. Sizinde gördüğünüz üzere Yoongi'nin evden çıktığına dair hiçbir şey yok."

"Ama kendisi evinde de yok? Görüntülerle oynanmış olabilir mi? Belki de kaçırdılar adamı. Sonra sildiler görüntüleri."

"Her ihtimali düşünerek neredeyse bir haftalık görüntüleri inceledik." Tzuyu oldukça sakin ve pürüzsüz bir ses tonuyla konuşuyordu. Taehyung ondan etkilendiği için, bu durumda ondan etkilendiği için utandı ve gözlerini kaçırdı.

"Görünürde şüpheli hiç kimse yok."

"Ne olacak o zaman?" dedi Taehyung düşünceli bir sesle. Tzuyu ona baktı ve tebessüm etti. "Elimizdeki her şeyi eleyene kadar olayı didik didik edeceğiz. Belki kendisi gitmiştir, belki de şüphelendiğiniz gibi onu birileri kaçırmıştır. Emin olana kadar bu olayın üzerini kapatmayacağıma emin olabilirsiniz."

Jin durgun bir halde gülümsedi ve ona selam verip ayağa kalktı. "Teşekkür ederiz dedektif." Tzuyu de gülümseyerek ayağa kalktı ve onlara elini uzattı. Jin elini sıktıktan sonra Taehyung'un elini de sıktı. Taehyung utanarak ona selam verip hızlıca odadan çıktığında Jin gözlerini devirdi. "Oğlum neden utanıyorsun sen?"

"Boş ver hyung."

"Dedektiften etkileniyorsan etkileniyorsundur. Bunda utanılacak ne var?"

"Yanlış bir zaman gibi geliyor." Göz göze geldiklerinde Jin iç çekti. "Böyle şeylerin doğru zamanı mı olur? Git, onu kahve falan içmeye davet et."

"Şimdi mi? Ama--"

"Biraz güzel şeyler yaşamalıyız değil mi?" dedi hafifçe gülümseyerek. "O da senden etkilendi gibi. Git ve konuş onunla. Ben Jisoo'nun yanına gidiyorum." Taehyung başını salladı ve derin bir nefes alıp odanın kapısını tıklattı. "Girin." Saçlarını düzeltip başını içeri uzattı ve şirince gülümsedi. Tzuyu onu görünce bunu bekliyormuş gibi gülümsedi. "Buyurun? Bir şey mi diyecektiniz?"

Taehyung ciddi bir ifadeyle onun gözlerine baktı. "Erkek arkadaşınız var mı acaba?" Tzuyu elindeki çayı bırakıp gözlerini kısarak ona baktı. "Neden soruyorsunuz?"

Taehyung içeri girip kapıyı kapattı ve omuzlarını silkti. "Sizinle kahve içersem ve beni döverse üzülebilirim." Tzuyu gülmemek için dudaklarını birbirine bastırdı. Genelde ona danışan insanlarla çıkmazdı ama o da Taehyung'a güçlü bir şeyler hissetmişti. Bu pek sık olan bir şey değildi ve kaybetmek istemezdi. "Erkek arkadaşım yok." dedi Tzuyu ona bakıp gülümseyerek. Taehyung rahatça nefesini verdi. "Oh, bir an çok korktum. Sizin gibi bir kadının yalnız olma olasılığı oldukça düşük."

"Erkek arkadaşım yok ama kocam var." Taehyung şokla ona baktı. "Ne?" dedi hüzünlü bir sesle. Tzuyu gülerek ayağa kalktı. "Şaka yapıyorum." Taehyung utandı, yanakları kızarırken rahatlayarak nefesini verdi. "Aklımı aldınız."

for us || yoonnie Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin