30.Bölüm

608 89 7
                                    

Önceki bölüm

-Hah! Salak mısın? Eş Liu soylu bir ejderha melezi. Senin gibi birisi ile konuşur mu?
.
.
.
Liu Yang duydukları karşısında şok olmuştu. Ne tepki vereceğini bile bilemiyordu. Ağlaması da durmuştu.

Kıdemli Ha, bu tepkiden memnun kaldı ve anlatmaya devam etti. Olabildiğince bu duygusal yönden zayıf veleti çökertmek istiyordu.

-Senin eşin yani Huo Siyan iyi bir adam değil. Burasının asıl ismi kabus dağı. O duyduğun şeytani yetişimcilerden.

-Yetişim dünyasında şeytani efendi olarak biliniyor. Kimbilir ne kadar kişiyi öldürdü, işkence etti ve daha neler yaptı.

-Benim oğlum da onlardan birisiydi. Ne olduğunu bilmek ister misin?

Liu Yang kulaklarını kapattı. Bütün bunları duymak istemiyordu. Gerçeklerin böyle olmasına imkan yoktu.

Bu imkansızdı!

Kıdemli ha alaycı bir şekilde güldü ve anlatmaya devam etti.

-Zavallı oğlum... Onun erkekliği kesildi. Çıplak bir şekilde tüm dağda dolaştırıldı. Ayrıca herkes tarafından taşlandı. Huzur içinde ölmesine izin verilmedi. Bunu emreden senin eşindi!

-Hayır!! O böyle bir şey yapmaz!!

-Benim eşim iyi birisi!

-HAYIIR!!!

-Yalan söylüyorsun!!

Liu Yang avazı çıktığı kadar bağırıyordu. Bariyere ve ejderha melezi olduğuna bir nebze inanabilirdi ama Huo Siyan'ın kötü birisi olduğuna inanmak istemiyordu.

Kıdemli Ha, daha fazla dayanamadığını hissetti. Tek eliyle Liu Yang'ı zapt ederken diğer eliyle de güçlü bir tokat attı.

-Yeter! O kadar salaksın ki iki tatlı söze kendini kaptırıyorsun.

Liu Yang, eliyle şişen yanağına dokundu. Öfkelendiğini hissetti. Yeşil gözleri bir çizgi halini alırken tırnakları uzadı ve sertleşti.

Sonra bir eliyle koluna yapıştırılan tılsımı kopartıp attı ve kafasını yukarı kaldırıp güçlü bir çığlık attı. Fakat bu çığlık insan çığlığına hiç benzemiyordu. Daha çok bir kükremeyi andırıyordu.

-Ahhhhğhhh!

Liu Yang, zihninin işlevini kaybettiğini hissetti. Sadece öfke vardı.

Hızla kıdemli Ha'nın üstüne koştu ve tırnaklarını göğsüne batırdı.

-Sen!

-Yalan!

-Söylüyorsun!

Liu Yang, üstünde ki tılsımı koparttığında insanlar onu görmeyi başarmıştı. Şok içerisinde izlediler.

Çünkü onların bakış açısından Liu Yang delirmiş gibi bağırıyor ve tırnaklarını görünmeyen bir şeye batırıp çıkartıyordu.

İşin korkunç yanı elleri kan olmuştu!

Kıdemli Ha, kurtulmak için çaba harcıyordu. Fakat işler tersine dönmüş ve aciz olan taraf değişmişti. Zaten Huo Siyan'dan güçsüzdü.

Liu Yang, tekrar bağırdı. Tamamen kendisini kaybetmişti.

-Burası!

-Kabus!

-Dağı!

-Değil!!

Derler ki ejderhalar öfkelendiğinde güçleri 10 katına çıkabilir. Fakat düşünme becerileri de aynı oranda düşer.

İşte Liu Yang tam da bu durumdaydı.

Powder pink love (BL) Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin