Yaklaşık 10 gündür buradaydim. Şaka değildi, tam tamına 10 gün. 3n son yediğim darbeler yüzünden doğru düzgün yemek yiyemiyordum. Hemen kusuyordum. Vücudumda ki yaraların iyileşmesi epey zaman almıştı.
Aradan 10 gün geçmişti ama bazı yerlerim hala kötü sizliyordu. Minho eve doktor cagiriyordu ki onun da birsey bildiğini sanmiyordun.
Adam sadece bana bakıp rastgele ilaç yazıyordu. Ama sesimi çıkaramazdım.
Bu 10 gün içinde arada dudaktan öpmelere ve genellikle yapılan yakınlaşmalar dışında minho hiç vücuduma dokunmadı.
Ki zaten dokunulamaz bir vücut mu bırakmıştı bende?
Peki ya jimin? O ne yapmıştı bunca gün? Neden gelmemişti? Oysaki beni bu 10 günü bırak kaçırıldığım andan en fazla 1 gün sonra bulurdu.
Yoksa onada mı birsey olmuştu.
Minhonun dediklerini kabul etmek istemiyordum bu yüzden hep kendimi kandırıyorum ve bunun da farkındayım.Kabul etmek istemiyordum beni birakabilecek olmasını. İçimde çok küçük bir umut hala vardı gelecek diye. Umarım oda sönüp gitmezdi.
Odanın kapısı açılınca gelenin kim olduğunu bildiğim için somurttum.
Elindeki yemek tepsisi ile bana gelmişti. Ne zaman yesem kustugumu biliyordu ve ona rağmen hepsini bitirmemi söyleyip zorla yediriyordu.
Minho" günaydın"
Yn " günaydın"
Bu aralar huyuna gitmeye çalışıyordum. Oda bana kötü davranmıyordu yada sadece iyileşmemi bekliyordu.
Tepsiyi kucağıma bıraktı.
Minho " bugün nasılsın?"
Zaten ona zor katlaniyordum. Biliyordu halimi yine soruyor.
Yn" aynı"
Tepside ki herşeyi bana yedirmeye çalışıyordu. Tepside de öyle çok şey yok. Bir iki tane zeytin bi iki tane peynir filan vardı.
Yedirip odadan çıktıktan sonra tekrar kustum. Ayağa kalkamadığım için yatağın yan tarafına kustum. Orasıda resmen kusmuk gölü olmuştu.
Minho hızlı bir şekilde tekrar odama girdi. Kusmuğuma bakıp yüzünü burursturdu. Kusura bakmasın ama bunu yapan oydu .
Tekrar bana döndü.
Minho " Sana güzel haberlerim var. Bir kaç saat sonra londraya uçuyoruz artık orada yaşayacağız. Ayrıca oraya gidince yapacağımız ilk iş evlenmek olacak. Şimdi sen iyice dinlen ben seni alacam"
Ne diyordu bu psikopat. Ona kaç gündür sesimi çıkarmıyorum diye sevdiğimi filan düşünemez herhalde değil mi?
Eğer londraya gidersek hersey daha berbat olurdu ve orada kurtulma şansım resmen koca bir sıfır.
İngilizcem çok yoktu hiçbir şekilde yardım isteyemezdim kimseden. Bugün kaçmam lazımdı bu evden.
Yavaşça ayağa kalktım. Heryerim sizliyordu ama gitmem lazımdı bugün buradan . Kapıyı açtım kafamı çıkardığım da kimse yoktu.
Yavaş adımlarla 3vden dışarı çıktım. Arkamdaki ayak seslerini duydum ama hiç bir tepki vermedim şimdi biraz oyun oynama zamanıydı.
Kolumdan çekilmemle arkamı döndüm.
Minho" Ne işin var senin burada"
Yn" Biraz temiz hava almak istedim"
Minho" Hayır geç içeri"