1.Bölüm:Balo

296 12 26
                                    

Yağız'dan

"Balo kraliçesi Orman Kızı yani Leya!"

Rüya hocanın sözünden sonra bir uğultu yükseldi. Kulaklarımın çınlaması yüzünden ellerimle kulaklarımı kapadım.

"Ne!"

"Nasıl ya?"

"Bu imkansız!"

"Biliyordum!"

"O kim?"

Herkes ismi duyunca şaşırmıştı. Ben de şaşırmıştım. Çünkü hepimiz balo kraliçesinin Ülkü olacağını düşünüyorduk. Neredeyse kimse onu tanımıyordu bile. Balo kraliçesi gelmeyince ismi tüm salonda tekrar yankılandı.

"Balo kraliçesi?"

"Hey oraya bakın!"

Arkalarda duran bir çocuğun söylediği şeyle hepimiz aynı yere bakmaya başladık. Yerdeki o küçük damlalara...

"O k-kan mı?" diyen Tuana'nın sesi korkaktı. O kızı tanıyor ve ona bişi olmamasını istiyordu.

"Evet." diye aralardan bir ses geldi.

"Onun kanı değildir umarım..."

Rüya hocanın konuşmaya başlaması ile tekrardan gözümüzü sahneye çevirdik. Ama bir terslik olduğunu artık hepimiz biliyorduk. Rüya hocanın sesini tekrar duyduk. Nerden bilebilirdik bunun onun sesini son duyuşumuz olacağını.

"BÜTÜN KAPILAR KİLİTLENSİN! GİRİŞ VE ÇIKIŞLAR YASAKLANMIŞTIR. HERKES YANINDAKİNE DİKKAT ETSİN AMA KİMSE BİRBİRİNE GÜVENMESİN! O ARAMIZDA..."

"Efsane değil miymiş?"

Diyen çocuktan sonra her kafadan ayrı bir ses çıkıyordu. Kalabalığın içinden sıyrılıp bir kenara geçtim. Bu koca yerde sadece biz vardık. Ve zavallı balo kraliçesi.

18 yaşımızın verdiği cesaretle kendimizi her şeyi yapabiliriz gibi hissediyorduk. Oysaki biz teker teker hala bir hiçtik. Ama ya birlik olur, doğru yolu bulmayı başarırsak? Umarım balo kraliçesi de doğru yolu bulabilir.

Sadece adının Leya olduğunu bildiğim o kız ne kadar da özenli hazırlanmıştı. Çok mutlu gözüküyordu. Çok yazık olacak...

Kimse ile merhabadan başka bir sohbetim olmadığı için en köşede durup içeceğimden bir yudum daha aldım. Herkesin telaşlı hali benim için bir film gibiydi. Sadece onları izliyordum. Onların ise benim varlığımdan haberleri olup olmadığı bile şüpheliydi.

İçimden karşımda duran yeşil(asla ve katha şuan yeşil sweat giyiyom diye yeşil değil) elbiseli kızı nereden tanıdığımı düşündüm. Bakışları çok tanıdıktı. Gözlerine ilk defa bakıyor olamazdım. Ama onu daha önce hiç görmediğime de emindim. Eğer görseydim adını bilirdim. Asosyal biri olsam da insanları iyi gözlemlerim.

O da beni nereden tanıdığını düşünüyor olmalı. Belki de o da benim gibidir. Yalnız ve korkak... Tanıdık bir yabancılık var onda. Aramızdan insanlar geçiyor, korkuyla bir oraya bir buraya gidip geliyorlar. Biz onları görmezden geliyoruz. Sadece birbirimize odaklanıyoruz.

Bir adım atıp elimi uzattım. Yüzündeki maskeyi indirmek için hamle yaptım. Belki yüzünü görsem tanırdım. Ama o arkasını dönüp kaçar gibi gitti. Korkuttum mu onu? Amacım sadece kim olduğunu öğrenmekti. Arkasından gidiyorum ama yetişemiyorum. O karmaşıklık içinde birbirimizi kaybediyoruz. Ve sonunda benden kaçmayı başarıyor.

Uzun süre aynı yerde dikilmeye devam ettim. Ama ne onu bir daha görmeyi ne de kim olduğunu çıkarmayı başarabildim. Aklımı balo kraliçesinin maskesinin ne olduğunu hatırlamak için zorladım ama o kadar dikkatsiz dinlemiştim hatta dinlememiştim ki aklımda hiçbir fikir uyanmadı.

Prom QueenHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin