" Herkes tanıyor onu İstanbul'da.
Hazal Dikmen!
Ünlü iş adamı Dinçer Doğaner'in kız arkadaşı. Yakında evleneceklerdi ama araları bozuk diye duymuştum."" Kadın tek başına ama bir kaç adım arkasından siyah takım elbiseli biri bekliyor.
Bu havada takım elbise giyilir mi ya. Yanar erir insan."" Dinçer'in adamıdır o. Kadına soluk aldırmıyormuş diyorlar."
" O ne demek? "
" Sen gerçekten de tanımıyor musun bu adamı? "
" Yoo..
Ya ben öyle haber, medya, ünlü falan takılmam.
Okul, ders, sınav bermuda şeytan üçgeninde gezer başka şeylerle ilgilenmem.Kim bu Dinçer dediğin adam. "
" Adam İstanbul'un en iyi iş adamlarından. Ünlü, yakışıklı, zengin.
Ama dış görünüşü ne kadar karizma ise içi o kadar kötü diyorlar.Acımasız, zalim, sinirli. Öfke kontrolü sorunları varmış. En ufak birşey yüzünden adam vuruyor diyorlar. "
" Hadi ordan adam vurmak o kadar kolay mı? "
" Valla bilmem. Ben duyduğumu söylüyorum. Neyse. Nasıl olduysa bu Hazal ile nişanlandı. Dedikodulara göre Hazal'ın babasının batan şirketi yüzünden şirket evliliği olacakmış. Ama bu sıralarda araları bozuk diyorlar. Kızın burnundan getiriyormuş adam. Dışarı çıkışına bile izin vermiyormuş bu manyak.
Ev hapsindeymiş kız. Sürekli kavga dövüş. Sonunda kız ayrılmak istemiş. Ama ona bile izin vermiyormuş."" Burada olduğuna göre evden çıkabilmiş ama. "
Demiştim ki bir anda keskin bir firen sesi ile birlikte iki araç durdu yol kenarında. Anında arabaya çevirdik gözlerimizi ne oluyor diyerek. Arabadan biri indi . Uzun boylu, siyah gömlek, siyah pantolonlu karanlığa karışabilecek biri.
" Ahaa! Olaylar olaylar. "
Dedi Berra.
" Dinçer Doğaner burada! "
Daha bir dikkatle baktığım adam hızlı adımlarla yürüyerek gelirken kızın yanındaki adam geriye doğru yürüdü elleri ve başı önünde. Korkuyor muydu o? Evet korkuyordu. Hemde fazlasıyla.
Dinçer Doğaner yanına geldiği adama öyle bir yumruk attı ki adam sahilden denize düştü. Ardından kıza dönüp bağırdı.
" Senin ne işin var burada!
Neden benim söylediklerimi dinlemiyorsun? Ben sana evden çıkma demedim mi? "Dinçer denen adam kızı kolundan tutup arabaya doğru çekiştirirken, kız gitmemek için adama direniyordu.
" Bırak kolumu Dinçer. Bırak! Seninle gelmeyeceğim bırak! "
Kız hırsla çekti kolunu.
" Valla kadın haklı.
Ben bu adamın karısı olmayı bırak evde beslediği kedisi bile olmak istemem."Berra, " Aynen." derken sahildeki herkes gibi olanları izlemeye devam ediyorduk.
" Seninle evlenmek istemiyorum. Bıktım artık. Rahat bırak artık beni! "
Etraflarındaki insanlara aldırmadan sahil kenarı demeden birbirlerine bağırıyorlardı. Sonunda,
" Ben başka birini seviyorum!"
Diye bağırdı kız.
" Oouuufff! "
Dedim. Bu ağır olmuştu bak. Adama da ağır gelmiş olacak ki gözleri kız da dondu kaldı önce.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
MİU ( TAMAMLANDI ✔️)
Fantasy( KISA HİKAYE) Hayatınızda büyük konuşunuz mu hiç? Ben konuştum. O günden sonra büyük konuşmaya tövbeliyim. " Valla kadın haklı. Ben bu adamın karısı olmayı bırak evde beslediği kedisi bile olmak istemem!" Dediğim adama aşık oldum.