Uyandığım da hava daha aydinlanmamisti. Uyku düzenim de bozuldu. Diğer tarafıma dönüp uyumaya çalıştım. Ama olmadı.
Bende kahvaltı yapmak için aşağıya inmeye karar verdim. Jimin hala gelmemişti. Umarım başına bir şey gelmemiştir.
Ne zamandır onu bu kadar düşünmeye başladım ki?
Mutfağa gidip kendime bir şeyler hazırlamaya başladım. Bittikten sonra oturup yemeğe başladım.
Aklıma annem geldi. Acaba şimdi ne yapıyordu.
Yada banane ki sonuçta beni bu hallere sokan oydu. Ama aynı zamanda o benim de annem di.
Beynim onu bosver derken
Kalbim onu bırakma diyordu. Ne yapmalıyım?
Jimin'e söylesem izin vermezdi buna emindim. Ama onu merak etmeden de duramıyordum.
Sanırım jimin gelince izin isteyecektim.
Bir süre daha kendime evde oylandim. Kapının açılma sesi ile oturacağım döndüm
Jimim gelmişti. Yorgun olduğu her halinden belliydi.
Gelip koltuğa oturdu. Bende kalkıp mutfağa gittim hem ona hemde kendime kahve yapacaktım. Kahveyi yaptıktan sonra tekrar jimin'in yanına gittim.
Kahveyi önüne bıraktım. Bir kahveye bir bana baktı. Bende ne bakıyorsun der gibi kafamı salladım.
Y/N: yorgunsundur diye düşündüm.
Dedim jimin kafasını sallayıp Kahveyi aldı ve iki yudum da bitirdi. Bende küçük yudumlarla içmeye başladım.
Y/N: jimin ben senden bir şey isteyeceğim.
Jimin: okul konusuysa hayır.
Y/N: hayır o değil ama olsa kötü olmazdı.
Jimin tek kaşını kaldırıp bana bakmaya başladı.
Y/N: her neyse... acaba şey...
Jimin: söyleyecek misin?
Y/N: telefon alabilir miyim?
Jimin: evet.
Y/N: bak jimkn lütfen gerçekten polisi aramam sadece senin numaran olur telefon-
Jimin: evet dedim.
Y/N: dur bir dakakika ne? Gerçekten mi? Simdi sen "y/n senin artık telefon kullanmana izin veriyorum" mu dedin?
Jimin: şansını zorlama.
Y/N: tamam tamam
Jimin cebinden bir telefon çıkardı. Ne yani almışmıydı.
Telefonu bana uzattı ilk başta tereddüt etsemde sonra aldım.
Jimin: sadece benim ve bizim çocukların numarası olacak zaten kaydettim ben. İstediğin uygulamayı yükle ama saçma şeyler için kullanma. Eğer kullanırsan sonunu biliyorsun.
Y/N: tamam teşekkür ederim.
Dedim ve telefonu masanın üstüne bıraktım.
Y/N: annemin yanına gidebilir miyim?
Jimin: hayır.
Y/N: bir kerecik çok kısa bi-
Jimin: hayır dedim sana. Telefonundan olmak istemiyorsan sus.
Bende sustum ne yapabilirdim ki başka.
Jimin: ben yorgunum uyumaya gideceğim. İyi akşamlar.
Dedi. Dur bir dakika o bana iyi akşamlar mi dedi.
Y/N: sanada.
Dedim sonra jimin odaya çıktı Bende acıktığım için mutfaktan kendime bir şeyler hazırladım. Koltuğa gelip oturdum.
Biraz telefonumu kurcalasam güzel olurdu. Son model telefondu.
Telefonla bir kaç dakikadır uğraşıyorudum. Televizyon izlemeye karar verdim. Telefonu masanın üstüne koydum ama bir mesaj gelmişti.
Hemde whatsapp dan. Kim bana mesaj atardı ki. Uygulamaya girip baktım. Jimin değildi diğer arkadaşlarıda.
Numaralı biriydi profili de yoktu.
Girip baktım şuan çevrim içiydi.
Bana attığı mesaj ile resmen kanım donmuştu.
"Merhaba y/n sonun da sana ulaşabilmek güzel bir şey. Benim kim olduğumu boşver. Sana bir hayat dersi vermek istiyorum. Bu dünya da kimseye güven me. Özellikle yavaş yavaş aşık olmaya başladığın jimin'e.
Onun hakkında senin bilmeni istemediği şeyler biliyorum bunları öğrenmek istiyorsan yarın bir şekilde o evden çık ve ağaçların altına bakmaya başla. Birinde çok önemli bilgiler yazıyor. Bekliyorum... :)"
Kimdi bu ve neyden bahsediyordu? İsmimi nereden biliyordu? Jimin'e aşık olmam mı?
"İsmimi nereden biliyorsun?"
"Senin hakkın da çok fazla şey biliyorum. Seni şuan bile izliyorum"
Ne!? Hemen etrafıma baktım ki yaptığım bu hareket çok saçmaydı. Öylece evin için de olmazdı belli ki kamera vardı. Bi dakika ya kamera benim telefonumun kamerasıysa.
Hemen elimle ön kamerayı kapattım diğer elimle de arkasını.
"Komik kızsın. Fakat seni telefondan izlemiyorum. Bugünlük yeter. İyi düşün ya yarın gelip jimin hakkında çoğu şeyi öğrenirsin yada yalanlarla yaşarsın. İyi geceler...:)"
Ya bu jimin'in bir oyunuysa. Ya beni test ediyorsa. Ne yapacağım ben? Ona söylemelimiyim?
Ama belki öğreneceğim bilgi çok önemli bir bilgidir. Bunu göze almam gerekiyor. Bu %50 oranında bir oyun olsa da %50 oranin da gerçek olma ihtimali de var.
Jimin'e soyelmeyecektim. Yarın öğlen yada sabah dışarı çıkacaktım bir şekilde.
Televizyon izleme isteğim de kaçmıştı. Etrafı toplayıp odaya gitmeye başladım.
Kapıyı açıp içeri girdim. Jimin uyumuştu. Ay ışığı odayı aydınlık yapıyordu. Hemen pijamalarımı girip jimin in yanına yattım. Sırt üstü bir şekilde yatıyordu.
Ay ışığı onun yüzüne vuruyordu. Çok tatlı gözüküyordu böyle. Acaba onun hakkında öğreneceğim gerçekler nelerdi.
Yalan söylemeyeceğim ama onun hakkında kötü bir şey öğrenmekten korkuyordum.
Bir süre daha jimin'in yüzünü inceledim sonra ben ona bakarak uykuya daldım.
