Yara izi

742 68 305
                                        

Alican mutfakta hazırladığı somonları fırına verirken üzerindeki gözleri hissediyordu ancak her hangi bir tepki vermiyordu.

İlgiye alışıktı, bir kaç gülüş veya dokunuş onu etkileyemezdi.

"Ellerine sağlık şimdiden şef."

Alican güldü ve ona döndü.

"Sağol, on parmağımda on marifet vardır."

"Fark ettim onu, sende olmasan bu akşam aç kalırdık."

Alican gülümsedi ve hafifçe eğilerek selam verir gibi yaptı. Dolaptan iki bira çıkarıp dişiyle açtı ve bir tanesini Barbaros'a uzattı.

Barbaros birayı aldı ve Alican ile berber içeriye yani salona ilerlediler.

İkili koltukta oturuyorlardı, aralarında muhabbet dönüyordu ama bir süre sonra sessizlik hakim olmuştu eve. İkisi de sessizce biralarını içerken akıllarına farklı şeylerin düşünceleri düştü, insanlardı günün sonunda ve arkadaş olmadıklarının farkındalardı.

Alican her hangi bir hamle yapmadı ama karşı taraftan bir hamle gelmesini bekliyordu, kesinlikle reddetmeyecekti.

Barbaros ise normalde asla kırılmayan cesaretine biraz nazar değdiği için kafasında yapmayı düşündüğü hararetleri tasarlıyordu, bir kaç dakikaya bu yaptığı haraketin saçmalığına göz devirdi ve Alican'a yaklaştı hafifçe.

Alican bu hamle karşılığında hafifçe Barbaros'a yaklaştı.

İkilinin dudakları birleşti, ellerindeki biraları masaya doğru hafifçe bıraktılar ve birbirlerine iyice yaklaşıp dudaklarının tatlarını çıkarmaya devam ettiler.

Alican, Barbaros'un kollarını sıvamış ve hareket ettikçe gömleğin içinden kasları belli olan koluna elini koydu ve adamın alt dudağını sıkıştırdı.

Barbaros onun beline kolunu attı ve onu bir hamlede kucağına doğru çekti, Alican iki elini de onun ensesine koyup hafifçe kendini onun kucağında kaldırdı. Dudaklarının sesleri evin içerisinde yankılanıyordu, nefessiz kalmaya çok yakındı ikisi de, ancak bırakmak gelmiyordu içlerinden.

Barbaros yine de kısa süreliğine de olsa ayrıldı ve sonrasında çok büyük bir ara vermeden, kendilerine düşünce payı bırakmayarak hemen tekrardan öpmeye başladı karşısındaki adamı.

Elini onun tişörtünün altına doğru kaydırdı, Alican olayın tadını çıkarıyordu hala.

Barbaros ise çocuğun vücuduna dokundukça fark ettiği eline gelen bir kaç iz ile kaşlarını çattı ve geri çekildi.

İkisinin de göğüsleri hızla kalkıp iniyorken Barbaros, Alican'ın tişörtünü çıkartmak için bir hamlede bulundu ama karşısındaki adam onu durdurdu.

"Hayır."

"Neredeyse sevişeceğiz ama sen tişörtünü çıkartmaktan mı çekiniyorsun?"

"Çekinmiyorum, istemiyorum sadece."

Barbaros hala belinde olan elini demin hissettiği izin üstüne getirdi ve okşadı hafifçe.

Alican ise demin pek dikkat vermediği ama şu an net şekilde hissettiği hamle ile hafifçe gözlerini açtı.

Hızla onun kucağından indi ve hafifçe dudaklarını sildi.

"Ne izi o?"

"Sana ne?"

Barbaros ayağa kalktı ve Alican'ın belinden tutarak onu kendisine doğru çekti.

"Merak ediyorum."

Delibal | Alican & Barbaros Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin