champagne problems*1

294 3 0
                                    


your mom's ring in your pocket
my picture in your wallet
your heart was glass, I dropped it
champagne problems

*****

Salonun en başından gelen topuk seslerinin tıkırtısı az çok kimin geldiğini belli ediyordu. Kendinden emin ve bir o kadar da güçlü olan ses, adamın tanıdığı tek birine ait olabilirdi.

Sesin iyice yaklaşması her zamanki gibi içinde garip bir duygu uyandırdı yine. Anlamsız ama bir o kadar tarif edecek kadar anlamı vardı. Kalbinde veya midesinde kelebekler uçuşmuyordu tabii ama nedensiz bi hızlanma hissediyordu, bu hızlanma beynini de kontrol ediyormuşçasına elinin ve ayağının kontrolünü bile kadının karşısında ayarlayamıyordu.

Ses iyice yaklaştı, yaklaştı ve kapıda tüm ihtişamıyla gördü anlamsızlığın nedeni -ama bir o kadar da anlamı- olan kişiyi. Yine çok güçlüydü ve duvarları adeta çelik gibiydi. Kimse o söze başlamadan konuşmak istemezdi onun karşısında. İnsanı adeta gözleriyle gömer ve bi daha çıkarmazdı yerin dibinden.

Ona fazlasıyla hayrandı. Hem bugün hem de geçmişte ve adı kadar emindi ki gelecekte de öyle olacaktı.
Kadının içeriye girmesinin ardından adamın adımları yine kendiliğinden kadına doğru ilerlemeye başladı. Yürüdü kadına karşı inanılmaz bi heyecan ve aynı anda mahçulukla, en sonki tartışmanın ardından ilk defa burada görecekti onu. Kadına karşı yürümeye devam ederken kadının beline dolanan kolları görünce yine mıhlandı yerinde. Her yerden çıkmak zorundaydı değil mi bu adam zaten, diye geçirdi içinden. Zeynep nerede Kadir de hemen dibindeydi bir fırsatını da kaçırmazdı zaten.

İçinden 10'a kadar saymaya başladı sinirlendiği zaman yapardı bunu ama asla işe yaramazdı, tamamen kendini kandırmaktan ibaretti bu. İlk üç saniye boyunca Zeynep'i inceledi tabii ki ondan gözünü ne zaman alabildi ki şimdi de alabilsin zaten yine çok güzel olmuştu siyah kesinlikle onun rengiydi zaten asil biirisiyken daha da bi ihtişam katmıştı siyah deri elbise. 4, Zeynep ve Kadir'in birlikte kalabalığa doğru yürüdüğünü gördü. 5, kalabalıkta ona hayranlıkla bakan insanları izledi. 6, insanların hayran bakışları karşısında Zeynep'in iyice Kadir'e yanaşan bedenini izledi. Adı kadar emindi ki bunu sırf kendisine inat olarak yaptığına. 7, daha fazla dayanamadı ve salondan hızlıca ayrıldı.

****
Siyah ,dizlerinin altına kadar uzanan deri elbisesinin içinde yine şahane gözüküyordu,hep öyleydi zaten. İnsanların hayran bakışları daha da tatmin etti kendine olan özgüvenini. Ona hayran olan bakışlar bu hayattaki tek gayesi olabilir onun çünkü. Çok emek verdi bu bakışlara erişebilmek için. Yerin dibine girdi ama daha güçlü çıktı, yerin dibine girmesini de oradan çıkmasını da iyi bilirdi. Kendine hep şu sözü hatırlatırdı : kimse için değil, kendim için. Bir kere başkasını düşündün ve yeri boyladın artık sadece kendini düşün çünkü bu zamanda hep benciller kazanıyor.

"Şahanesin Zeynom." aniden titredi kadın. Yine kendine olan hayran bakışlar karşısında kaybolmuştu. "Siyah zaten senin rengindi ama kırmızı rujun on numara beş yıldız olmuş cidden. Turuncu saçlarına lafım da yok zaten."dedi omuzlarına saldığı saçların ucuna dokunarak.

"Kaç defa dedim turuncu değil, kızıl." Yine memnun olmuşçasına güldü. "Herkese kızıl bana turuncu." dedi Kadir önündeki içkiyi ağzına götürürken.

"Seninkini gördüm bu arada salona girerken yine pek memnun(!) bakışlarını bana gönderiyordu."

"Benimki. İşte asıl soru işareti olan kısım. Gerçekten benim miydi ki o ayrıca." diye geçirdi kafasından.

part'lıkHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin