SÜRPRİİİİZ!!
DİYECEĞİM AMA ALIŞTIK GALİBA.
😍😍😁😁❤️❤️Selaaamm canlarım güzellerim bir tanelerim. Yazarınız yine kısa bir hikaye hazırlıyor.
Valla sizler beğeniyor musunuz bilmiyorum ama ben bu kısa hikâyelerden vazgeçmiyorum.😁😁
Efendim bu hikayemde biraz fantastik, biraz normal, biraz anormal olacak.
Bir aksilik olmazsa yılbaşı gecesi gelecek yine bütün bölümleri ile.Umarım beğenirsiniz.
Her türlü yorum itina ile alınır.A! Bu arada!
Bilmeyenler için küçük bir açıklama. 😁MİU Mısır dilinde kedi anlamına gelir. 🤗
Buraya küçük bir alıntı bırakıyorum ve kalan kısmını yazmaya gidiyorum.
Hepinizi seviyorum.
Sizleride hayaletlerim.🐾🐾🐾🐾🐾🐾🐾🐾🐾🐾🐾🐾
Miiyaauv!
Kulağımda bir miyavlama sesi vardı bulanık şuurum yerine gelirken. Aralamaya çalıştığım göz kapaklarım inadına açılmak istemiyordu. Ne olmuştu? Neredeydim? Neden uyanmaya çalışırken bulmuştum kendimi.
Kapalı gözlerle düşünmeye, hatırlamaya çalıştım. O anda arka arkaya flaşlar patladı zihnimin bulanık karanlığı içinde. Berra ile dışarı çıkmış dönüşte dedemin dükkanına gelmiştim. Ve o Melih... Melih'in hırsızlık için dedemin dükkanına girdiğini hatırladım.
Ama biri daha vardı. Arkadan bana saldıran, başıma vuran biri. Olamaz! Bu halimin sebebi buydu. Yaralıyım ve bilinçsizce yerde yatıyor olmalıyım. Yada daha kötüsü. Kendimi dinlemeye başladım. Bedenimde bir acı hissetmeye çalıştım ama yoktu. Lan! Öldüm mü yoksa!? Öldüğüm için mi acı duymuyordum? Bu yüzden mi bedenim bir boşlukta gibi hissediyorum.
Allah'ım sen bana yardım et ne olur.
Diyerek göz kapaklarıma yüklendim. Aralamak için daha da zorladım. Nihayet başardığımda tamamen karanlık bir yerde ki. Uzay boşluğuna benziyordu. Sırt üstü uzanmış o boşluğun içinde süzülürken buldum kendimi. Korkuyla bir çığlık atmak istedim ama olmadı. Sesimden vazgeçtim nefesim bile çıkmıyordu.
Bedenim sanki felç olmuş gibiydi ve hiç bir uzvumu kıpırdatamıyordum. Korktum... Hemde çok...
Kabirin içimi yada Araf mı? Burasının neresi olduğunu kesinlikle bilemezken bildiğim tek şey vardı o da ölmek istemediğimdi..Bu şekilde, adi bir hırsız tarafından öldürülmek istemiyordum.
O an annemi düşündüm, dedemi düşündüm, arkadaşım Berra'yı düşündüm. Öldüğüm için nasıl üzüleceklerini düşündüm. Hem korku hem üzüntüyle ağlamaya başladım.
Allah'ım ölmek istemiyorum. Kendim için değil sevdiklerim için. Ne olur annemi ve dedemi benim ölümümle üzme. Bir de Berra var tabi.
Allah'ım ne diyorum ben ya. Ölmüş mezara girmiş birde pazarlık yapar halde...
Tövbe tövbe!
Dedim kendi kendime.
Allah'ım pazarlık yapmıyorum affet ne olur.
Kafayı yiyordum galiba.
Allah'ım sen aklımı koru.
Derken bulunduğum boşlukta yatan bedenim yavaşça dik bir hâl almaya başladı. Ben yapmıyordum kendiliğinden oluyordu. Başımı ve gözlerimi hareket ettirebildiğimi farkettiğimde ilk iş bedenime baktım.
Gördüğüm şeyle korkum bir kat daha arttı. Çıplak bedenim hayalete benzer birşey gibi görünüyordu. Hayal ile gerçek arası birşey. Etten kemikten değil de sanki beyaz bir duman kütlesinden oluşmuş gibiydi. Yada öyle birşey.
Artan korkumla gerçekten ölmüşüm ben. Diyerek daha fazla ağlamaya başladım.
Saniyeler sonra hiç olmayacak bir şeyi farkettiğimde gözlerim kocaman açıldı bu kez. Gözlerimden akan yaşlar göz pınarlarımdan ayrılır ayrılmaz minik su küreciklerine dönüşüp boşlukta süzülerek benden uzaklaşmaya başladılar. Nasıl oluyordu bu? Nasıl bir yerdi burası.
" Miiyaauv..."
Bir kez daha duydum aynı şeyi. Yine bir kedi sesi. Ölü bedenimin yanında bir kedi mi? Hayır hayır burada bir kedi olamazdı. Bu çok saçmaydı.
O adi şerefsiz kafama nasıl vurduysa artık hem ölü hem deliydim şuan.
İçinde bulunduğum durumun korkunçluğu ve saçmalığı yetmemiş olacak ki kocaman açtığım gözlerimle şu an daha kötüsüne bakıyordum.
Ölüm boşluğunda süzülen gözyaşı damlalarımın her birinin üzerine basa basa bana doğru yürüyen Beyaz uzun tüylü bir kedi bu saçmalığın son seviyesi olmalıydı.
Resmen o su damlalarına basarak ilerliyordu karanlıkta üzerime doğru gelirken.
Her bir damla üzerinde kuyruğunu keyifle sallayarak gelirken bir cambazdan daha iyi yürüyordu üstelik. Nihayet havada süzülen bedenime kadar gelip tam göz hizamda durdu.
Bizden başka kimsenin olmadığı bu karanlık boşlukta şaşkınlıktan dilim tutulmuş şekilde simsiyah kuyu dibi gözlerine bakıyordum.
" Merhaba benim taze ruhum."
" Hassiktir! "
ŞİMDİ OKUDUĞUN
MİU ( TAMAMLANDI ✔️)
Fantasy( KISA HİKAYE) Hayatınızda büyük konuşunuz mu hiç? Ben konuştum. O günden sonra büyük konuşmaya tövbeliyim. " Valla kadın haklı. Ben bu adamın karısı olmayı bırak evde beslediği kedisi bile olmak istemem!" Dediğim adama aşık oldum.