1944; wriolette

𝟐

"Üzgünüm ilk önce kimliğinizi ve özgeçmişinizi görmem gerekiyor." diyerek karşısındaki adamın cevabını bekledi sabırla minik gri saçlı ve mavi ten rengine sahip olan Melusine.

Wriothesley daha önce duyduklarının doğru olduğunu bu sırada fark etmişti, kasabanın merkezindeki bu bina çok korunaklıydı ve her daim tetikte olan Melusine'ler tarafından korunuyordu.

Peki ama neden?

Meraklı kasaba halkı her ne kadar bu konuda sorular sorsalarda asla net bir cevap alamamıştı. Bunun üzerine her ne kadar bir cevap isteselerde bu arayıştan vazgeçmek zorunda kalmıştı kasaba halkı.

Wriothesley kimliğini ve özgeçmişinin yazılı olduğu dosyayı tatlı mı tatlı Melusine'e teslim ettikten sonra yaklaşık yarım saat beklemesi gerektiği söylendi ona. Mecburen bekleme durumunda olacaktı, bu sırada kenardaki bir yarısı boş olan bir banka oturdu ve çantasından kasabanın haritasını çıkarıp elektrik hatlarını çekeceği noktaları bir hata olmaması için tekrardan hesaplamaya başladı.

Kasaba genel olarak huzurlu görünüyordu, merkezde olan bina ve onun önünde olan estetik görünüm sağlayan su çeşmesi, biraz uzağındaki banklar ve halkın evleri gayet hoş bir görünüm sağlıyordu. Etrafta koşuşturan çocuklar ve hoş sohbetler eden insanlar ile doluydu.

Bu sırada Wriothesley hesaplamalarına oldukça odaklanmıştı hatta yanındaki adamın varlığını dahi unutmuştu.
Şuanda Wriothesley hesaplamaya odaklandığından belki Wriothesley'in bakış açısından olmasada yanındaki adamı size tanıtmayı isterim.

Uzun beyaz saçları ve aralarında mavi tutamları ile beyaz teninin oluşturduğu hoş bir ahenkten söz etmezsem ayıp olur. Biraz mor menekşeye biraz da hava henüz zifri karanlık olmadan önceki lacivert gökyüzünü andıran gözlere sahip. Farklı bir tarzı var denilebilir, kesinlikle sıradan olmadığını gözler önüne serecek bir tarz bu. Gözlerine çizdiği o ince mükemmel siyah eyeliner, normal insanlardan farklı olan saç tarzı ve biraz resmilik barındıran giyinişi de bunların kanıtı denilebilir. Yani en azından bu kasaba için normal olmayan bir tarza sahip, Fontaine'in merkezinde böyle bir insanla karşılaşmak çok doğal olurdu. Kimileri hatta bu nedenle bu adamın -Neuvillette'in- Fontaine'in merkezinden geldiğini düşünür.

Yanında bir harita üzerinde hesaplama yapan adamı umursamıyor bile! Elindeki gazetesini okuyor ve gariptir ki bir kahve ya da çay yerine gümüş bir bardak içerisinde su içiyor.

Evet, sadece normal içme suyu bu. En azından normal bir insanın bakış açısı ile öyle söylenebilir. Bir Melusine ile Neuvillete'in sohbetine istemeden kulak misafiri olan kasaba halkından bir kimsenin dediklerine göre Neuvillette tüm suların aynı tatta olmadığını söylemiş, tabii ne kadar doğru bilemeyiz.

Bardağındaki suyun bitimi ile gazetesini usulca katlayıp yanındaki bir harita üzerine hesaplamalar yapan adama bir göz atıyor. Neuvillette yanındaki adamın elindeki haritanın kendi yaşadığı kasabaya ait olduğunu fark edince biraz şaşırıyor.

"Pardon..." adama bakıyor ve göz. teması sağlandığında devam ediyor "Umarım sizi bölmemişimdir, böldüysem affınıza sığınırım. Elinizdeki harita yanılmıyorsam bu kasabaya ait. Yeni bir proje fikri ile mi geldiniz buraya?"

Neuvillette'in sorduğu soruya bizim elektrik aşığı Wriothesley elindeki kalemi bırakıp cevap veriyor.

"Evet, hatta tam şuanda şu binaya alınmak için bekliyorum." bit eliyle de binayı göstermeyi eksik etmeden konuştu Wriothesley.

Neuvillette onu birkaç saniyeliğine gözleriyle süzdükten sonra yeni bir soru daha yöneltti yabancı adama.

"Sakıncası yoksa bir soru daha soracağım."

"Tabikide" diyerek onaylıyor Wriothesley.

"Ne tür bir proje için buradasınız?"

"Bu kasabayı aydınlatmak için-" cümlesini kesen şey Wriothesley'i çağıran görevli Melusine'lerden birisiydi.

Neuvillette ile Wriothesley'in biraz resmi biraz dostani olan sohbetini balla kesen Melusine merakla Wriothesley'i bekliyordu.

"Üzgünüm efendim şimdi gitmem gerekiyor" diyerekten ayağa kalkıyor Wriothesley ve çantasına haritasını, kalemini çantasına koyarak Melusine ile beraber sonunda girmeyi heycanla beklediği merkez binaya ilk adımlarını atıyor...

Devam edecek...
(Geç gelen bölüm için çok özür dilerim)