8

940 54 5
                                    

Togay Kunter'den

Her insanın korkuları olurdu.Korkular kişilere göre değişirdi.Kiminin korkusu hayvan,insanlar,eğilimler veya duygular olabilirdi.Duygular bazen korkunç olabiliyordu.İnsan oğlu sevgi gibi,aşk gibi bir duygudan korkabilir miydi?

Bir de bu insan oğlu askerdi.Düşmanlarına göğsünü gere gere ben buradayım derken,ne sesi titrerdi,ne de bacakları.Sevdiğinin gözüne bakmaktan çekinir miydi bir asker.Dokunmakta güçlük çeker miydi.Çekerdi.Bir asker en çok sevdiğinin gözlerinde kendini görememekten korkardı.Bir asker anasının ona hakkını helal etmemesinden de korkardı.O askerin hak isteyeceği bir anası yoktu.O askerin düştüğünde sırtını yaslayacağı bir babası da yoktu.O askerin yanında onu yalnız bırakmayacak kardeşleri yoktu. Gerçi kardeşleri vardı.Geçte olsa,güç de olsa abisi de,kardeşleri de olmuştu.

Kan bağının olmadığı insanlar bile ailesi olmuşlardı,peki kendi öz ebeveynleri onu neden istememişlerdi.Sığdıramamışlar mıydı onu bir aileye.Geçi ele avuca sığmaz biriydi değil mi?Öyle demişlerdi.

'Sen ele avuca sığmaz birisin.Burası ana kucağı değil Kunter! Senin şımarıklıklarınla uğraşamayız.Buradaki adamlar sana sırtını yaslıyorlar!'

Haklıydı.Oradaki adamlar ona güvenerek sırtlarını yaslıyordu.Ama o hem kendi canını hemde ona güvenen o adamların canını tehlikeye atıyordu.Sonra bir ses daha yankılandı kafasında.

'Evet.Aldattım,sevemiyorsun çünkü sen.Sevmeyi bilmiyorsun,ilgi vermiyorsun.Bencilsin,kendinden başka bir şey düşünmüyorsun.Bir kere bile beni yemeğe çıkardın mı? ne zaman bana seni seviyorum dedin? Doğru dürüst gülmedin bile bana.Gecenin birinde dışarı çıkıyorum dedim.Nereye çıkıyorsun,tek başına çıkma bende geleyim demedin.Merak bile etmedin.Benim içtiğim bardaktan su bile içmedin,çatalından ucundan bir parça yediğimde bile,çatal değiştirdin.Sen asla bir kadını hak etmiyorsun.Sevemezsin sen,sevgi nedir bilmezsin,seni annen bile kabul etmemiş ya.Daha ufacık bir çocukken bırakmış seni yetimhaneye.O zamanlarda da katlanılmaz biriydin belki de.Busun sen işte,işte bunun için kimse seni sevmeyecek.'

O gün susup tüm bu sözleri dinlemiştim.O da haklıydı,herkes haklıydı.Ben katlanılmaz ve bencil bir adamdım.Her şeyden önce kendim gelirdim.Böyle büyümüştüm ben.Kendinden başka birini önüne koyarsan,hiç beklemediğin bir anda bıçağı çıkarıp kalbine saplaya bilirdi.

'Ben seni-,sana değer verdim.'

'Hayır Togay.Sen bana hiç bir şey vermedin.Ya ben seni sevdim bile diyemiyorsun bana.Sevmedin çünkü.Sevsen seni aldattım dediğimde üzülürsün.Hiç olmadı gözlerinde bir kırgınlık olur,sense her zaman olduğu gibi yine boş bakıyorsun! Umursamıyorsun.'

'Senin gözlerinde de pişmanlık yok.'

'Pişman değilim çünkü.'

Anımsıyorum da,pişman değilim derken çenesini havaya dikmişti.Sanki bir daha olsa,bir daha yaparım der gibi.Bende gerçekten umursamamıştım.Haklıydı yine sevmiyordum onu.Sevdiğimi düşünüyordum,sonra farkına vardım da.Ben ipek'i hiç sevmemiştim.

Ben bu güne kadar kimseyi gerçekten sevmemiştim.Sevmeyi bile bilmiyordum belki.Tek hayatım işim ve timim iken her şey daha kolaydı.Büge'yi tanıdığımdan beri ise hiç bir şeyi kontrol edemiyordum.En önemlisi kendi davranışlarımı ve duygularım bile kontrolüm dışındaydı.Beni öpmüştü veya ben onu öpmüştüm.Bunu hala kavraya bilecek kadar iyi değildim.O gece telefonumun çalmasıyla eve gitmek zorunda kalmıştım.Oturup düşündüğümde ise bazı şeyler mantıksız geliyordu.Hızlı gidiyorduk,hatta çok hızlı gidiyorduk.Onu tanıyalı bir ay oldu olmadı.

YIRTICI KIŞHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin