My Delta

Minik Turtam

💮

"Burada ne işin var Felix? Ormanda kurtların olduğunu biliyorsun."

Felix hemen Mingi'ye yaklaşıp yanına geldi. Karşısında liseden beri sevdiği, hayallerindeki alfası vardı. Ne yapaması gerektiğini bilmezken ellerini arkada birleştirip konuşmaya başladı.

"Biraz kafamı dağıtmak istedim hyung."

"Bir sorun mu var?"

Felix, başını eğip hayır anlamında salladı. Mingi bunun sahte bir yanıt olduğunu bildiği tekrar konuştu.

"Ne oldu hadi anlat . Seni tanıyorum Felix. Bana doğruyu söyle."

"Hyung....annemle aramı bozdum, üstelik babam da kızdı biraz."

"Neden kızdı?"

"Ailevi bir sorun..."

Felix sessizce cevap verip dolmaya başlayan gözlerini yukarı kaldırdı. Sevdiği adamın yanında ağlamak istemiyordu.

Mingi anladığını belirtmek için başını salladı. Küçük omeganın koluna girip kasabaya doğru yürümeye başladı. Felix'i biraz da olsa mutlu etmek için aklıma gelen fikir ile hemen ona dönüp heyecanla konulştu.

"Kasabaya kadar yarışmaya ne dersin!?"

Felix aldığı teklifi hiç düşünmeden kabul etti.

"Olur."

İkiside kurt formuna geçmişti. Felix her omegada olduğu gibi gir bir kürke sahipti. Tek fark gözlerinin yeşil olmasıydı.

Mimgi ise kahverengi-siyah kürkü ile Felix'in ilgisini daha da çok çekiyordu.

Alfa hiç beklemeden koşması ile onun kırmızı gözlerine dalmış olan omega kendine gelip onun peşinden koşmaya başladı.

Her ne kadar hızlı bir omega olsada bir alfayı geçmek kolay değildi. Özellikle Mingi gibi yapılı bedene sahip bir alfaya kafatutmak hiç değildi.

Mingi hızla koşmaya devam ederken, omeganın arkada kaldığını fark edince yavaşladı ve durdu. Bir süre beklemesine rağmen Felix gelmeyince geldiği yoldan geri döndü.

Bir kaç dakika sonra yerde oturmuş kucağındaki tavşanı seven Felix ile rahatlamıştı. Ona bir şey olduğunu sanmıştı başta. Hızla yanına geldi Omeganın

Felix'in ağladığını gördüğünde ise duraksadı. İnsan formuna geçip onu kontrol etmeye başladı. Her hangi bir şeyinde yara ya da çizik yoktu.

"Felix ne oldu, neden ağlıyorsun?"

"Hyung... bu tavşanı avcı vurdu."

Felix tekrar ağlarken Mingi tavşana baktı. Arka, sol bacağından vurulmuştu. Aklına gelen isim ile omegayı yerden kaldırdı nazikçe.

"Yunhoya gidelim, o her zaman bir yolunu bulur iyileştirir."

Felix başını sallayıp hızlı hızlı yürümeye başladı. Mingi ise onun arkasından geliyordu. Etrafı kontrol ediyor, omegayı koruyordu.