Önceki bölümü okudugundan emin ol lütfen
4 yıl sonra
Selam ben Seungmin. 24 yaşındayım. 4 yaşında seunmi adında bir kızım var, ve chan kocam var. İkimizde hala baskalarina bağlı olsak bile bosanamadik, çünkü ortada bir çocuk vardı. Ve hala minho ve jisungu bulamadık. Bazen kafayı yiyorum minhosuz olunca. Chan ve Felix bile yardım edemiyor bana. Çoğu günüm anormal geçiyordu. Bugünde o günlerden biriydi. Amcamlar bize gelmişti, fakat beklemediğimiz bisey olmuştu. Minho ve jisung... Onlar buradaydı. Karşımda dikilmişti. Saçlarını kızıla boyatmisti. Jisung ile saçlarını mavi yapmıştı. Ben birsey değiştirmemistim... Sokla bakıyordum. Seunmi arkamdan geldi.
" Anne! Bak seni ve babami cizdim!"
Seunmi nin elinden kağıdı alıp fotoğrafa baktım. Seunmi yasina göre gerçekten güzel resim çiziyordu.
" Babanı biraz daha genç çiz kızıyor sonra ben yaşlı değilim diye" gülümsedim.
Seunmi gülerek beni onaylayıp odasina gitmişti. Ben ise tekrardan minhoya dönmüştüm.
" Seungmin..."
" Ne sikim icin geldin-İZ"
" seungmin bak, chan gelince herşeyi konuşalım lütfen"
" Siktir git, ne halin varsa gör ama bidaha benim aileme yaklasma"
Minho çok kırgın bakıyordu. Jisung da aynı şekilde bakıyordu. O sırada kapı çalmıştı. Ben hızla kapıya gidip bakmıştım. Chan elinde poset ile gelmişti.
" Merhaba seung" diyip bana sarılmıştı.bende ona sarilmistim.
" Nerde benim güzeller güzeli kızım?"
" Seni yaşlı çiziyordu" diyerek kikirdadim.
" Hey! Ben sadece 31 yaşındayım, yaşlı değilim"
Sonra salondaki insanlar aklıma gelmişti.
Chan'in kulağına fisildadim
" Salonda misafirlerimiz var..."
Sonra hızla salona gelmiştim. Amcam ve yengem balkona çıkmıştı. Minho ve jisung ise tekli koltuklara oturmuslardi.
" Bekleyin, chan gelecek birazdan salona"
" Seungmin, bebeğini düşürdükten sonra tekrar hamile kaldığını bilmiyordum.." bunu sokla söylemişti.
" Çocuk chana cok benziyor..." Jisung dalginlikla demişti bunu.
Chan salona gelince gördüğü kisiler ile bir sinirlendi, bir üzüldü, bir gözleri doldu. Koşarak jisung'a sarıldı. Jisung'da ona karşılık vermişti. O sırada salona tekrardan seunmi gelmişti.
" Anne! Düzelttim! Nasil olmus!!"
" Woahh! Çok güzel olmus seunmi"
Seunmiyi kucağıma alıp opmustum. Seunmi kikirdayip chanin yanına gitti.
" Baba! Bak resim cizdim! Nasil olmus!"
" Gördüğüm en güzel çizim benim güzel kızım"
Seunmi minho ve jisunga baktı.
" Anne, baba bunlar kim?"
" Boşver" dedim.
Seunmiyi kucağıma aldım ve odama geldim.
" Seunmi, onlar kötü insanlar. Onlara yaklasma ve onlarla konuşma olur mu?"
" Olur?"
Ayaga kalkıp odadan çıktım. Salona geldiğimde. Jisung chana tekrardan sarılmış ağlıyordu. Minho ise kenarda hüzünle izliyordu onları. Bende minhoya yapismak, onu öpmek istiyordum ama yapamadım, yapamazdim. O beni bunca zaman kırmıştı, beni yariyolda bırakmıştı. Ondan yapamazdim, ne kadar çok istesemde olmazdı. Minho bana döndü.
" Seungmin, lütfen, affet"
" Asla"dedim titrek sesimle. gözlerim dolmuştu. Aslında affederdim ama olmazdi iste. Ayağa kalktım.
"Chan, ben uyumaya çıkıyorum"
" Seung ama erken degilmi?"
Minhoya baktım. Şimdi kiskandiracaktim.
" Dün gece cok yordun beni, ondan yorgunum. Simdiden yatsam iyi olur"
" Ah, tamam. Aslına yormamaya çalışmıştım."
" Neyse ben odaya çıkıyom"
Diyerek odama çıkmıştım. Seunmi de yatmıştı. Üstümü değiştirip seunminin yanına yattım.
----
SONRAKİ BÖLÜM FİNAL