thirteen

711 28 24
                                    

DİLHUN | 13. bölüm.

Günlerden pazar ve ben ani bir kararla Uludağ'a gidiyorum. Hem konser sözüm olması sebebiyle hem de henüz kışın gelememe sebebiyle kar görmeye Uludağ'a gitme kararı almıştım.

Yanımda bana eşlik eden sevgili menajerim Cansu ve sevgili dostum Nevra vardı. İş yoğunluğundan tatile bu sene çıkamadığımı göz önüne alınca da Uludağ'da bir hafta kalmayı düşünmüştüm.

Ufukta yeni bir şarkı olmayınca ve de Dilhun sorunsuz bir şekilde yayınlanınca kendimi ödüllendirmek hakkım diye düşünüyorum.

Diziyi izlemek için toplandığım günün üzerinden de yaklaşık olarak iki gün geçmişti. O gün Adin Adal ile bir daha göz göze gelmemiştik, farklı köşelerde olmamızda bana yardımcı olmuştu bu konuda.

Sahneye çıkıp söylediğim şarkıda bile gözlerini gözlerime değdirmemişti.

"Çok heyecanlıyım Hera, lütfen önce kayabilir miyiz?" Nevra'nın sesi kendime gelmeme yardımcı olurken piste inen uçak sayesinde arkadaşıma döndüm. "Dün geceden beri uykusuzum ben uyumak istiyorum. Siz Cansu ile ne istiyorsanız yapabilirsiniz."

Dün gece şarkılarımın üstünden geçmiştim ve uyku tutmayınca da ani gelen ilhamla birkaç şarkı sözü yazmıştım. "Tatile geldin ve planında uyumak mı var gerçekten Hera." Cansu'nun hayret eder tonda gelen sesiyle hafif başımı eğerek ona baktım. "Benim gece kuşu olduğumu ama işim olduğu için erken kalktığımı unutuyor gibisin."

Gençlik zamanlarımda yazdığım şarkılarımın çoğunu gece gelen ilhamlarım sayesinde yazdığım için alışkanlık haline gelmişti ve geceleri uyuyamaz olmuştum. Ajansta işe başlayınca ise işler değişmiş ve artık uyku düzenimi büyük oranda düzeltmiştim.

Arada heyecandan veyahut ilham gelmesinden uyuyamamalarım ise işin artık tuzu biberi olmuştu.

"Aman iyi uyu sen, biz Cansu aşkıma yakışıklı koca bulacağız." Saçını omzundan geriye attı ve Cansu'nun koluna girerek uçaktan indi. Ben de peşlerinden uçaktan çıktığımda valizlerimizi almak için ilerledik.

"İşte biz buluştuk Giray ile ama gittiğimiz yer ıssız bir yer, herkesin güvendiği ünlü biri olsa da bi korkmadım değil Cansu." Sesini titretir türde konuşması ona dönmeme sebep olurken bana hiç bakmadan konuşmaya devam etti.

"Neyse ki gazetecilere yakalanmamak için böyle bir yere götürdüğünü söyleyince rahatladım." Valizlerimizi alıp oyalanmadan taksiye bindiğimizde, otelimize gitmek için yola çıkmıştık.

Duran taksi ile arabadan inmiş ve valizlerimizi alarak otele yönelmiştim. Otele girdiğimizde resepsiyona giderek bana dönen görevliye yönelik konuştum.

"Kolay gelsin, Hera Altınok adına oda ayırtmıştık." Duyduğu isim anlık kaşlarının çatılmasına sebebiyet vermiş ardından yüzüne bir gülümseme yer edinmişti.

"Şarkıcı Hera Altınok, değil mi?"

"Evet tatlım, ta kendisi." diyerek konuşmama müsade etmeyen Nevra ile başımı iki yana salladım. İçinde beni koruma iç güdüsü yatıyordu ve ne dersem diyeyim bu huyundan asla vazgeçmiyordu.

"Ben şaşırdım bir an, kusura bakmayın. Hemen odalarınızı kontrol ediyorum." Gözlerini ekrana çevirip bir süre bir şeylerle uğraştıktan sonra eline üç anahtar alarak masaya bıraktı. "Odalarınız. İyi tatiller dilerim."

DİLHUN | TextingHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin