2023, Seul
Jungkook, Yoongi'nin onun için ayırdığı programı aldı eline. Ona göre bu ay müzik videosu çekimi ve hayran buluşması yapması gerekiyordu ama her şey durdurulmuştu. Dudaklarını birbirine bastırıp programı yerine koydu ve odaya şöyle bir göz attı. Sanki bu odada Jennie ve Yoongi'nin ruhu vardı, sıcacıktı ama bir yandan da buz gibiydi. "Jungkook?" Lisa'nın sesiyle omzunun üstünden kapıya baktı.
Lisa üzerinde siyah bir eşofman takımı ve siyah bir şapkayla kapıda dikiliyordu. Onun programı doluydu bu yüzden haftada birkaç kez görüşebiliyorlardı. Jungkook hafifçe gülümsedi. "Selam bebeğim." Lisa yorgun bir şekilde gülümsedi ve kollarını açıp ona doğru koştu. Jungkook güldü ve kollarını sıkıca ona doladı.
Lisa birkaç gündür oldukça duygusaldı. Sebebini tahmin ediyordu. Jennie'nin anma töreninde ikisinin yakın pozları basına sızmıştı ve insanlar kötü yorumlar yapıyorlardı. Jungkook iç çekti ve Lisa'nın saçlarını okşadı. "Üzülme." dedi. "İnsanlar her zaman boş konuşurlar. Onları dinlersek hayatımızı zehir ederiz." Lisa gözlerini kapatıp başını Jungkook'un göğsüne yasladı.
Normalde çaylak idollerin bazı yasakları olurdu ama Yoongi'nin şirketinde böyle bir şey yoktu. İdoller işlerini düzgün yaptıkları sürece özgürdü. Lisa bu yüzden de Yoongi'yle çalışmayı çok seviyordu ve onu bir abi olarak görüyordu. Şirketteki herkes onu patron yerine bir abi olarak görüyordu. Ama o yoktu.
"Biliyorum." diye fısıldadı. "Görmezden geliyorum ama bazen sahnede hata yaptığımda aklıma geliyorlar. Yeterince iyi değil miyim diye sorguluyorum."
"Sen gördüğüm en iyi idolsün. Ayrıca bir insansın, hatasız insan mı olur?" Jungkook yavaşça geri çekilip Lisa'nın dolu gözlerine baktı. Ellerini yanaklarına yerleştirdi ve dudaklarına minik bir öpücük kondurdu. "Bu işi sevdiğin sürece hep en iyisi sen olacaksın."
Lisa güldü. "Yalancı. Sırf sevgilimsin diye böyle söylüyorsun." Jungkook omuzlarını silkti. "Yalnız biz sevgili olmadan önce de ben senin en iyisi olduğunu düşünüyordum. Bu yüzden yürüdüm sana." Lisa güldü ve hafifçe omzuna vurdu. Tanıştıkları zaman gelmişti aklına. O sürede Lisa yeni çıkış yapmıştı ve ödül töreni vardı. Yılın çaylağı ödülünü almıştı ve o kadar mutluydu ki... Akşamına eve döndüğünde telefonunda Jungkook'tan gelen mesajı görmüştü.
İç çekti. Bu dört yıl önceydi. "Zaman ne çabuk geçiyor değil mi?" Jungkook gülümsedi ve başını salladı. "Evet." Lisa Jennie'yi düşündü o an. Şirkete girdiği ilk zamanlar Jennie ona çok yardımcı olmuştu. Korecesini geliştirmesine, rap çalışmasına... Destekçi bir abla gibiydi onun için. Ama şimdi o yoktu.
"Onları özlüyorum." dedi gözyaşları yanaklarına süzülürken. Jungkook yavaşça gözlerini sildi. "Bende özlüyorum." Lisa iç çekti ve başını Jungkook'un göğsüne yasladı. Kaşları çatıldı o an. "Sen bu aralar daha fazla spor yapıyorsun sanki?" Jungkook kıkırdadı. "Evet. Sevgilime daha yakışıklı görünmek istiyorum."
Lisa başını iki yana sallayıp ona baktı. Birbirlerine hâlâ ilk günkü gibi aşkla bakıyorlardı. Jungkook'un telefonu çalmaya başladığında Lisa geri çekildi. Taehyung arıyordu. "Efendim hyung?"
"Neredesiniz JK? Konuşmamız gerek." Jungkook kaşlarını çattı. "Şirketteyiz."
"Tamam. Oraya geliyorum." Telefonu kapattıktan sonra Lisa'ya baktı. "Taehyung bizimle bir şey konuşacakmış."
Lisa meraklandı. On dakika sonra Taehyung şirkete gelmişti. Aceleyle yukarı kata, pratik odasına çıktı ve ikisine mesaj attı.
"Ne oldu?" diye sordu Jungkook odaya girince. Taehyung sabırsız bir ifadeyle kabanının cebinden bir fotoğraf çıkardı. "Bana inanmıyorsunuz biliyorum ama bunun nasıl mantıklı bir açıklaması olabilir?"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
for us || yoonnie
Fanfiction"Benim sevgim yeter mi kavuşmamıza çiçeğim?„ Yoongi, intihar ettiği gece geçmiş hayatına döner.