geç geldi evet biliyorum...
——♪
Chan eve gelene kadar bütün alfaların gözlerinin kırmızı olduğuna emindi. Minho koltukta yanına oturmuş, elinin birini sıkıca tutuyordu. Karşıda ise Changbin kırmızı gözlerini üzerinde tutuyor başka hiçbir yere gitmediğinden emin olmaya çalışıyordu sanki. Chan kıpırdanmaya korkar bir şekilde üstüne sarılan peluş battaniyeyi serbest eliyle kendi üzerine daha çok çekti.
Vücudu üşümekten çok ortamdaki gerginlikten dolayı titriyordu. Kendisini rahatsız hissediyordu. İçinde harekete geçen bir taraflar var gibiydi. Özellikle boynundaki henüz oluşmadığı söylenen koku bezine baskı uyguladıklarından beri. Normalde bütün alfalara adıyla hitap ediyordu ama sanki o an içindeki anlık refleks onu buna itmişti.
"Garip hissediyorum." Minho kaşlarını çatıp ona baktığında kırmızı gözlerindeki öfke bulutu yavaş bir şekilde kayboluyor gibiydi. "Nasıl yani?" Chan elini boynundaki kaşınan noktaya götürdü. O kişi her kimse kontrol altındaydı. Ama yine de onu kullanan kişi dokunmuş gibi hissediyordu. "Kaşınıyor ve rahatsız hissettiriyor. Sanki... Özel bir yere dokunmuş, ben koruyamamışım gibi."
Kaşlarını çatıp anlam vermeye çalışırken Changbin'in kurdunun sert hırıltısı kulağına dolmuştu. Chan titrerken kendi içine çekilmek istediğini hissediyordu. "Oraya bizden başka kimse dokunmamalı. Sen bizim omegamızsın, yalnızca biz oraya dokunabiliriz." Chan yanakları yanarken göz ucuyla herkesin ne kadar sahiplenici olduklarına şaşırmıştı.
"Ü-üzgünüm. Ben is-istemedim, onu durdurmaya çalıştım. Bana o-omega olamayacağı-" Minho'nun yanında gerildiğini, daha baskın kokusunun burnuna dolduğunu hissetti. Bu da sızlanmasına neden olmuştu. Çok rahatsız hissettiriyordu. "A-ah alfa..." Chan mızmızlanmaya başladığında etrafına toplanmış bütün alfalar şaşkındı.
Chan yalnız birkaç gündür yanlarındaydı ve... Bir omega gibi davranmaya başlamıştı. Koku bezine baskı yapan kişi kimdi? Ve neden özellikle orayı hedef almıştı? Minho başını aprıran sorulara karşı derin bir nefes alıp kokusunu kontrol etmeye çalıştı. "Üzgünüm, Chanie. Sadece alfa iç güdülerimiz seni koruyamadığımızı düşünüyor ve bu biraz bizi öfkelendiriyor."
"Üzerine bulaşan kan beni rahatsız ediyor. Lavanta kolunu daha çok seviyorum." Chan mırıldandıktan sonra titreyen vücuduyla arabanın köşesine çekildi. Hepsine kızgındı, onu neden zorla bu partiye getirmişlerdi ki? Henüz hiçbir şey öğrenmemişti bile. Bu yeni tanıştığı dünyada farklı tarzda birçok canlı vardı. Kaşları istemsizce çatılırken evi olmayan mekana gelmeyi bekledi sessizce. Aklından ise yavaşça sayıyor, kendini rahatlatmaya çalışıyordu.
Bir türlü sinirle gerilmiş omuzları çökmüyor, stresten titreyen bacağı sallanmasını durduramıyordu. Bu yüzden gözlerini yoldan ayırmadan kendisine sorulan soruları kısaca cevaplamıştı. Konuşmak istemediğini belirtmek istemişti. Ama bu kalın kafalı alfalar onu anlamıyordu bir türlü. Bu yüzden araba tanıdık yerde durduğunda son soruyla taşmak istryen öfkesini dizginleyemedi.
"Benimle konuşmaya çalışıp durmayın sizi kalın kafalı alfalar! Size sinirden başka hiçbir duygum yok şu anda." Arabadan indiği gibi iç güdülerine güvenerek koşmaya başladı. Kendisini dürtrn bir şey vardı. Koşmasını sağlayan... Uzaklara gitmesini ve onlara güvenmemesini... Chan şaşkınlıktan kurtulan alfaların ayak seslerini duysa da durmadı. Uzaklaşmaya ihtiyacı vardı.
Yaşadığı hayatındaki sırlara sinirleniyordu. Kendisine kibar davranan ama ondan sır saklayan bu alfalardan da yorulmuştu. Ciğerleri patlayacak hale geldiğinde önünde duran taşı fark etmemiş, takılan ayağıyla birlikte bir tepeden yuvarlanmaya başlamıştı. Bedenine çarpan taşlar ağzından iniltiler çıkmasına neden olurken sonunda akan bir suyun içine düşmüştü. Chan gözlerini kapatmak istemese de buna karşı koyamıyordu.
Vücudu sızlıyor, akan su sırtını ıslatıyor ve başının arkasındaki bir noktayı yakıyordu. Uyanık kalmak istemeyecek kadar yorgundu. Yüzündeki gözyaşları kururken kendini karanlığa bıraktı.
∆
aptal alfalara sövmek serbest.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
𝐰𝐢𝐧𝐭𝐞𝐫 𝐟𝐚𝐥𝐥𝐬, 𝘤𝘩𝘢𝘯 𝘹 𝘴𝘬𝘻
Fanfiction❝Kar yere düşmeden önce kurt adam klanlarının kanı dökülecekti. Tabii bir cadı ortaya çıkıp hepsinin ruh eşinin aynı omega olduğunu söylemeseydi.❞