13. BİR FACİA ÇAĞRISI

11.1K 654 683
                                    

Merhaba, nasılsınız?

Umarım iyisinizdir, uzun ve oldukça karışık bölümle karşınızdayım. Yeni kapağımızı umarım beğenmişsinizdir, ilk beş bölüme bakarak yeni karakter kartlarımıza göz atabilirsiniz. Erkek mankenimizin değişmesi için çok fazla mesaj aldım bu yüzden isteğinizi geri çevirmek istemedim.

Kapak ve karakter kartları için düşüncelerinizi bekliyorum...

90 oy ve 300 yorum sınırını geçelim mi?

Bence geçelim.

Haftaya cuma günü görüşmek üzere!

yazar ig;rbabacann
yazar tiktok; rbabacann

🪷

13. BİR FACİA ÇAĞRISI





En karanlık anlarımda, konuşmazken, yemek yemezken ve hatta yaşamazken elimi tutan Çisem'di, elimi sıkıca tutar benimle hiçbir şey yapmazdı. Evet, benimle hiçbir şey yapmazdı.

Saatlerce yatağımla benimle uzanır, penceremin önündeki çıkıntıda oturur yıldızları izler, saatlerce parkta yürür kısacası hiçbir şey yapmazdı. Konuşmak istemediğimi bilirdi ama baktığım her yerde olmaya çalışırdı çünkü bilirdi ki kelimelerin bir yardımı olmazdı böyle durumlarda ama önemsenmek iyi hissettirirdi.

Çisem beni çok önemserdi.

Hatta belki de nefret edecek kadar önemserdi.

Restoranın hemen önündeydim, kulaklarım kasabanın tüm kalabalığının uğultusuyla çınlıyordu bakışlarım insanların üzerindeydi ama dikkatim tamamen dağınıktı ve az sonra kasaba meydanında heykelin hemen önünde belediye başkanımız her iki takımı da kürsüye davet ederek kaptanlarına hatıra hediyelerini taktim edene dekte düşüncelerimle bir başıma boğuşacaktım.

Çisem'in beni neden defalarca kez arkamdan bıçakladığını kabullenmekle ilgili bazı sorunlar yaşıyordum, inkar ediyordum. Hani derler ya bir kaybın beş evresi vardır ve ilki inkardır. Tam olarak o evreye sıkışıp kalmıştım.

İlk olarak dün akşam bana Erim hakkında yalan söylediğiyle sarsılmıştı güvenim, sabah ise bilgisayarımı odasında, saklanmış bir halde bulduğumda büyük çatlaklar oluşmuştu.

En zor zamanlarımda yanımda olan ve her daim elimi tutan en yakın arkadaşımın ihanetiyle sarsılmak herhalde bu dönemde başıma geleceğini tahmin edeceğim ya da isteyeceğim en son şeydi.

Özellikle de kimse artık güvenilmezken, özellikle peşimde eli kanlı bir katil gezinirken...

Bu düşünce korkuyla başımı kaldırmama neden oldu, bakışlarım neredeyse bir buçuk dakikadır Çisem'in odasının camının üzerindeydi, orada olmadığını biliyordum ama yine de bakışlarımı bir an olsun camdan ayıramıyordum. Sanki oraya bakmak, onun eski güvenilir halini ellerimden alıp götürmeyecek gibiydi.

Büyük hem de çok büyük bir alkışın kopmasıyla hızla bakışlarımı kalabalığın üzerine çevirdim, tüm kasaba halkı var gücüyle onun ismini haykırıyordu. "Aksel!"

Otobüsün kenara yanaşmasıyla takım tek sıra halinde ilk olarak teknik ekibin aşağıya inmesiyle tören alanına doğru yürümeye başladıkları o büyülü anı düşündüm, hani Aksel'in yanımdan geçip gitmeden hemen önceki halini. Aksel hepsinin içerisinde parlıyordu, hani bazı insanlar ne kadar kalabalık olursa olsun üzerine çekerdi ya tüm ışığı işte Aksel'de onlardan biriydi. Bir rock yıldızının sahneye çıkması gibi, konserde ön sıralarda baygınlık geçiren genç kızların ve ona hayran hayran bakan hemcinsi erkeklerin arasında tüm özgüveniyle parlıyordu. Aksel Egemen'i diğerlerinden ayıran en büyük fark buydu; özgüveni.

BİR CİNAYETİN ANATOMİSİHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin