HEYYO AŞKIÇIMLARRR WOAAAĞĞ
BEN SİZİ ÇOK ÖZLEDİM YEMİNLE
SİZ BENİ ÖZLEDİNİZ Mİ??
TOPARLANDIM İŞTE BURDAYIM ZUHAHA
BENİ SABIRLA BEKLEDİĞİNİZ İÇİN HEPİNİZE KOCAMAN ÖPÜCÜKLERRR MUCK MUCK
KEMERLERİ BAĞLAYIN ÇÜNKÜ MANDALİNA GELİYOORR.
OY VERMEYİ VE YORUM YAPMAYI UNUTMAYIN.
KOCAMAN KEYİFLİ OKUMALAR!
---
"Geç kaldım yenilmeye suç sandığımdan, kaybolan yıllar gibi sustum ardından."
"Durumu nasıl?"
Tik tak, tik tak. Saatin sinir bozucu sesi, kesik nefes alış-veriş sesi bir de Taehyung'un kafasındaki tilkilerin sesi. Tamam, tamamen katlanılmazdı.
"Bir kaç saat önce ateşi çıktı yine, şuan iyi."
Jimin yatağın ucuna oturmuş öylece dolu gözleriyle Jungkook'u izliyordu. Geç kalmışlardı bir çok şeye. Düzeltilir miydi, zordu.
"Git uyu biraz, ben başında beklerim."
Taehyung kızarmış gözleriyle Seokjin'e çevirdi kafasını yavaşça.
"Hayır, uyanana kadar onun yanında kalacağım, siz gidin."
Seokjin hayıflandı kısık sesiyle. "Taehyung, berbat görünüyorsun, git ve dinlen. Hem durumu da iyi, bir şey olursa uyandırırız seni."
Taehyung birkaç saniye için gözlerini kapattı ve nefesini verdi. "Gitmeyeceğim dedim Seokjin, iyi olana kadar onu yalnız bırakmayacağım."
"Taş kafalı herifin tekisin," demişti Namjoon kafasını iki yana sallayarak.
"Biz," diye mırıldandı Jimin oturduğu yerden. "Şimdi ne yapacağız?" Başını önüne eğerek elleriyle oynamaya başladı. "Şahsen ona bakacak yüzü bulamıyorum kendimde."
Taehyung derin bir nefes aldı Jungkook'a bakarken.
"Jungkook uyandığında ona tercih hakkı sunacağız. Gitmek istiyorsa izin verip gitmesine izin vereceğiz. Tüm iyi imkanları sunarak hem de. Babamın onu bulamayacağı bir yere götürürüz. Ama kalmak isterse de," yüzünü buruşturdu sanki bu ihtimal onu korkutuyormuş gibi. "Kalmak isterse de, ki zannetmiyorum ama onu aramıza alacağız. Hiçbir amaç için olmadan. Tamamen bizden biri görerek. Anlaşıldı mı?"
"Hepimiz öyleyiz, hepimiz pişmanız, vereceğimiz karar Jungkook'un kaderini değiştirecek," dedi Hoseok.
"Ben pişman değilim, onu hiçbir zaman bizden biri görmedim. Benim için de sıradan bir insanda farkı yok. Sizde vicdanlı kötü edebiyatı yapmayın." Yoongi hep böyleydi. Aklına geleni çekinmeden söyler, sebep olacağı şeyleri umursamazdı.
Yoongi hala Jungkook'u istemiyordu, istemeyecekti.
Taehyung çenesini sıktı, kalkıp Yoongi'ye vurmaya bile hali yoktu. Yumruk atmamak için sıktığı elini hırkasının cebine koydu ama bu Yoongi'nin gözünden kaçmamışı.
"Benden saklamana gerek yok kardeşim, yumruk yaptığın elini görüyorum." Güldü. "Bana vurmamak için kendini çok sıkıyor olmalısın." Odanın içinde dağınık yerlerde duran ailesine baktı. "Şu çocuğun yaptığı şeylere bakın, bizi getirdiği hale bakın. Cidden körsünüz." dedi. Hayır söylediklerinde bir şaşkınlık yoktu, sanki bu olanları bekliyormuş gibiydi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Azelya •Taekook•
FanficKonuşma engeli olan Jeon Jungkook ve onun biricik hırsız sevgilisi Kim Taehyung. --- "Seni anlamam için kelimelerine ihtiyacım yok Jungkook. Gözlerin her şeyi anlatıyor zaten." --- Oysa onu koparmadan çiçek koklar gibi sevmişti. O nasıl kıymıştı yaş...