3.Bölüm

91 6 26
                                    

Toplantı odasında Gölge Timinin diğer üyeleriyle oturuyorduk , daha doğrusu Albay Alpaslan Karayı bekliyorduk , " Tanışma fırsatımız olmadı , Ankara'ya hoşgeldiniz Savcım " dedi içlerinden bir asker , gülümseyip " Teşekkürler " dedim. Tam o sırada kapı açıldı ve tüm tim ayağa kalkıp hazır ola geçti , ben de kapıya döndüm ve Albay'ın geldiğini gördüm bende ayağa kalktım , Albay içeri girip masanın başına geçti ve " Rahat çocuklar , oturun " dedi. Sonra bana döndü ve ufak bir tebessüm edip " Buyrun oturun savcım " dedi.

Hepimiz oturduktan sonra Albay söze girdi " Tanıştırayım Cumhuriyet savcısı İncila Akel , bu görevde bizimle çalışıcak , her adımınızı yakından takip edicek " dedi. Sonra Ecevit'e döndü ve " Yüzbaşım siz bu görevde savcım ile beraber çalışacaksınız , her adımınızdan savcı hanımın haberi olacak " dedi. Sonra masanın üzerindeki küçük kumandayı alıp bir düğmeye bastı ve odanın ışıklarını hafif kıstı , bir kere daha bastı ve arkasındaki büyük ekran açıldı.

" Adamımız Agah Sönmez , Sönmez holdingin sahibi , şirketin adı altından teröristlere para akladığın ' dan şüpheleniyoruz , O yüzden bir süredir izliyorduk , sonra hesap hareketlerinde bir şey fark ettik " dedi. Sonra başka bir düğmeye bastı ve fotoğraf değişti ,o kadın belirdi ekranda
" Şirket hesabından Dilan Acar adında bir banka hesabına para aktarımı var , hemde yüklü miktarda " dedi. Adının Atakan olduğunu hatırladığım asker biraz öne eğildi ve " Komutanım bu kadın- " Albay kafasını salladı ve devamını getirdi " Evet terör örgütlerini destekleyen siyasi partinin kurucularından " dedi.

"Araştırmalarımıza göre uzun süredir aralarında bir ilişki varmış , daha doğrusu çevreye böyle söylüyorlarmış " dedi. Ecevit kaşlarını çatıp " Nasıl yani birlikte değillermi " dedi. Albay kafasını sallayıp "Evet değiller , Agah Sönmez'in hayatında bir kadın var ama kim olduğunu bilmiyoruz , ama büyük ihtimalle bu parti ile alakası olan biri " dedi.

Sonra Bana ve Ecevit'e döndü " Bu görev'de siz birlikte çalışacaksınız , yani Ecevit her türlü gelişmeden savcı hanımın haberi olucak " dedi. Sonra bana döndü " Siz de gelişmeleri dosyaya eklersiniz " dedi. Kafamı sallayıp onayladım " Tamam komutanım " dedim.

Sonra ayağa kalktı , onunla beraber tim de kalkıp hazır ola geçti , bir tek ben oturuyordum sonra ayıp olmasın diye kalktım , gözüm Ecevit'e takıldı çaktırmamaya çalışıyordu ama bıyık altından güldüğünü anlamıştım , ben kalktıktan sonra Albay konuşmaya başladı " Şimdilik bu kadar çocuklar üstler'den talimat gelince görev için tekrar konuşuruz " dedi. Timin hepsi aynı anda kafa selamı verip "Emredersiniz komutanım " dedi.

Albay da kafasını sallayıp bana döndü " Savcı hanım sizin odanız hazır " dedi sonra Ecevit'e döndü ve " Ecevit sen savcı hanıma odasına kadar eşlik et , zaten odalarınız yan yana " dedi. Bunu duyunca şaşırmıştım , Albay bana döndü bende kafamla onayladım sonra odadan çıktı.

Albay çıkınca tim biraz rahatlamıştı , Ecevit bana dönüp " Geçelim istersen " dedi. " Olur geçelim " dedim. Sonra timdekilere döndüm , " Hepiniz ile tanışamadık " dedim , " Ben Barın , Barın Atilla " dedi içlerinden uzun boylu , kahverengi gözlü olan , içlerinden tek sakallı olan oydu , uzattığı eli tuttum " Memnun oldum , Barın " dedim.

Sonra Barın'ın yanında oturan , diğerlerine göre daha genç duran , kumral ve kahve gözlü asker elini uzattı " Savcım ben Mete , tanıştığımıza memnun oldum " dedi. Gülümseyip " Bende memnun oldum " dedim.

" Savcım biz tanışmıştık zaten , tekrardan hoşgeldiniz " dedi Atakan , " Hoşbuldum , Atakan" sonra bana ilk hoşgeldin diyen uzun boylu , esmer ve siyaha yakın gözleri olan asker elini uzattı " Hoşgeldiniz tekrardan Savcım , ben Kağan
tanıştığımıza memnun oldum " dedi. " bende memnun oldum , teşekkürler " dedim.

AHTERHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin