2.9

477 35 61
                                    

Medyada
Yunjin ve Eunchae var!!

İyi okumalarrr

∆∆∆∆∆∆

"ABLİİİŞŞ AÇSANA KAPIYI!!" Sunghoon ve ben, Yoora ile Soobin'in evinin salonunda otururken alacaklı gibi kapıya vuran bir Riki sesi geliyordu içeriye. "Kırarım kine kapını!!!" ve kapı tekmeleme sesi...

"LAN BEN SANA GELME DEMEDİM Mİ, UCUBE? BAS GİT OĞLUM, İSTEMİYORUM SENİ EVDE!" diye kapıya doğru bağırdı Yoora. Ama Riki'nin cevabı hızlı ve net olmuştu. "Bunu sen istedin abliş."

Kapının kilidinin dönmesi ve açılması ile Riki içeriye girmişti. Yüzünde bilmiş bir sırıtış ile elindeki anahtarı nispet yapar gibi döndürerek cebine koydu ve "Dünya üzerinde en sevdiğiniz insan geldi!" diye giriş yaptı içeri.

"Sen GERÇEKTEN evimizin anahtarlarının yedeğini çıkarmışsın... Ben şaka sanıyordum." dedi Soobin, evlerine dalan Riki'ye bakarak. Riki ise hiç istifini bozmayıp salona girip koltuğa yayılmıştı bile. "Biz de ekmeğimizin peşindeyiz be sırık enişte."

Uzun süren sessizlik sonrası "Eunchae ve Yunjin de gelirler şimdi. Heyecanlılardı sizinle tanışacakları için." dedim sessiz havayı bozmak adına. Tam o sırada da kapı çalmıştı zaten.

"Muhtemelen Heeseung." dedi ve ayağa kalktı Yoora. Kapıdan gelen "MADEN SUYU ALDIM, İÇERİZ, OOHHH!" diyen sesten gerçekte de Heeseung'ın geldiği belli oluyordu.

Ben mi? Ben misafir çocuğu gibi dizlerimi birbirine yapıştırmış, koltuğun ucunda oturuyordum.

"Bal böceğim, hayat kuşum, aşk tanemin en anlamlı parçası, rahat olsana." dedi Sunghoon elini dizimdeki elimin üstüne koyup.

"Şu sevgi sözcükleri üzerinde çalışman lazım." dedim ben de cevap olarak.

"Beni sev be... Nolur be... Böyle de olsam sev..." dedi Sunghoon şakayla karışık. Ben de gülüp daha rahat olabilmek için hafifçe geriye yaslandım. Sunghoon da fırsattan istifade hemen kolunu omzuma atıp beni kendine çekti. Bu hareketi hafifçe göğsüne yatmama sebep olmuştu. Rahatsız değildim durumdan gerçi. Hele de baş parmağı ile hafifçe omzumu okşaması çok daha tatlı yapıyordu pozisyonumuzu.

"Offf siz de vıcık vıcık. Tek sap ben miyim ya? Aha bir de şu Riki veledi var ama onun bu durumu düşündüğünü bile sanmıyorum. Mutsuzluktan duvara kafa falan atacağım şimdi, bu ne sevgi pıtırcıklığı be!" dedi Heeseung salona girip bizi görünce. "Yalnız öleceğim sanırım. Yalnız! Just me, myself, ben ve kendi birey şahsiyetim!" ve dramatik bir şekilde kendini koltuğa attı.

"Merak etme Heeseung hyung." dedi Riki, kafasını telefondan kaldırmadan. Muhtemelen oyun oynuyordu. "Belki başka bir evrende çok mutlusundur sen de. Ne bileyim, ruh eşini falan bulmuşsundur belki. Rüyalarda buluşursunuz artık, ne yapalım. Takma, salla."

"Sağ ol ya. Baya umursadın şu an derdimi." diyip geriye yaslanarak Riki'nin oynadığı oyunu izlemeye başladı Heeseung. "Mal gibi de oynuyorsun."

"E-sporcuyum la ben. Farkındasın dimi??" dedi Riki, gözünü ekrandan ayırmadan.

"Yine de götüm gibi oynuyorsun."

"Yetenekli götün varmış desene."

"Öyledir, bir twerk atar şok olursun." dedi içeri Soobin ile birlikte giren Yoora. "Nereden biliyorsun diye gelen soruları almıyorum."

"Heeseung'un twerk aşkını bilmeyen yok ki. Yeonjun ile takıla takıla Cardi B kesildi başımıza." dedi Sunghoon.

"Ben de Megan Thee Stallion olabilir miyim? Nooolluuuurrr." dedi Riki telefonu kapatarak. Onu pek kıymetli oyunundan ayıran konunun bu olması cidden komikti.

red flag, green flag | park sunghoon {✓}Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin