part15

20 3 0
                                    


(jeongin)
abim için yapacak bir şey düşünürken bu öğrendiğim şey çok iyi olmuştu. abimin yolda giderken onu görüp koşa koşa yanına gideceğine emindim. umarım hep böyle şanslı olurdum abime yardım ederken. hyunjin hyunga yazdıktan sonra son dersime girip eve gittim. üstümü değiştirdikten sonra bugünkü notlarımı düzgün bir şekilde defterime geçirdim. dersten kalkıp telefonu elime aldığımda hyunjin hyungun gruba yazdığını görmüştüm. bu da demek oluyordu ki abim onay vermişti. çok güzel ilerliyordu şu an, eğer olur da abim arabasıyla jisung hyung da otobüsle gitmezse yol boyu konuşma şansları olacaktı. ikisinin de yürümeyi tercih etmesini umdum. dersten kalktığımda saat yediye geliyordu. partiyi saat sekizde yapacaktık o yüzden hemen banyoya koşup duş aldım. üstüme bir şeyler geçirip evden çıktım ve durağa ilerledim. şansıma otobüs tam da vardığımda gelmişti. bindim, kulaklıklarımı takıp bir şarkı açtım. on beş dakika sonra hyunjin'in evinin önündeydim. inip hemen apartmana girdim. ikinci kata çıktıktan sonra kapıyı çalıp açılmasını bekledim. biraz bekledikten sonra hyunjin açtı kapıyı.

"hoş geldin benim zeki mi zeki jeonginim." deyip içeriyi gösterdi.

"her zaman." deyip içeri girdim. içeri girerken "abim geldi mi?" diye sordum.

"hayır gelmedi büyük ihtimalle planın işe yaradı."

oradan hyunjin'e ait olmayan ses "ne planı?" diye sordu. ses seungmin'e aitti. hyunjin hemen "hiiç, ne planı yapacağız ki biz?" deyip salon kapısından bize bakan seungmin'in yanına gitti.

"emin misin? vücut dilin hiç de öyle demiyor."

"evet evet eminim." deyip kolundan tutup odaya soktu seungmin'i hyunjin.

"eee ne yapmayı planlıyorsunuz bu gece?" diye sordum.

"yine korku filmi izleriz, içimizi falan dökeriz belki."

"korku filmi izlemesek senin çığlıkların her gece beynimde yankılanacak çünkü bir hafta boyunca." dedim.

"hayır hayır korku filmi izleyeceğiz bana ne."

anlamıştım yapmak istediğini, yine seungmin'e yaklaşmak için yapıyordu. acaba ne zaman açılacaktı ona? en azından sırnaşmak için böyle bahaneler bulup bizim kulaklarımızı kanatmazdı. o sırada kapı çaldı. sanha, wooyoung ve san gelmişti. abim gelene kadar bir şeyler hazırlayıp izleyeceğimiz filmi kararlaştırmak için konuşmaya başladık. hyunjin korku seansı, san ruhlar bölgesi, sanha da dark web'te diretiyordu ama her zamanki gibi hyunjin'in kararını uygulamak zorunda kaldık.

"aferin böyle dize geleceksiniz işte." dedi hyunjin.

"dua et seungmin'e, o olmasa asla kabul etmezdim." dedi sanha.

hyunjin "kesin ondandır, inandım bak şu an." deyince sanha bir anda ayaklanıp üstüne atladı. biz dövecek sanmıştık ki bir anda hyunjin'in boynunu kolunun arasına alıp saçlarını karıştırmaya başladı.

"inanıyor musun, inanmıyor musun? şimdi söyle bakayım?"

"ulan ne bakıyorsunuz kurtarsanıza beni şu civciv bozuntusunun elinden."

"hiç kusura bakma hyunjin ona bulaşacak güç yok şu an bende." dedi san.

hepimiz san'ı onaylarcasına kafamızı aşağı yukarı salladık. bunu gören sanha yüzüne her zamanki şeytani gülümsemesini yerleştirip "e seni koruyan olmadığına göre benim elime kaldın. Şimdi seç bakayım kabul ediyor musun yoksa bir sonraki raunda mı geçeyim?" diye sordu.

"sonraki raunt ne demekten korkuyorum desem?"

"seni en çok krize girdiren noktaya saldırı desem anlar mısın?"

save me with your dance | minsungHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin