Eylem

147 23 0
                                    

''Napıyosun ?'' dedim şaşkınlıkla.

''Ne napıyorum, içki alıyorum ya'' dedi hiçbir şey olmuyormuş gibi.

''Tutunmaya mı ihtiyacın var '' diye sordum belimdeki elini işaret ederek. O an farketmiş olacak ki elini çekti birden. Sanki bedenim buz kesmiş gibi hissettim. 

Eunwoo içkisini getirdiğinde ben de benimkini kafama dikip, yenisini istedim. Yenisini getirince kalkıp masaya geçtim. Baya eğlenceli bir sohbet dönüyor gibiydi.

''İşte bu salak 'egona da bir sandalye çekelim de o da otursun' diyince bunlar kavgaya tutuştu hahahaha ikisini birbirinden zor ayırdık. O ona bücür diyor, diğeri ona sırık diyor derken ortalık cehenneme dönmüştü resmen'' 

Bu anlattıklarına herkes gülüyordu Jin ve Yoongi'den bahsediyorlardı. Anlaşılan baya zorlu ama sıkı bir arkadaşlıkları vardı. 

Sohbet devam ederken Yoongi bana doğru eğilip 'biraz konuşabilir miyiz' diye sordu. Aslında hiç gerek yoktu ama aradan onca sene geçmişti ve bugün söyledikleri biraz olsun içimi yumuşatmıştı. 

Pekala konuşalım diyip ona döndüğümde Jungkook'un bakışlarını üzerimde hissettim. Ona aldırış etmeden Yoongi'nin söylediklerini dinlemeye çalışıyordum.

''Bak ben.. çok özür dilerim Jimin, evet faydası yok biliyorum bunca zaman bunun yüzünden zaten çok acı çekmişsin ama yemin ederim çok pişmanım. O zamanlar seni çok beğeniyordum. Ama bunu kendime itiraf edemeyecek kadar acizdim. Sen cesur bir şekilde karşımda dururken ben aslında kendi acizliğime ve korkularıma tepkiliydim ama acısı senden çıktı. Çocuktum, doğru düşünemiyordum, ne olur beni affet'' dedi üzgün gözlerle.

Derin bir nefes aldım, söyledikleri gururumu okşamıştı. Evet çok acı çekmiştim ama yine de onu affetmiştim zaten.

''Sorun değil Yoongi, öyle olması gerekiyormuş demek ki.. Dediğin gibi çocuktuk, geçti gitti çoktan'' dedim gülümseyerek.

Böyle söyleyince ani bir hareketle bana sarıldı. Bunu görünce Taehyung tüm dikkatini bize verip ''hey hey ne oluyor'' diye müdahale etti. ''Ne hakla sarılıyosun piç, çek ellerini Jimin'den'' dedi sinirle.

''Tamam Taehyung sorun yok, konuştuk anlaştık'' dedim elini tutup. Sen öyle diyosan diyip önüne döndü. 

Jungkook hala bana bakıyordu. Aklından geçenleri okumayı o kadar çok isterdim ki. 

O sırada birden ''Hadi ya biraz dans edelim'' dedi Taehyung beni sarsarak. ''Otur otur sıkıldım, bunların içi geçmiş hiçbiri kalkmıyor, kuluçkaya yattılar resmen'' diye sitem etti. 

Pekala diyerek kalktım ben de. Dans etmek istiyordum, ortam iyice kalabalıklaşmıştı pist baya kalabalıktı. Taehyung beni elimden çekerek pistin ortasına doğru ilerledi.

Kendimizi müziğin ritmine kaptırıp dans etmeye başladık. Kendimi çok iyi hissediyordum, sanki uçuyor gibiydim. 

Sonra birden bir elin belime dolandığını hissettim. Gözlerimi açıp kim olduğuna baktım, kim olduğunu bilmiyordum ? Ne cüretle tanımadığı bir adamın beline sarılıyordu.

"Çek ellerini sen kimsin ?" diyerek onu ittirmeye çalıştım.

"Sakin ol lütfen, sadece biraz eğlenelim istiyorum.''

"Ne saçmalıyorsun Tanrı aşkına bırak beni" diye avazım çıktığı kadar bağırıyordum. Adam inatla beni kendine daha çok bastırıyordu. Etraf kalabalıktı, herkes sarhoştu. 

"Sana.bana.dokunma.dedim.laftan.anlamıyor.musun.sen ?" dedim dişlerimi sıkarak.

''Sadece biraz eğlenmek istedim bu güzellikle, sorun ne?'' 

Flawsome - JikookHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin