Nihayet eve gelebilmiştim. Evin kapısını açmak için anahtarı cebimden çıkardım. Evin kapısı açıktı. Belimdeki silahı çıkarıp içeriye girdim.
- Hey! Orada kimse yok mu? Eğer birini görürsem kafasından duvara çivilemekte tereddüt etmem.
- Max, kardeşim ne zaman sakin bir insan olacaksın? Buraya konuşmak için geldim. Silahını indir hemen.
- Suzan'a bir şey yaptıysan Carroll bu son günün olur. Senle bir anlaşma yapmıştık. Neden anlaşmanın dışında hareketler yapıyorsun?
- Anlaşmamızın miladi doldu. Yeni bir anlaşma yapmamız gerekiyor. Kız yukarıda gayet iyi. Aptal arkadaşlarım şimdi hanımefendiyi buraya getirecek. Elinizi çabuk tutun aptallar.
- Umarım saçma bir teklifle buraya gelmemişsindir.
- Merak etme seninle iyi bir anlaşma yapacağımızı düşünüyorum. Bu arada planlarından birkaç tanesini aldım. Müzik zevkine bayılıyorum.
- Canın cehenneme Carroll. On saniye içinde kız buraya gelmezse hepimiz havaya uçarız.
- Sakin olmalısın eski dostum. Sen benimle düşman olacak seviyede değilsin.
- Ne kadar kibirlisin! Şeytanın çocuğu olduğuna eminim.
- Seninle aynı fikirdeyim. Aramızdaki husumeti bitirmek istiyorum. Teklifimi hemen iletip gideceğim. Ya kız ölür ya da benim yanımda çalışmaya başlarsın? Karar senin. Unutma her seçim bir yaşam yolunu beraberinde getirir. Düz bir yolda ilerlemek mi yoksa yeni bir yola sapmak mı? Kararın ve kaderin senin elinde.
- Carroll benim sana bir teklifim var. Ya kızı getirir bana teslim edersin ya da hepimiz birden cehenneme doğru uzun bir yolculuğa çıkarız?
- Seninle hiçbir zaman anlayamayacağım. Kız yanında kalsın. Teklifimi düşün. Ben düşmanlarımı kendime yakın tutmayı tercih ediyorum.
- Seninle bir düşmanlığım yok. Bu kötü sohbeti aldığın plakları sana hediye ederek kapatmak istiyorum. Bir daha görüşmek istersen evime gelmek yerine beni aramanı istiyorum. Şimdi evimden defol.
- Ne kadar da öfkeli bir adama arkadaşlık ediyorsun. Suzan senin adına çok üzüldüm. Şimdi gidiyorum. Bir daha görüşeceğiz. O zamana kadar kızımıza iyi bak.
- Evimden çıkmanın ikimiz içinde faydası olacaktır. Sohbet uzadıkça sıkılıyorum. Senin gereksiz tespitlerini dinlemek zorunda değilim. Aptallarını al ve defol.
- Görüşürüz kızım. Bu garip adama iyi bak.
- Seni hala öldürmediğime dua etmekle geçiyor günün. Garip olan senin gibi pisliklerin, kendini bilmezlerin sözünün değerli olması.
Silahımı tekrar elime aldım. Evden çıkana kadar adamlarını kontrol etmem gerekiyordu. Suzan'ı güvenli bir yere aldım. Ben dönene kadar beklemesini söyledim. Carroll ile işim bitmemişti. Arabasına kadar eşlik etme nezaketi göstermek zorundayım. Cebine bir kartvizit bıraktım. Arabanın evle arasındaki mesafeyi açmasını bekledim. Uzun uzun yola bakakaldım. Cebimden sigaramı çıkardım. Çakmağımı bulmakta zorlandım. Bütün ceplerimi aradım. Birkaç defa aramak zorunda kaldım. Sigara paketinin içine saklanmıştı. Benden kaçış yok Mr. Lighter. Benimde hayattan bir kaçışım yok. Şimdilik bu durumu değiştirmek için elimden gelen bir durum yok. Belki ilerleyen zamanda tanrı benim hikayemi de yarıda bırakır. Belki mürekkebi biter. Belki artık yazmaktan sıkılır. Bu karamsarca bir bakış açısı. Ölümün her an ensemizde bitebileceği gerçeğini insanların karamsarca bulması ne tuhaf. İnsan bir oyuncudur. Oyuncular hiçbir zaman rollerinin bitmesini istemez. Senaristin bir günün canının sıkılıp ' Artık oyunda değilsiniz çocuklar.' diyeceğini beklemezler. Sigaramdan birkaç duman aldım. Etrafa dağılan dumanları toplayamadım. Kafamın içindeki etrafa dağılan düşünceleri toplayamadım. Hiçbir şeyi toplayamadım. Bu pazarı kilisede geçiremedim. Şimdi gitmek içinde geç olsa gerek. Eve dönüp Suzan'a artık kalacak yeni bir yer bulma vaktinin geldiğini söylemem gerekiyor. Sigaramı özgürlüğüne kavuşması için bir köşeye bıraktım. Artık benim kontrolümde değil kendi kontrolü çerçevesinde yaşayacak. Ne ahlakı ne düşünceleri ne eylemleri umurumda değil. Bu şekilde özgür olabiliyor kendisi. Eve tekrardan girdim. Suzan'ı güvenli bölge olan yerden çıkarmak için gittim.
- Suzan artık senin buradan ayrılma zamanın geldi. Sana yeni bir yer ayarlayacağım. Hemen buradan gitmemiz gerekiyor. Sana bir şey yapmadılar değil mi?
- Hayır, ben iyiyim. Sen bu adamları nereden tanıyorsun?
- Orası uzun hikaye şimdi anlatmaya başlasam sana bir yer bulamayabiliriz. Şimdi toparlan. Yolda giderken kısa bir özet geçerim. Sadece dediklerimi yap. Dünya'yı anlamlandırmaya çalışan çocuklar gibi sorular sorma.
- Bu seferlik dediklerini yapacağım. Yapınca bütün sorularımı cevaplamak zorundasın. Umarım bunun farkındasındır.
- Farkındayım. Sen toparlan. Kendine birkaç bir şey al. Ben seni odamda bekliyorum.
- Anlaştık.
Suzan'a güvenmemem gerektiğini biliyorum. Her şeyi anlatmayacağım. Bilmesini istediğim her şeyi anlatacağım. İlişkileri bitirmek istiyorsanız karşı tarafın istediği her şeyi yerine getirin. Bir sonraki isteği bir hiç olmanız olacaktır. Suzan'a bu şekilde yaklaşmıyorum. İnsan her şeyi bilmek zorunda değildir. İnsan deformasyona uğramış fani bir varlıktır. İnsanın ilk yapması gereken eskiyen parçalarını değiştirmek olmalıdır. Kendi parçalarını değiştirince diğer parçası bozuk olana yardımcı olabilir. İlk önce sadece kendi defosuyla ilgilenmeli. Defosunu bulduğu yama ile düzenlemeli. Sağlıklı düşünebilmek için konyak şişesinden bir bardak almam gerekecek. Sağlık perspektifimin sağlıksız olduğunu biliyorum. Konyak şişesinden bir bardak aldım. Suzan'ın toparlanması biraz uzun sürecek galiba.
