ASKER×SKZ

6. Bölüm

Uyandığımda aşağı inip diğer üyelere baktım. Bugün kahvaltı hazırlama sırası Changbin ve Felix'deydi. Mükemmel bir kahvaltı hazırlamışlar. Diğerlerini uyandırma görevi de bana düşmüştü. Tek tek hepsini uyandırıp kahvaltı ettim. Odama gidip üzerime siyah bir t-shirt altıma siyah bir eşofman giydim. Saçımı tarayıp alt kata indim. O sırada Jea aradı. "Ben geldim hazırsan şirkete gidelim" dedi. Bende onu onayladım ve üzerime bir ceket alıp çıktım. Arabaya bindim ve sessizce şirkete gittik. Bizden sonra diğerleri de geldi. Biraz pratik yaptıktan sonra dinlendik. Ben Jea'ye "siz düello yapmayacak mıydınız?" diye sordum. Jea telefonundan kafasını kaldırıp "sizi yurda bıraktıktan sonra askeriyeye  gideceğiz orada yapacağız." dedi. Minho bu sefer dudaklarını büküp "izlemek istiyordum" dedi. Jea gülüp "malesef" dedi. Onlar tekrar pratik yapmaya başladılar. Pratikten sonra yurda dönmek için arabalara bindik. Arabada Jea'ye "askeriyeye bende gelebilir miyim?" diye sordum. O ise "olmaz canın sıkılır o kadar eğlenceli bir yer değil yani senin için değil" diye reddetti. Minho dudaklarını büküp "lütfen çok merak ediyorum sıkılmam düelloyu izlemek istiyorum." dedi. Bu sırada Jea'nin telefonu çaldı. Hiwa arıyordu. Jea telefonu açıp hoparlöre aldı.

- efendim Hiwa

- unnie jeongin düello yapacağımızı öğrenmiş askeriyeye gelmek istiyor ne yapacağım.

- Minho'da gelmek istiyor

- e gelsinler mı? Yani içeri girebilirler mı? Bizim odamıza girebilirler bence

- girerler ama...

Jea minho'ya baktı. Hala ona yalvararak bakıyordu ve Jea ilk kez hayır diyemedi.

- tamam gelsinler diğerlerine haber ver gelmek istiyorsa onlarda gelsin zorunlu değil

- teşekkürler unnie ben yazarım guruba

Jea telefonu kapattı ve Minho'ya baktı. Minho gülerek önüne döndü. Jea söze girdi ve "gerçekten sıkılacaksın. Benim eğitimim var ona katılmam gerekecek sen Minji'nin yanından ayrılma tamam mı?" dedi. Minho Jea'ye dönüp "ne eğitimi" diye sordu. Jea yola odaklanarak konuşmaya başladı. "Yeni gelen subaylar var onlara bomba imha konusunda bilgilendirme yapacağım" Minho başını salladı ve telefonuna odaklandı. Biz askeriyeye geldiğimizde kapıda diğerlerini beklemeye başladık. Minho askeriyenin dışını incelemeye başladı. Jea bilgilendirme amaçlı "burası askerlerin eğitiminin verildiği yer asıl üst Seul'ün dışında" dedi. Minho kafasını sallayıp incelemeye devam etti.

Diğerleri gelince içeri girdik. Birkaç er selam verdi. Kendi odamıza geçip minderin etrafına oturduk. Lina minderin ortasında ayağa kalkıp "evet bugün burda toplanmamızın sebebi Yuna'nın kemerinin yeni sahibini belirlemek evet bıçak kullanalım diyenler?" Jea hariç herkes el kaldırdı. Herkes Jea'ye baktığında Jea "bıçakla canınızı yakarım sizin kararınız" dedi. Onlar yinede bıçak kullanmayı tercih etmişlerdi. Lina zaten ayakta olduğu için koşarak "Unnie bıçağını alcam." dedi. Jea arkasından hızla ayaklanarak "bırakın bıçağımı benim o gebertirim hepinizi" diye bağırdı. Hepsi ayağa kalkıp bıçaklarını aldı. Lina tekrar ortaya geçip "pekala yaşlara göre yapıcaz ilk Mina ve Hiwa sizi mindere alalım ama beni yenemezsiniz baştan söyleye-" derken mina onu iktirip "çok boş yaptın çekil kenara" dedi. İkisi hazırlandı ve başladılar. Biz onları izliyorduk. Sonunda Hiwa minanın bıçağını düşürmesiyle 15 dakikalık maç bitti. Biri arkadan beni çekip yere düşürdü. Arkama baktığımda kim young olduğunu gördüm. Ayağa kalkıp boynuna atladım. Ve bağırarak "lan salak madem görevden döndün neden aramıyon ben bile görevden dönüp başka bir göreve başladım sen almanyadan dönemedim telefonunuzda açmıyorsun zaten geberticem oğlum seni" o benim atlamamla bağırıp "ahhh gaziyim oğlum ben dikkat et" dedi. Ben bir anda ciddileşip "yaralandın mı iyi misin nasıl oldu ya ölseydin beni hiç düşünmüyorsun kesin bir sakarlık yaptın dimi?" dedim. O çok da umursamayarak "boşver anlatırım sonra iyiyim şimdi sizin düelloda sonra birde biz yapalım mı yenebildigim tek kişi sensin valla seni yenmeyi özledim." dedi ve Minho'nun yanına oturdu. Bende Young'un yanına oturdum ve sıradakı ikili olan Yuna ve Lina'nın karşılaşmasını izledik. Herkes yaptığında sıra ben ve Minji'ye gelmişti. Ben ve minji mindere çıkıp başladık. Ve ben kazandım Minji'nin koluna ufak bir çizik atmıştım. Sonra bıçağımı Young'a doğrultup "hadi geç karşıma bakalım bu sefer yenebilecek mısın?" dedim. O Minji'ye dönüp "bıçağını alabilir miyim Minji?" dedi. Minji ise "tabii ki sunbae" diyerek bıçağı Young'a uzattı. Young karşıma geçip "ben gaziyim ona göre yarama dokunma" dedi. Ben kafamın salladım. Biz başladıktan 20 dakika sonra onun bıçağını düşürebilmiştim. Bıçağın yere düştüğünü görünce sevinerek zıpladım ve Young'a dil çıkarıp "ne oldu yendim işte" o bana gülüp "ilk kez" dedi. Bende "olabilir" dedim. Young saatine bakıp "senin eğitimin yok mu?" dedi. Ben hemen toparlanarak ilerledim. Young Minho'nun yanına gidip "hadi gel izleyelim bakalım subaylara nasıl işkence çektiriyor" dedi. Diğerleri dövüşürken ikisini tanıştırmıştım. Ben onlara dönüp "işkence falan çektirmiyorum bı kere senden daha güzel bir öğretmenim" dedim. Subayların yanına varmıştım. Onlar kenardaki sandalyelerde oturmuş beni izliyorlardı. Ben subaylara selam verdim ve eğitime başladım. Young Minho'ya dönüp "siz kimsiniz? jea ile birlikte geldiğinize göre arkadaşısınız" diye sordu. Minho Young'a bakıp "onun görevi bizi korumak yani arkadaşı sayılırız" diye cevapladı. Young kafasını sallayıp "sen ondan hoşlanıyorsun demi?" dedi.

Minho kafasını hızlıca ona çevirip "ne hayır nerden çıkardın" dedi. Yanakları kızarmaya başlamıştı bile. Young gülüp "hadi ama kimseye söylemem ondan hoşlanıyorsan sana bir kaç bilgi vericem" dedi. Minho yutkundu "niye böyle bir soru sordun". Young tekrar güldü ve "bana sarıldığında yüzündeki ifadeyi gördüm beni öldürecekmiş gibi baktın açıkcası korktum ben yokken sevgili yaptı sandım" dedi. Minho "sen onun sevgili değil misin?" diye sordu. Young başını salladı ve "sevgilisi değilim silah arkadaşıyım " dedi. Minho kızarık yanaklarını umursamadan konuştu "peki bana ne bilgisi vereceksin" Young "ondan hoşlanıyorsun ama söyleyemiyorsun demi?" dedi. Minho sadece kafasını sallamakla yetindi. Young kısık sesle konuşarak "Jea aslında çocuk gibi" dedi. Minho Jea'yi göstererek aynı kişiden bahsettikleri o teyit etti. Young sözüne devam ederek konuştu "evet dışardan çok soğuk ve umursamaz duruyor ama onun güvenini kazanırsan çocuk gibi sevimli eğlenceli ve şirin birine dönüşüyor. Bence sen onun güvenini kazanmaya başlamışsın yoksa seni buraya getirmezdi." Minho gülümseyerek "gerçekten mi?" dedi. Young da ona karşılık gülümsedi ve "evet hem ben senin tarafındayım bana seninle ilgili bir şey söylerse sana söylerim. Bu konularda biraz utangaç biraz değil baya utangaç bu yüzden onun açılmasını beklersen asla onunla çıkmazsın ben onun duygularını olup olmadığını sana söylerim sen ona çıkama teklifi edersin nasıl fikir" dedi. Minho "neden bana yardım ediyorsun" dedi. Young gözlerini devirip "bıktım artık bu kızla uğraşmaktan biraz sen uğraş ben subayken bir kıza aşık oldum akşam bana kızın bütün hayatını raporlayıp verdi. Kız casus çıktı. Bu yüzden rütbesi beni geçti. Muhtemelen senin herşeyini anneni babanı nerden mezun olduğunu sicilni herşeyini incelemiştir bile" dedi.

Minho gözlerini kocaman açıp "gerçekten mi vaov" diye şaşırdı. Young "bu akşam Miya ve Lili'yi görmek ve kaçırmak için ona gidicem bı ağzını ararım. Bir şeyler öğrenirsem seni ararım. Bana numarını ver" dedi. Minho numarını söyledi ve birbirlerini kaydettiler. Sonunda eğitim bitmişti. Minho Young ve Jea arabaya bindi ve yola çıktılar. Diğerleri de arabalara binip yurda doğru ilerlemeye başladılar. Young'u arkaya oturtmayı başarmıştı Jea. Young arkadan Jea'ye "Jea ben yokken ne yaptın?" diye sordu. Jea aynadan ona bir bakış attı. "Görevden geldim. Komutanla kavga edip başka bir göreve başladım." Young "ben yokken sevgili yaptın mı?" diye sordu.
J

ea gözlerini devirdi ve "her geldiğinde bunu soruyorsun ben işime aşığım bı kere" dedi.

Yurda geldiklerinde Minho arabadan inip "yarın görüşürüz" dedi ve eve girdi. Young ve Jea Jea'nin evine gitti. Akşam yemeği yediler ve kedileri sevdiler. Sonra young evine gitti. Jea odasına gidip üzerini değiştirdi. Kazandığı kemeri Yuna'ya vermeyi unutmuştu. Kemeri masanın üzerine koydu ve uyumak için yatağa yattı.

Bu bölüm kısa oldu. Ama bunu şey gibi düşünün fırtınadan önce sessizlik. Bir daha ki bölüm çok kötü olcaaaakkkkkk kendinizi herşeye hazırlayın.

~1885 kelime~