BURAK ' DAN
Bugün Ece ile buluşacağım.Kız ona telefon numaramı verdiğimden beri bilmem kaç kere aramıştı.En son bir kahve içebileceğimizi söylemiştim.Şimdi de onu bekliyorum.Geç kalması sinirimi bozmuştu.Ama karşıdan o ve Güneş ' i görünce yumuşadım.Güneş ' in ne işi var burda ? Her neyse Ece " Selamm " diyerek boynuma yapıştı. " Seninle başbaşa kalmak isterdim ama bir başka sefere artık."
Ece bunu kulağıma fısıldamıştı.Ne yani birden bire zor kızı mı oynamaya başlamıştı.O sırada Güneş çoktan yerine oturmuştu.Ben de garsonu çağırarak siparişlerimizi söyledim.Ondan sonrası da yeterince sıkıcıydı.Ece sürekli konuşuyor ve bende onunla ilgileniyormuş gibi yapıyordum.Banane onun arkadaşlarından veya okulundan.Ama en son bir partiden söz etmişti." Umarım bana sen eşlik edersin." Partide eminim bir sürü ergen olacak. " Elbette sana eşlik ederim " dedim.Ne de olsa Ece intikamımın bir parçasıydı.Bir saat bu şekilde geçtikten sonra onları evlerine kadar bıraktım.Tabi Güneş arabadan hızlıca inmiş ve kapıyı da çarpmıştı.Bu kızın derdi ne ? Arabam benim için çok değerli.Muhtemelen başka birisi yapsa çıkıp ağzını burnunu dağıtmıştım.Ece de bunun üzerine " Kusura bakma onun için " diyerek arabadan indi.Bu kızlarla başım belada anlaşılan.
***
Burak , Atasoy Holding ' de odasında oturuyordu.Gerçekten bütün sorumluluk onun üzerindeydi. Ama o bunlarla baş edebilirdi.Çünkü zeki biririsiydi ve şirket nasıl yönetilir çok iyi biliyordu.Tüm bunların ardında yalnız biriydi.Kimsesi kalmamıştı şu hayatta.Bir sigara yakmış önüne bir bardak viski koymuştu.Sıkıntısını sigara yakarak gideriyordu.İçindekileri böyle atıyordu.O sırada telefonunun titremesiyle tüm sessizlik bozuldu.Arayan adamlarında biriydi.Büyük ihtimal dediği şeyi yapmışlardı.Ve bunu haber vermek için arıyordu.O yüzden bekletmeden açtı telefonu. " Hallettiniz mi ? " diye sordu.Karşıdaki ses " Evet efendim , dediğinizi yapacak " " Emin misiniz ? " diye sordu Burak. " Evet efendim.Yapmazsa neler olabileceğini çok iyi anladı."
Burak bunun üzerine " Asla benim ismim duyulmayacak.Sadece onu her an takip ettiğinizi ve tehlikede olduğunu ona hissettirin . "
" Elbette efendim.Eminim bunu çok iyi anlamıştır."
" Bekleyin geliyorum " dedi Burak ...
***
Cüzdanını , telefonunu ve anahtarını alıp çıktı.Yaklaşık 100 km yol gittikten sonra bir bağ evinin önünde durdu.Neredeyse şehrin dışına kadar gitmişti.Dışarıdan çok tenha görülen bu eve girerken çok cesur görünüyordu.Kapıyı açan en iyi adamlarında biri Tarık ' tı. " Onunla konuşmanız onu daha da telaşlandıracak.Cesaretini kıracak efendim." dedi Tarık.Burak küçük bir onaydan sonra Alev ' le görüntülü konuşacağı bir başka odaya geçti ve maskesini takıp masadaki megafonu alarak ses tonunu ayarlamaya koyuldu.Konuşmaya tabiki önce Burak başladı.Kendinden emin tavrıyla ,
" O kadar hırpalanmaya karşı hala iyi görünüyorsunuz Alev Hanım " dedi.Alev gerçekten çok korkmuş görünüyordu ne de olsa daha önce hiç yaşamadığı bir olaydı bu ve uzlaşmaya hazır bir şekilde konuşmaya başladı." Benden ne istiyorsunuz ? Nerdeyim , kimsiniz , ne isterseniz yaparım ne olur beni evime geri götürün. " dedi.
" Bu ne acele Alev Hanım biz misafirlerimizin kısa ziyaretlerinden hoşlanmayız " dedi Burak.Alev bu evden çıkamayacağını düşünerek iyice telaşa kapıldı.Ama her şeye rağmen soğukkanlı bir tavırla " Peki bu ziyaretimin nedenini öğrenebilir miyim ? " dedi.Burak derin bir nefes alarak uzun bir nutuğa başlayacağını belli etmişti.Zaten öyle de oldu.
" Seni buraya getiren sebebin Ekrem olduğunu anlamış olman gerek.Sakın bu işten kolay kurtulabileceğini düşünme diyerek devam etti.Öncelikle seninle bir anlaşma yapalım.Elindeki fotoğraflardan sana ne derece yakın olduğumuzu anlamışsındır, ne Ekrem ' e ne de başkasına bu olaydan söz edersen bundan haberimiz olacağından şüphen olmasın.Eğer bu işten kurtulup kendine beyaz bir sayfa açmak istersen sana destek olacağımı bilmeni istiyorum.Şimdi gelelim asıl konumuza.Ekrem, 52 yaşında ünlü ve zengin bir iş adamı.Sahtekar , düzenbaz ve tam bir orospu çocuğu.Senin de şöhretiyle ilgini çekmiş bir centilmen ya da öyle görünmeye çalışan bir pislik.O sırada Tarık Alev ' e Ekremin ' in diğer metresleriyle çekilen fotoğraflarını uzattı.Burak elindeki kozdan emindi ve o kadınların kısa süre önce bulunan otopsi raporlarının da Alev ' e verilmesini işaret etti.Hepsinin aynı şekilde ölmesi tesadüf değildi tabii ki.Burak konuşmasını bir an önce sonlandırmak isteyerek devam etti " Sonunun da o kadınlar gibi olmasını istemediğini biliyorum.Eğer gerçekten istemiyorsan dört kulağını aç ve beni iyi dinle boyalı fahişe.Sana şimdilik yapacaklarını sayıyorum ama sanma ki bu kadarla yetineceğim.İlk olarak senden geçen geceki performasını tekrarlamanı ve sana verilen kamerayı bütün olanları kaydedebilecek bir köşeye yerleştirmeni istiyorum.Daha sonra sana verilen adrese bu kaydı postayla göndermeni istiyorum.Umarım beni çok iyi anlamışsındır zaten anlamaman bir tercih değil.Şimdilik bu kadarı kafi.Daha sık görüşeceğimizi bil." diyerek konuşmasını bitirdi ve çıkarken adamların Alev ' i daha sonra eve bırakmalarını emretti.Gözlerinin kapatılıp kapatılmadığını kontrol etmelerini istedi.Çünkü Alev ' in getirildiği yeri bilmemesi gerekirdi.
Arabasına binerken bu işin sonunu düşünerek yüzünde küçük bir tebessüm belirdi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
NEFRET
Teen FictionOnun kalbi seneler önce kara bulutlarla kaplandı.Gülümsemesinin sahibi olan umudunu ve sonsuz sevgisini patlayan silah sesi söndürdü.Kimi zaman alaycı, kimi zaman ifadesiz bir yüzle her geçen gün beyaz bir sayfayı kirleten, kara mürekkep gibi yayıla...