LOVE OR LOVE ♡ | LEE FELIX

☼16

Felix bana göz kırpıp mutfağı gösterdi. Yavaşça ayağa kalkıp abime döndüm.

"Atıştırmalık bir şeyler getireyim ben. Felix de bana yardım edecek."

Abim şüpheli bakışlarla gözlerini bana ve Felix'e diktikten sonra bir anlığına Sooa'ya döndü. Sooa gülümseyerek kartlarını sayıyordu. Abim de minik bir tebessümle bize bakmadan konuştu.

"Tamam. Çabuk olun ama oyun yarıda kalmasın."

Heyecanla beraber mutfağa koştuk. Mutfağa varır varmaz Felix kolumdan tutup beni kendime çekti ve sımsıkı sarıldı.

"Bütün gün bu anı bekledim." dedi.

Ben de ona sarıldım.

"Ben de. Abim gözünü bizden ayırmıyor." dedim memnuniyetsiz bir tavırla.

Daha sonra abimin her an mutfağı basabileceği düşüncesi ile ondan ayrıldım.

"Abim her an gelebilir. Manyak o her şeyi bekliyorum ondan."

Felix kısık sesle güldü. Dolaptan cips‚ kraker‚ jelibon... artık ne bulduysam tabaklara dökmeye başladım. Felix de o sırada bardaklara meyvesuyu dolduruyordu. Yaklaşık bir haftadır bizim evde dörtlü buluşmalar yapıyorduk. İlk geldikleri günler Juwan'ı da çağırıyordum ancak o hiç gelmiyordu.

"Abin Sooa'dan çok hoşlanıyor olmalı."

"Hem de nasıl. Görmedin mi‚ onu görünce nasıl da yumuşadı."

"Ama ben seni daha çok seviyorum." saçımı koklayıp öptü. Ben de gülümsedim.

"Ben de seni seviyorum kızların beyaz atlı prensi Lee Felix."

Şaşkınlıkla bana döndü.

"Hakkımda öyle mi söylüyorlar?"

"Evet. Bilmiyor muydun?" dedim gülerek.

"Hayır. O kadar yakışıklı mıyım yani?"

Yüzüm ekşitip tabaklara döndüm.

"Ciddiyim. Ne düşünüyorsun? Kıskanıyor musun?"

"O kızların hiçbirine farklı gözle bakmayacağını ve onlarla konuşmayacağını bildiğim için hayır."

Gözlerini kıstı.

"Fazla medenisin. Erkekler arasında senin bir lakabın olsaydı eğer... Onları çoktan pataklamıştım."

"Var zaten."

"Öyle mi? Nedir o?" ona bakmamıştım ama senindeki şaşkınlık ve kızgınlık kolayca fark edilebilecek düzeydeydi.

" 'Afrodit'in kızı' diyorlar bana. Cidden hiç duymadın mı?"

Okuldan ve öğrencilerden bu kadar uzak olması beni çok şaşırtıyordu. Nasıl oluyordu da biraz bile merak etmiyordu?

"Hayır. Ama bundan sonra dikkat edeceğim. Bir erkeğin ağzından takma ismini duyduğum an ona enfes bir yumruk atacağım."

"Şaka yapıyorum de lütfen." tabakları tepsiye yerleştirip elime aldım. O da meyvesuyu dolu bardakları aldı.

"Gayet ciddiyim. Bu kadar güzel olmak zorunda mısın?" dedi peşimden gelirken. Güldüm ve oturma odasına girdik beraber.

Abim ve Sooa gülerek sohbet ediyordu. Hemen yanlarına oturduk. Abim bize bıkkınlıkla baktı.

"Biraz daha geç gelemez miydiniz?" dedi fısıldayarak.

"İşine geliyor değil mi?"

Bu sırada kapı çaldı.

Ayağa kalkacağım sırada abim elini omzuma koyup beni oturttu ve kendi ayağa kalktı. Kapı deliğinden bakıp yanımıza geri döndü.