Kabusların Baş Aktörü

4.8K 177 53
                                    

Yorumlarınızı ve beğenilerinizi bekliyorum.
Keyifli okumalar  💞
*************************
Kendi kaderim içinde hapis kalmıştı ruhum . Bu hayatın, benim önemsiz ve sıradan hayatımın bana dağıttığı kartlardan oluşan bir kapana kısılmıştım adeta.

Eğer burada kalırsam, bildiğim, tanıdığım her şeyden uzakta yaşayacaktım .
Rahat bir hapishane hücresinde, zahmetsiz bir hayat süren bir mahkumdan farksız olacaktım
.

Eğer gidersem, insanların canını yakmayı, onları öldürmeyi göze alacaktım, çünkü o canavar bunu yapmak için yemin etmişti. Geçen üç günün ardından yine her şey aynıydı, ben onun esiri oysa benim azrailim idi.

Olacakları durdurmanın bir yolu yoktu. Bununla savaşmanın bir yolu yoktu. Ben artık kendi isteklerimi hiçe sayıp ona itaat edecektim.
....
" Gaye ... Gidelim artık." aşağıdan duyduğum sesle gözlerimi silip ayaklandım.

"Kuzey o adam bir şey yapar ona. İkna edip kızı elinden almalıyız,"
Kulağımı kapıya dayayıp dinlemeye devam ettim.

"Saçmalama Gaye... Şahin onu öldürmek istese çoktan öldürürdü."

Doğru söylüyordu, neden yapmıyordu. Beni yanında tutma nedeni neydi? Kaçtığım ilk fırsatta polise gideceğimi bildiği için mi tüm bunlar!

" Psikolojik şiddet en kötüsü Kuzey..." diye bağıran kadına hak vermiştim. Beni yaşarken öldürüyordu resmen.

"Yürü Gaye... Onu çok iyi tanıyorsun. Artık bırakmaz o kızı . O küçük velet ona verilen şansı yok etti."

Yine gözlerim dolmuştu... Birkaç sesten sonra bir kapının kapanma sesini işittim.

Haklıydı Kuzey.

Kendi ayaklarım ile gelmiştim oraya... Yine her zaman ki gibi merakıma yenik düştüm.

Bedenimi tekrar yatağa atıp uyumaya çalıştım ama hiçbir şekilde uyuyamıyordum.

Kapı çalınca usulca ayaklandım.

"Gir," diyerek kendime çeki düzen verdim, artık bitik gözükmek istemiyordum.

"Efendim, Şahin bey geldiler yemek masasında sizi bekliyor," kafamı sallayıp teşekkür ettikten sonra ayaklandım. Gözlerimi silip korkumu gizleyerek yavaş adımlarla çıktım hapishanemdem.

Ağzımı açıp konuşacak takatim bile yoktu üzerimde. Kaç gündür bir kelime konuşmamıştım, sanki ağzımı açarsam tekrar o kan gölüne düşecek gibi hissediyordum. Bende o ceset yığınları gibi olacağımı düşünüyorum.

Dizlerim titreyek usulca basamaklardan inip mutfağa yöneldim... Kafam önümde masaya yaklaşıp karşısına oturdum.

" Başla," Kafamı sallayıp titreyen elimle çatalımı kavradım, öyle ki karşısında yemek yiyemiyordum.

Birden mutfaktan içeri bir beden girince gözlerimi ona çevirdim ama hemen düzelttim kendimi.

Bu o şeytan kadındı. Benim bu halime acıyacağına bundan zevk alan bir caniydi oda.

Kulaklarım onların seslerine dayanamayacaktı. Usulca ayaklandım masadan.

"Otur şuraya." duyduğum öfkeli sesle dişlerimi sıktım ama o kadın onun yanındayken onu dinlemek istemiyordum.

Dolan gözlerimi Şahin'in öfkeli grilerine çevirince masayı işaret etti fakat dönmedim.

"Şahin bırak yerse yer yemezse yemez... Sünepe." Kadının kurduğu cümleler o kadar sinirimi bozuyordu ki.

Daha fazla beklemeden kendimi odaya atıp yatağıma girdim. Ne yaparsa yapsın bana, ben o kadının olduğu yerde olmak istemiyordum.

Kapımın gürültüyle açıldığını duyunca şiddetle gözlerimi yumdum. Gelmişti işte!

Psikopatın Defteri Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin