28. Bölüm: Heves

618 19 36
                                    

"Hoşçakal olacaklar sensiz olsun.."

.

Zil çaldıktan sonra herkes kağıtları hocaya verdi.

Sıraya oturup herkese döndüm. "Son sorunun cevabı 'D' olacaktı değil mi?" Diye sordum. Asiye "Ben 'C' buldum ama" dedi. Doruk "Bende  'D' yapmıştım" diye cevapladı.

Herkes Ömer'e döndü. "Cevap 'D' olacak" diyince rahatlamışçasına nefes verdim.

Oğulcan "Bir tek 'A' yapan benim galiba" diyerek bize baktı. Biz olumsuzlukla Oğulcan'a bakarken "Şaşırdık mı?" Diye söylendi.

Tolga ayakta duvara yaslanmıştı bende dizlerimi onlara çevirmiş bir şekilde sırada oturuyordum. Sarp sırasından kalkıp masamın üzerine oturdu. Sonra "Nasıl geçti sevgilimin sınavı?" Diye sordu.

Doruk ise "Sanırım yine baş dönmeli geçti" diyince ona baktım. Sarp endişeyle bana baktı. "Sevgilim iyi misin başın mı döndü?" Diye sormaya devam etti.

Bende "Yok iyiyim sadece ilaçlarımı almayı unuttum onları alınca geçti" dedim. O da "Eğer birşey olursa söyle hastaneye gideriz" diye cevapladı.

Kafa sallayarak onayladım.

Tolga "Bu akşam bana gelsenize canım sıkılmasın evde tek başıma" dedi. Ömer "Olabilir yani siz ne dersiniz?" Diye sordu.

Bende "Uyar bana" diye cevapladım. Benden sonra herkes onaylayınca Tolga "Süper o zaman bu akşam bendesiniz" dedi.

Sarp'a dönüp "Sende geleceksin değil mi?" Diye sordum. O ise "Çok gelmek isterdim ama bu akşam annem ile dışarda yemek yiyeceğiz. Malum babamla boşandılar onunlada görüşmem gerek" dedi.

Bende "Tabii hiç sorun değil" diye gülümseyerek cevapladım. O ise "Anlayışlı sevgilim benim" diyerek kolunu boynuma doladı.

Boynumda ki elini tuttum.

Berk "Kafe katına mı insek?" Diye sordu. Bende "Olur sınıfta durmayalım aşağıya inelim" dedim. Herkes onayladıktan sonra hep beraber aşağıya indik.

Sonrasında koltuğa oturduk. Koltuğun en başına ben yanıma Sarp onun yanınada Asiye ile Doruk oturdu. Karşımda ki tekli koltuğa ise Tolga geçti.

Diğerleride sandalye çekip karşımıza oturdu.

Bende "Ben kendime kahve alıyorum isteyen var mı?" Diye sordum. Tolga "Bana da bir sade kahve alır mısın canım?" Diye sordu. Bende "Tabikide" diyerek kahve almak için ilerledim.

Çalışana güler yüzle "Kolay gelsin ben bir sütlü kahve bir tanede sade kahve alabilir miyim?" Diye sordum. Çalışanda gülümseyip "Tabii ki şimdi hazırlıyorum" diyerek hazırlamaya koyuldu.

Bense ordaki sandalyeye oturup kahvemi bekledim. Birkaç dakika sonra çalışan elinde ki iki kupayı önüme koydu. Bende elimi cebime atıp "Fiyatı ne kadar?" Diye sordum. Çalışan "95 TL" diyince cebimden 100 TL çıkarıp çalışana uzattım.

Para üstünü vereceği esnada elime kupaları alıp "Üstü kalsın" dedim. Arkamı dönüp tam ilerleyecekken bana doğru hızla gelen kişiyi fark edip geriye çekildim.

Yıldızların Altında | Sarp Yılmaz Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin