Çapulcular Gelecekte (Polaris Black)

Gerçekler

James sabah ilk kalkandı. Tam Lily'e aşkını ilan edecekken neler olduğunu hatırladı. İlk başta kütüphaneye gitmeliydi ama ondan da önce kahvaltıya inmeliydi ondan da önce herkesi kaldırmalıydı. Sırayla herkesi kaldırdı. Siriusun kalkması elbette zor olmuştu. Ama o işi de Remus halletmiş koca sürahiyi Sirius'un kafasından aşağıya boşaltmıştı. Sirius kalkar kalkmaz sinirle Remus'u kovalamaya başladığında Ron ve Harry gülmeye başladılar. Harry hayatında ilk defa böyle hissediyordu. Onlar yanındayken Kimsesizlik hissi yok olmuştu. Çok mutluydu. Sonunda kovalamaca bittiğinde kahvaltıya inmeleri gerektiği akılarına geldi. Ve ortak salona indiler. Harry'nin gözleri her zaman ki gibi ilk Hermione'yi aradı. Ve buldu yeni gelenlerle ve Polarisle oturup birşeyler konuşuyordu. (Ron ise sadece masada duran yemeklere bakıyordu.)
Harry içinden gözleri çok güzel diye geçirdi. Sonra Hermione'nin ona bakmasıyla bu düşünceden sıyrıldı.
Polaris gelsenize diye işaret yaptı.Ve Hermione'nin karşısına Polaris'in yanına oturdu. Polaris'i düşündü. Hermioneden hoşlandığını kendisi bile kabul etmezken Polaris biliyordu. Ona defalarca kez açılmasını söyledi Harry de defalarca kez reddetmişti. Hatta bu yüzden onla sen nasıl griffindorsun diye dalga geçiyordu. Polaris hayata kalan ailem dediği iki kişiden biriydi. Kardeşiydi. Onu defalarca kez kurtarmıştı. Aynı şekilde o da onu. Kimse ona inanmazken bir tek o inanmıştı. Draco onunla dalga geçtiğinde onu koruyor. En sonunda intikam alıyordu( Nasıl denk geliyorsa aynı gün Draco'nun saçı pespembe oluyordu. Niye ise?) Neler çektiğini nasıl hissettiğini anlayabilen tek kişiydi. Her üzüldüğunde annesini ve babasını özlediğinde onun yanına gelip dertleşiyorlardı. O an birşey farketmemişti.
Polaris asla ağlamıyordu. Onun yanında bile. Sürekli güçlü duruyordu.Üzüldüğü an konuyu değiştiriyor bazen de alaya vuruyordu. Üzüldüğünü üçüde buradan anlıyordu. Belki de bu sayede annesinin kaybından böyle uzaklaşıyordu. Bu konuyu hiçbir zaman anlatmadı. Annesinin nasıl öldüğünü anlatmıyordu. Harry de o anlatana kadar sormayacağına söz vermişti. Sonra kafasına birşey dank etti. İlk ders iksirdi. Ve bu dersten nefret ediyordu. (Annesi ne kadar iksir dehası olsa bile) Snape ile yüz yüze olmak istemiyordu.
Ron: İlk ders iksir ya kesin yine gryffindordan puan kıracak.
Harry: Özellikle benden,hasta oldum desem
Polaris: Onu geçen hafta yapmıştın. Yemez.
Hermione: Harry belki de birşey yapmaz.
Üçlü Hermioneye ciddi misin? Der gibi baktı.
Harry: Hermione bu dediğine sen inanabiliyor musun?
Hermione: Haklısın
Çapulcular bu konuşmalardan sonra merakla onlara döndüler.
Lily : İksir dersinde ne oluyor?
Hermione: İksir profesörü sürekli Harry'i azarlıyor ve dikkat edin griffindordan nefret eder. Puan kırmaktan zevk alıyor. Birde Harry'i aşağılamaktan.
Lily: Profesör kim
Hermione: Severus Snape
James bunu duyduktan sonra içeceğini püskürtü. Ve öksürmeye başladı. Sirius da James'in sırtına vurdu.
James : Snape mi?
Ron: Evet
Harry : Ama korkmayın bütün ders boyunca bana nefret kusacak. Bu dünyada en çok nefret ettiği kişi benim
James sessizce " Hayır değilsin "dedi
Remus: Bizim kütüphaneye gitmemiz gerek
Ron: iyi de ders az kaldı. Sakın geç kalmayın zaten Snape puan kırmaya yer arıyor
Marlene: Biz derse yetişiriz. Siz yemeye devam edin
Hermione: Siz bilirsiniz. Kütüphanenin yerini biliyorsunuz zaten.
Demeye kalmadan Çapulcular uzaklaştılar
Remus: Artık herşeyi öğrenmeliyiz.
Bir tane kitap açmış. Potter bölümüne geldiğinde durdu. Ve sesli bir şekilde okumaya başladılar.
Remus: Karanlık Lord kehanetteki çocuğun Potterların oğlu olduğunu öğrendi. Ve 31 Ekim 1981 de Potterların evine girdi. Ve ilk başta James Potterı daha sonra Lily (Evans) Potterı ölüm lanetiyle öldürdü. Daha sonra karanlık lord asasını Harry'e çevirdiğinde lanet Annesinin yaptığı büyü sayesinde Harry Potterdan sekerek karanlık lordu vurdu ve Harry Potter bir yara iziyle o gece kurtuldu. Rivayetlere göre karanlık lord geri döndü. Bakanlıksa bunun gerçek olmadığını Karanlık Lordun öldüğünü söyleyerek rivayetleri yalanladı.
James sevinçten az daha çığlık atacaktı.
James: Lily ile evlenmişim
Marlene: Ölmüşsünüz.
Remus devam etti
Remus: Potterların acı ve vahim ölümünden sonra bakanlık detaylı araştırmalar sonucunda Karanlık lorda Potterların yerine veren kişinin Harry Potterın vaftiz babası Sirius Black olduğunu Ne?
Sirius beyninden vurulmuşa döndü.
Sirius: Ben mi? Hayır ben bunu asla yapmam yapamam ben
James: Sakinleş pati sen asla böyle birsey yapmazsın bir yanlışlık olmalı eğer gerçek olsaydı. Harry Polarisle bu kadar yakın olmazdı.
Lily: James Haklı hem sen asla arkadaşını satmazsın.
James: Bana ilk defa James dedin
Lily: Buna mı takıldın.
Marlene: Bakın birşey buldum.
Sirius Black
Sirius Black yıllardır safkan olan Black ailesinin üyesidir. Sirius Black Potterların yerini ifşa etmekle beraber sadık arkadaşı Peter Pettigrew ve 13 (12 miydi yanlışlık olabilir arkadaşlar kusura bakmayın)muggle öldürmüştür. Sirius Black kısa bir süre sonra yakalanmış.
Ve azkabana atılmıştır ancak 2 sene önce 12 yıldır kaldığı azkabandan kaçmıştır ve azkabandan kaçan ilk büyücü olmuştur. Ünlü seri katil s
Sirius Black"in Harry Potter'ın peşinde olduğu düşünülmektedir. Sirius Black bulunup ruh emiciler tarafından öpülecektir.
Sirius olduğu yerde dona kaldı. Can dostlarının ölümüne sebep olmuştu. 13 masumu öldürmüştü. Titremeye başladı. Remus hemen yerinden kalktı. Sirius'u bir koltuğa oturttu. Sirius hiç iyi değildi. Titriyordu. Yüzü sararmaya başladı. Çapulcular endişeli bir şekilde Sirius'a bakıyorlardı. Lily koşarak McGanoggalı çağırdı. McGanoggal Sirius'u sakinleştirmek için bir kaç büyü yaptı. Ve onları Dumbledore'ın odasına götürdü. Dumbledore onlara neredeyse herşeyi anlattı. Peter'ın ihanetini aslında Siriusun masum olduğunu söyledi. Sirius bunlardan sonra biraz olsun rahatlamıştı ama bu sefer arkadaşının ihanetiyle tüm çapulcular sarsıldı. Peter onlara ihanet etmişti. Dumbledore bu gerçekle yüzleşmeleri için onlara gün boyunca izinli olduklarını söyledi. Çapulcular da bahçeye çıkmaya karar verdiler.

Bu bölüm de hiç içime sinmedi ama daha fazla bekleyemedim. Buraya kadar okuduğunuz için çok teşekkür ederim. Sizi çok seviyorum. İyi okumalar.