Azelya •Taekook•

13|Bilinmeyen Çocuk

21k için hepinize coook teşekkür ederimmm ham yaptım midemdesiniz 😭

Bölüme geçmeden önce şöyle küçük bir açıklama yapacağım

Bu bölümdeki yorumlara Taehyung'un ağzıyla cevap vereceğim. Eğlence katalım azcık.

Bir de geçenlerde instadan bir arkadaşımla konuşurken şöyle bir ss attı bizim gruba KSJXGXVSNXJUXGX



Bir önceki bölümün sonuna ithafen koyalım bunu daKSHHXTXBXJX

Yazım yanlışı varsa affedin.

Oy vermeyi ve yorum yapmayı unutmayın.

Keyifli okumalar!

---

"Vardık bir yere, kim gelmişti bizden önce?
Tanıdık bir hikaye,
Bir kabustan uyanmadan hemen önce."

Jungkook anlamayarak esmer tenli adama bakarken arkasına bakmak istemiş ama Taehyung elini uzatıp çenesinden tutunca kalakalmıştı.

Taehyung gülümseyince Jungkook'un kalbi hızlandı ve dudakları aralandı. Bu hali Taehyung'a oldukça tatlı gelmişti.

Elini geri çekip restoranda çalışan bir garsonu eliyle çağırdığında genç garson anında gelmişti.

"Bizim şimdi gitmemiz gerekiyor, ama bu poşetleri yanımızda götürmeyeceğiz. Beni zaten tanıyorsun Hyun-jae. İçeride saklayabilir misin, Seokjin almaya gelecektir." demişti kısaca.

Garson genç gülümseyip kafasını sallamıştı.
"Tabi ki de Hyung, endişen olmasın. Seokjin Hyung gelene kadar saklayacağım," demişti saygıyla.

Taehyung kafasını sallayarak teşekkür ettiğinde garson yerdeki poşetleri almış ve gözden kaybolmuştu.

Taehyung koltuktaki ceketini giydiğinde gözü Jungkook'un arkasına kaydı. Ardından kafasını garsonun gittiği tarafa götürüp ıslık çalmıştı.

Garson çocuk elinde siyah bir şapkayla geldiğinde uzaktan Taehyung'a atmıştı. Dudakları yukarı doğru kıvrılırken şapkayı taktı ve beyaz tenli çocuğa döndü.

Jungkook anlamış gibi yerinden kalkarken Taehyung onun onunla aynı boya gelmek için hafifçe öne eğilmişti.

"Şurayı görüyor musun, beni gidip orada bekle. Onun kim olduğunu anlamam gerekiyor. Sonra geldiğimde ele ele kaçacağız," deyip göz kırpmıştı.

Jungkook boncuk boncuk bakarken kafasını sallayıp Taehyung'un işaret ettiği tarafa bakmıştı.

Büyük bir AVM'ydi ve Taehyung restoranın çaprazında kalan uzak uç noktayı göstermişti.

"Şimdi sen çık, oraya gidene kadar seni izleyeceğim, işim fazla sürmeyecek, sadece birine benzettim, bakıp geleceğim." demiş ve elini Jungkook'un saçlarına daldırıp karıştırmıştı.

Jungkook'un kalbi daha da hızlandığında yutkunmuş ve kafasını sallayıp restorandan çıkmıştı.

Jungkook oldukça tatlı bir şekilde minik minik yürürken Taehyung'u ele vermemek için arkasına dönmemiş ve işaret ettiği yere varıp beklemeye başlamıştı. Tam da yangın merdivenlerinin yanında birkaç büyük beyaz sandalye görünce bir tanesine oturup beklemeye başladı.

Taehyung sabırlı bir şekilde bekledikten sonra zamanı gelmiş olacak ki kafasındaki şapkayı düzeltmiş ve "Bakalım sen kimsin," diye mırıldanmıştı.