seven.

100 10 10
                                    

sinirli chittaphon:
aksam okul baskanligi seçimine gelmemissin
aday olan hic arkadasın yok muydu

john:
yok ya ondan değil
jaehyun'la klüpteydik

sinirli chittaphon:
ne

john:
öyle eglenelim dedik
güzel geceydi

sinirli chittaphon:
harikaymis
sevindim

john:
ten

sinirli chittaphon:
efendim

john:
cama çıksana
evinin onundeyim

sinirli chittaphon:
ne
neden geldin

john:
cok guzel yagmur yagiyor diye cikmistim
kendimi evinin onunde buldum

sinirli chittaphon:
cok az bekle

•••

"Hava çok soğuk eve dön!"
"Hayır güzel böyle" dedi her tarafı ıslanmış john. "Saçların güzel olmuş" dedi yeni boyadığım saçlarıma. "Böyle şeyler diyebiliyor muydun?"
"Bilmem, hoşuma gitti."
"Eve dön diyorum, çok soğuk baksana. Camdan bile üşüdüm"
"Eve gidemem"
"Ne? Neden?"
"Babam eve gelmememi söyledi."
Camı hemen kapatıp evin basamaklarını hıphızlı indim ve kapıyı açtım. "Evde kimse yok, gel biraz otur, kurulan."
"Emin misin?" diye sordu, bende kendimden bu hareketi beklemiyordum.
"Eminim gel, hasta olmadan kuruman lazım"
Şüpheli bir şekilde eve girdi. "Her tarafın buz gibi." dedim kollarını tutarak
Cevap vermedi
"Geç istediğin yere otur, havlu getiricem"
Evime almakla hata mı ettim diye düşünüyordum. Ama kim olsa böyle yapardı. Babasıyla kavga etmiş ve evden kovulmuş.

"Al, saçlarını kurut" dedim havluyu uzatıp. "Sağol, evine alcağını düşünmemiştim."
"Açıkcası bende düşünmezdim. Ama hasta olmana da izin vermek hoş gelmedi."
Telefonunu çıkarttı. Annesinden 27 tane cevapsız arama gelmişti. "Nereye gideceksin, kimde kalacaksın gece?" diye sordum.
"Jaehyun'da kalırım herhalde."
Gözlerimi devirdim, her jaehyun'la olduğunda hep piç moduna geçiyordu.
"Merak etme, amacım uyumak için ona gitmek"
dedi.

"Açıklama istememiştim?"

"Gözlerin istedi."

Sessizlik olmuştu. "Tanımadığın birinin evine neden geldin?"
"Bilmem, tanımak istediğimi farkettim."
"Sen hep kelime oyunu mu yaparsın?"
"Gayet açıklayıcıyım sanıyordum."
Yağmurlu hava kararmaya başladığında yanımda ki gece lambasını açtım.
"Ben daha kötü biri olduğunu düşünüyordum." dedim. "Genelde herkes öyle düşünür."
"Bundan rahatsız değil misin?"
"Hayır, pek önemsemem."
"Bekle, ilaç saatim." dedim kolumda titreyen akıllı saatimi gösterip. "Canını acıtmıyor mu?" dedi İnsülin iğnesini gösterip. "Hayır acıtmıyor. Sinek ısırığı gibi bir şey"
İnsülin iğnesiyle işim bittikten sonra iğneyi yaptığım yere parmağını gezdirdi. "Gerçekten hiç acımıyor mu?"
"Belki ellersen acıyabilir" dedim ve hemen elini çekti. "Özür dilerim."
"Özür dileyebiliyordun demek"
"Sen beni gözünde baya düşürmüşsün."
Yüz ifademi değiştirdim. "Neden acaba?"
Saat 20:30'a geliyordu.
"Özür dilerim ama gitmen gerek, annem gelecek."
Havluyu kendi boynundan çıkartıp boynuma astı. "Teşekkürler, eve aldığın için."
"Merak etme, bu seferlik aldım. Değerimi bil."
"Hep böyle güzel anlarımızı bozmaya mı oynuyorsun."
"Hızlı ol annem gelecek."
Ayakkabılarını giyerken başında bekledim. "Bende bugün koyu yeşil converse'lerimi giymiştim ama farketmemişsin."
"Keşke tek derdim bu olsa john."

"Görüşürüz."
"Yarın okula geliyorsun değil mi?"
"Hayır, hastanede olacağım."
"Peki, görüşürüz."

Kapıyı kapattım.

Taeyong'u aramam lazımdı. Kalbimin atış hızı, ışık hızıyla kapışıyordu.

"Alo, taeyong duyuyor musun?"

"Noldu, sesin garip geliyor."

"Johnny bizim eve geldi, yeni gitti şimdi."

"NE, NASIL YANİ?"

"Babasıyla tartışmış, beni görmeye gelmiş camdan. Sonra üşüyecek diye eve davet ettim, saçlarını falan kuruladım. Heyecandan elim ayağım titriyor."

"Seni görmeye mi gelmiiiş?????"

"Bilmiyorum, bi anda kendimi senin evinde buldum, dedi, geçen ay evimin önünde karşılaşmıştık. Oradan hatırlıyor bence."

"Duyduklarına inanamamak bu olsa gerek. Okulun kötü çocuğu evine gelmiş. Tam teenager hikayeleri."

"Düşündüğüm kadar kötü biri değilmişsin, dedim. Genelde herkes öyle düşünür, dedi. Ayrıca İnsülin iğnemi vurduktan sonra baş parmağıyla kolumu okşadı."

"Şu an anlattıklarını yapan kişinin john olması çok garip."

"Babası eve gelmemesini söylemiş, bu akşam jaehyun'da kalacaklarmış."

"Aha buluştu bizimkiler."

"Kötü bi haberim var, dün bu ikisi gece klübündeymiş."

"Şaşırmıyorum artık, orospularla başımız dertte."

"Jaehyun'da kalacağım dediğinde moralim bozulmuş gibi yaptım anladı hemen. Merak etme uyumak için gideceğim, dedi."

"KANKA SEVMEYEN İNSAN AÇIKLAMA YAPMAZ NET AŞIK"

"YA Bİ GAZA GELMESEN NE GÜZEL ANLAŞACAĞIZ TAEYONG"

"Senin evine gelmesinden ben anladım zaten gaza geldiğimden değil."

"Yarın hastanede olacağım için gelmeyeceğim dedim, yarın gelip gelmeyeceğimi sormuştu."

"Yazsana john'a"

"Ne yazayım."

"Vardın mı jaehyun'a de, merak ettim de"

"Dur çok mantıklı konuşuyorsun"

"Her zaman."

"Kapat, yazacağım."

john
çevrimdışı

ten:
john
gidebildin mi jaehyun'a
merak ettim

john:
vardım evet
geç oluyor uyumadın mı

ten:
hayır
taeyongla konusuyordum

john:
guzel
playstation oynuyorduk bizde

ten:
hayret
evdesiniz

john:
haksizlik ediyorsun 😞😞
acıttım mı bu arada
kolunu

ten:
hayır tabii ki
saka yapmıstım ben

john:
sevindim
gitmem gerek
jaehyun cagırıyor

ten:
tamam
gorusuruz

john:
gorusuruz
(görüldü)

visne receli ★ johntenHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin