Merhaba. Bölüm biraz parça parça gibi oldu ama bir şey olmaz diye umuyorum ve sizi kocaman öpüyorum 🙃
"Bilmezdim şarkıların ne kadar güzel,
Kelimelerin de bu kadar kifayetsiz olduğunu,
Bu derde düşmeden önce..."Orhan Veli
"Gerçekten mi?"
Bağırarak sorduğum soruyla Victor'un birkaç saniye yüzünü buruşturduğunu görmüştüm ama umurumda olmadı.
"Victoria!"
Bana seslenişini duyuyordum ancak cevap vermek içimden gelmiyordu. Kafamdan söylediğim şarkıya uygun hareketlerle dans ediyor, elimi kolumu sallıyordum.
Birkaç kez daha bana seslendiren sonra kollarımdan yakalayıp beni kendine çevirdi. O kollarımdan tutarken de dans etmeye devam ediyordum.
"Ne diyeceksin Victor?" derken Victor'un bakışları arka tarafa doğru kaydı.
Az önceki eğlenceli ses tonu kaybolmuş,yerine ciddi bir ses tonu gelmiş bir şekilde "Kapalıyız." dedi.
"Bana değilsiniz."
İkisi arasındaki gergin bakışma sürerken bir kahkaha patlattım. Neye güldüğümü dahi bilmiyordum.
"Kapalıyız, Bay Petrov." Victor bana aldırmadan az önce söylediği şeyi tekrarladığında öncekine göre daha sertti.
"Bana daima açıksınız." derken Victor da doğru söylediğini biliyordu.
Bir bana bir de tezgahın ardında dikilen adama baktı. Ben o adama dönüp bakmamıştım çünkü sarhoş halimle dahi ona bakamayacak kadar sinir doluydum.
Victor derin bir nefes alıp "Ne arzu edersiniz, Bay Petrov?" dedi.
"Tezgahın ardında geçmeyi."
Bunu oldukça sakin söylemişti.
"Yetkinizin buraya kadar yetip yetmediğinden şüpheliyim." Victor, Kont Petrov'a meydan okuyordu.
"Bunu sorgulamak isterken kasabadan çıkıp şehre inmeni tavsiye ederim. Şimdi, buradan çık."
"Victoria'yı da alır giderim."
Roshan Petrov'un cevabı gecikmedi. "Hayır. Burada kalıyor."
"Hayır, burada kalmıyorum!" Bağırmışım Victor'un irkilmesine sebep olurken Roshan'ı görmüyordum.
"Siz ikiniz benim hakkımda kavga etmeyi bırakın. Ben gidiyorum ve kimseden izin almıyorum!" diyerek ayağa kalktığımda oturduğum tabure kayıp yere düşmüş, bense dengemi sağlamak için tezgaha tutundum.
"Victoria!" Victor adımı seslenerek bana doğru eğilirken kendimi toparladım. Yapmak istediğim tek şey eve gidip uyumaktı.
Arada bir yalpalayan sarsak adımlarıma rağmen ikisini orada bırakıp dışarı çıktım. Neyse ki evin yolunu hatırlayabiliyordum.
Yavaş yavaş eve yürüdüm.
O gece ne kimse beni durdurdu ne biri evimin kapı önünde bekliyordu. Eve gider gitmez kendimi yatağa attım. Bir süredir bana uğramayan deliksiz uykulardan birini çektim. Belki de sarhoş olmamın etkisiyle olmuştu ancak bunu bilemezdim.
Ertesi Gün
Bazı şeyleri kaybettiğinizde ya da kaybetmeye yakın konuma geldiğinizde hayatınızda ne kadar önemi olduğunu anlıyordunuz. Ben anlamıştım. Ancak geç mi kalmıştım?
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Solmuş Zambaklar
ChickLitTerk edilmiş, her gün biraz daha çürümekte olan bir kalp; terk edenin geri dönmesiyle tekrar canlanmaya başlar. Victoria Veselova yıllar önce onu terk eden sevgilisinin bir gece kasabaya dönmesiyle sarsılır. Beyni ve kalbi arasında gelip gittiği bu...