KORUYUCU

BÖLÜM 4: Ateş Elementi

Önünde duran notalara son kez göz gezdirdi Cedric. Elindeki gitarını iyice kavradı ve çalmaya başladı. Çocukluktan bu yana müziğe ilgi duymuştu Cedric, hep çalardı. Şuan ise kendi müzik stüdyosu üzerine çalışıyordu.

Shineix Gezegenindeki müzik türleri ve aletleri siz insanlarınkiyle benzerdi. Sadece birkaç bilmediğiniz tür olabilirdi o kadar. Onlar da element oditoryumunda saklanırdı, yapıldığı malzemeler fazlasıyla değerliydi çünkü. Bu oditoryum da sadece elementlerin doğal sihir kaynaklarından üretilmiş sihirli müzik aletleri ile performans sergilenirdi. Fakat element kaynaklarının tükenme riski ile yaklaşık 3000 yıl önce üretim durmuştu. Gezegenin korunma kaynağının tükenmesi demek, gezegenin sonu gelmiş demektir. O günden bu yana bilgeler kaynakları canlı tutabilmek amacıyla birçok faaliyet gerçekleştirmişlerdir fakat sadece bir kısmı başarılı olabilmiştir. Bilgeler ne kadar senixlere söylemeseler de gezegen, hala kaynak tükenme riski ile karşı karşıyadır. Bunun tek çözümü ise koruyucuların kendini keşfetmesidir.

Çaldığı parçayı bitiren Cedric derin bir nefes alıp arkasına yaslandı. Bulunduğu ortamın manzarasını izlemeye başladı. Şu anda büyük bir uçurumun ucundaki ağaca yaslanmış oturuyordu. Gözlerini kapattı Cedric, kuş seslerini dinlemeye başladı. Senixlerden uzak sakin yerleri severdi. Kuşları pür dikkat dinliyordu Cedric, ilham arıyordu. Birkaç dakika daha dinledikten sonra aradığı ilhamı buldu, önce gitarı ile melodiyi belirledi daha sonrada onları elindeki kağıda geçirip çalmaya başladı. Kuşların kendi arasında söylediği şarkıya Cedric'te katılmıştı. Bir süre huzur içinde çaldı Cedric, bir kişinin ona seslenmesi ile tüm huzuru bozulmuştu.

" Hey, adamım! Burada ne yapıyorsun?" " Gördüğün üzere gitar çalıyorum, yani sen gelip beni rahatsız etmeden önce çalıyordum." " Çok kabasın dostum." "Sen de çok rahatsız edicisin." Cedric'in kim olduğunu bilmediği bu kişi gelip tam yanına oturmuştu. " "Müziği sever misin?" Adamın yönelttiği soru ile Cedric cevap vermişti. "Çok." "Bak sana ne diyeceğim. Benim kız kardeşime bir davet kartı gelmiş element oditoryumundan. Fakat hasta olduğu için gidemeyecek. Sana vermek istiyorum, tabii kabul edersen." " Yıllar sonra ilk kez sahneye mi çıkacaklar yani?" " Ne kadar süredir sahnede yoklar ki?" " Yaklaşık otuz yıldır performans sergilenmiyor." "Vay be...çok olmuş." "Hiç gittin mi peki?" " En son beş yaşındayken gittim. Sonrada kapandı zaten." " Kapanma nedenini biliyor musun peki?" "Bunu sana söyleyemem delikanlı." "Nedenmiş o?" "Bu bir sır çünkü." Cedric sesli bir şekilde oflamış düşünmeye başlamıştı. Oditoryum nasıl bir yerdi? Enstrümanlar nasıl ses çıkarıyordu? Daha da önemlisi enstrümanlar nasıl görünüyordu? Cedric'in aklındaki soruların son bulmasına neden olan şey yanındaki adamın konuşmasıydı. "Söyle bakalım oraya gitmek istiyor musun? Cedric heyecanla cevap verdi. " Tabii ki de, kim istemez ki?" adam gülümseyip kartı uzattı. "Seni orada bekliyor olacağım." Adam oturduğu yerden kalktı ve uzaklaştı. Arkasında ise şaşkın ve bir o kadar da heyecanlı olan bir adet Cedric bırakmıştı.

Cedric elindeki kartı incelemeye başladı. Kartın üzerinde birkaç element enstrümanlarının resimleri bulunuyordu. Hayatında ilk kez bu şekilde enstrüman görüyordu Cedric. Adeta hayran kalmıştı. Gösterinin saatine baktı, üç saat kaldığını fark etti. Hızlıca ayağa kalktı. Hemen eve gidip hazırlanmak istiyordu. Evet üç saat size uzun bir süre gibi görünebilir fakat bu süre Cedric'e çok az gözüküyordu. Bir saat eve gideceksin, bir saat hazırlanacaksın, bir saat oditoryum yolunda geçecek. Ohoo üç saat göz açıp kapayıncaya geçmiş olur. Bu şekilde düşünen Cedric koşarak siz insanların dilinde dolmuş olan fakat senixlerin dilinde ise poniba olan taşıtın bulunduğu en yakın durağa doğru gitmeye başladı.

Peki bu taşıtın ismi neden poniba? Eski senixcede kullanılan "po" kelimesi kurtarıcı olarak, "iba" ise her yer olarak kullanılırmış. Yani bu taşıt, her yerde bulunan ve sizi bulunduğunuz yerden kurtarıp gitmek istediğiniz yere götüren bir taşıt olduğu için ismi po ve iba kelimelerinden türemiştir.