Yıldızların Altında | Sarp Yılmaz

35.Bölüm: Sol

Oy verip yorum yaparsanız çok mutlu olurum.

Keyifli okumalar!

Bölüm şarkıları:
Duncan Laurence-Arcade
Tom Odell-Another Love
Sezen Aksu-Tükeneceğiz
Sezen Aksu-Zalim

Bu kitapta geçen karakterler ve yaşanan olaylar tamamen kurgudan ibarettir.

***

Üzerinden günler geçmişti. Fakat çakan şimşekler ve yağan yağmurlar durmamıştı... Her sabah açan güneş 4 gündür açmamıştı. Hastane koridorlarının camından içeriye süzülen karanlık ve kasvetli hava herkesin içini huzursuz ediyordu.

Bekliyorlardı... Sadece bekliyorlardı ve ellerinden hiçbirşey gelmiyordu.

4 gündür aynı şeyler birbirini tekrarlıyor ve hiçbir gelişme olmuyordu. Sarp ile Tolga'nın gözlerini umutsuzluk bulutları kaplamaya başlamıştı.

Gün içerisinde Tolga ve Sarp hariç herkes evine gidiyor, üzerini değiştirip, yemeğini yiyip geri hastaneye geliyordu.

Fakat ne Sarp ne Tolga 4 gündür üzerini değiştirmemiş, yemek yememiş, gözüne uyku girmemişti... Öyle ki Yağmur'un kanları Sarp'ın beyaz gömleğinin üzerindeydi. Kanlar gömlekte kurumuş ve kahverengine bürünmüşken Sarp, Yağmur uyanana kadar oradan ayrılmamaya ant içmişti. Camın önünden asla gözlerini çekmemişti.

Ortamda ki sessizliği bozan kişi Ömer olmuştu. "Sarp...Tolga, bakın haklısınız bizde sizin gibi çok üzgünüz ama bunu kendinize yapmayın. Kaç gündür ne uyuyorsunuz nede ağzınıza birşey sürüyorsunuz. Yağmur bu halde olduğunuzu görseydi çok üzülürdü. En azından 10 dakikalık evinize uğrayıp üzerinizi değiştirip, birşeyler atıştırıp gelin. Biz buradayız" dedi. İkisi cevap vermeyince Asiye "Ömer haklı. 4 gündür kendinizi çok yıprattınız"

Sarp gözünü camdan çekmeden kafasını olumsuz anlamda iki yana salladı. "Ben onu bırakamam" diyerek iç çekti. Ömer "O zaman ben Yasmin'i arayıp sana temiz kıyafetler getirmesini söyleyeyim" yutkundu ve kan izlerine baktı. "Olmaz böyle" dedi.

Elini cebine attı. Ve Yasmin'i arayarak ona temiz kıyafetler getirmesini söyledi. Yasmin kabul etti.

Birkaç saat sonunda Yasmin'in ayak sesleri duyuldu. Elinde bir poşetle Ömer'e yaklaştı. Sarp kardeşinin geldiğini bile fark etmemişti. Ömer "Hoşgeldin" dedi. Yasmin ise kısık bir ses tonuyla "Hoşbuldum... Yağmur'un durumu nasıl?" Diye sordu. Ömer iç çekeren çenesinin kenarını baş parmağıyla kaşıdı.
"4 günden beri doktorlar aynı şeyi söylüyor. Durumu stabil... Uyanmasını bekliyoruz bizde. Ama hiç haraket bile yok" diyince Yasmin yutkunarak abisi ile Tolga'ya baktı.

"Abimi ilk kez böyle görüyorum. Çok kötü olmuş" diyerek Sarp'ın yanına ilerledi. Yavaşça omzuna dokunarak "Abi... sana temiz kıyafetler getirdim. Hadi kalk hemen üzerini değiştirir gelirsin" dedi. Sarp on baktı. "İstemiyorum temiz kıyafet" dedi net bir sesle. Sonra kafasını eğerek üzerinde ki gömleğe baktı. Üzerinde ki kan lekelerine bakınca yutkundu. "Y-Yağmur'un kanı kokuyorum. Değiştirmem gerek" diyerek Yasmin'in elinde ki poşetin içinden beyaz sweatshirt ile siyah eşofmanı kaptığı gibi hızlı adımlarla tuvalete doğru ilerledi.

Yasmin Tolga'ya döndü. "Sende abimin kıyafetlerinden giyebilirsin. Sana da getirdim hepsi tertemiz" diyerek elindeki poşeti ona uzattı. Tolga gözünü camdan çekmeden "Sadece üzerimde ki şu kanlı tişörtten kurtulayım yeter" diyerek poşetten siyah bir tişörtü alarak tuvalete gitti. Tolga girerken Sarp çıkmıştı. Üzerinde ki bol kıyafetlerle bile çok iyi göründüğü kesindi.