Selaaam!
Size bool Sunghoon ve Iseul'lı
bir bölüm getirdim!Medyada da
dinlerken aklıma Iseul ve Sunghoon'u getiren
Ve cidden çok sevdiğim, soft bulduğum
o şarkı var.
Ve tamamen ilişkide
(her türlü ilişkide, arkadaşlık veya aşk fark etmez)
iletişimin tamamen kilit nokta olduğunu hatırlatıyor banaNakaratı da şöyle bırakayım
Çünkü
"Çünkü evde kalıp
gün batımını izleyebilirdik.
Ama sormadan edemiyorum,
"Hala sıkılmadın mı?"
Ve eğer kendini yalnız hissediyorsan
bana söylemelisin,
Bu da başka bir anı olarak kalmadan önce.
Yalan söylemek zorunda kalmayayım diye doğruyu söyler misin bana?"Not: tam şu an şarkıyı söyleyen grup Wallows'un solistinin 13 Reasons Why dizisindeki Clay olduğunu öğrendim ve sebepsiz şaşırdım snfbdmxhsn
Neyse
İyi okumalaarr
∆∆∆∆∆∆∆
"Tam 7 dakika 32 saniyedir seni bekliyorum Sunghoon." dedim kolumdaki saati gösterip sahte bir trip atarken.
"Ne oldu, özledin mi prenses?" dedi yavaşça yanıma gelip yanağımdan bir makas alan Sunghoon da.
"Ya ne demezsin, özleminden kuş olup uçacaktım az kalsın."
"O sanki başka anlama geliyordu ama..."
"Neyse, çok yakışmış bugün giydiğin." dedim Sunghoon'un sözünü kesip, kıyafetlerini baştan aşağı süzerek. "Saçın da ayrı bir hoş. Yakışıklısın sen he..."
Sunghoon birden donakalıp sessizce bana, sonra da hafifçe gülümseyip kafasını eğerek yere baktı. Utanmış mıydı o?
"Kızım bak biz erkekler iltifata alışık değiliz, şok etkisi oluşturuyor birden diyince."
"Alışık değil misiniz? Yazık valla kafanıza. Biz kadınlar her gün otu böceği bahane edip birbirimize iltifat ederiz. Motivasyon arttırıyor bir kere." dedim çantamdan çıkardığım ahududulu dudak kremimi sürerken. Sunghoon da bana "onu ne ara çıkardın?" der gibi bakıyordu.
"Ne bakıyorsun öyle? Nemlilik önemli. Sen de sür bir ara nemlendirici dudaklarına. Kupkuru duruyorlar. Çatlar sonra, acır." dedim nemlendiriciyi çantama atıp.
"Ne olur, ne olur dedin?" dedi Sunghoon.
Kafamı çantamdan kaldırıp ona döndüm. "Nemlendirici sür. Yoksa çatla-" Sözümü bitiremeden Sunghoon dudaklarıma dudaklarını uzunca bastırıp geri çekildi. Sonra da dudaklarını birbirine bastırdı, "Sürmüş oldum sanırım."
"Sen..."
"Ben?" dedi ve durumdan çok zevk alır gibi gülümsedi.
"Sen... Çaldın. Nemlendiricimi." dedim ve çanta çukuruma tekrar gömülüp nemlendiricimi aramaya başladım. Sunghoon afallamış duruyordu.
"Nasıl yani? Şu an önemsediğin o mu?"
"Hmm.." diye mırıldanarak nemlendiricimi aramaya devam ettim.
Yanlış anlaşılmasın, şu an kalbim maraton koşuyordu ve de yanaklarıma kan çıkmıştı. Heyecandan konuşamıyordum bile. Bunu saklamak için de nemlendiriciyi bahane etmiştim.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
red flag, green flag | park sunghoon {✓}
Humor[texting + düzyazı] Nam Iseul, tanıştığı tüm erkekler için onların iyi ve kötü yanlarını yazdığı bir "red flag" ve "green flag" listesi oluşturuyordu. Arkadaşlarının isteği üzerine, normalde ona yazmayı hiç düşünmediği hâlde Park Sunghoon'a da bir l...