0.3

1.2K 99 17
                                    

Duzenleme: Arkdslr uygulama salak gibi gidip 1 ve 2.bolumu en asagi atmis, bu bolumu okumadan once Allah askina ilk iki bolumu okumayi unutmayin

✩✩✩

"Ya yakışıklı işte niye öyle bakıyorsunuz?" Seungmin'in dediği şeye gözlerimi devirdim. Şu an Seungmin'in beğendiği çocuğu dikizliyorduk. Buraya yeni taşınmışlardı. Yakışıklıydı ama mal birine benziyordu.

"Yua şuna bakın ıyyy." dedi Hyunjin.

"Eğilin buraya bakıyor!" Felix'in dediği şeyle dördümüz de camın önünden eğildik.

"Felix biraz daha eğil topuzunu görecek!" dedim. Hyunjin gülerek hemen Felix'in topuzunu tutup,

"Durun canlarım ben hallederim." dedi. Daha ne olduğunu anlayamadan Felix sırt üstü yere düştü. İşte ben buna gülerdim.

"Hahahaha... Düşerken ki yüz ifadesini gördünüz mü? Hahahha.."

"Hahahaha keşke fotoğrafını çekebilseydim." Felix Seungmin'in dediği şeye göz devirip saçını düzeltmeye başladı. Hyunjin'e bakınca camdan bir yere dikkatlice baktığını gördüm.

"Ne oluyor Hyunjin? Nereye bakıyorsun?" diye sorup ben de camdan bakmaya başladım. İleride zenginlerin arabası olduğu belli olan bir araba vardı. Bir yerden tanıdık geliyor gibiydi.

"Aaa bu araba şey değil mi?" Seungmin'in heyecanla kurduğu cümleyle hemen ona döndüm.

"Ney değil mi?" üçümüzün aynı anda sorduğu soruya Seungmin gülmeye başladı.

"Ay bilmiyorum ama gördüm gibi."

"Bana da bir yerden tanıdık geliyor."

"Ay aman boş verin. Kız tavlamak için gelmiştir kesin buraya." Hyunjin'in dediğine güldüm. Ona göre herkes piçti.

"Jisungcuğum canım benim, yemek yapsana bize." ay iyi ki yemek yapmayı biliyordum ha! Her şeyi benden bekliyorlar!

Ayaklarımı yere sürterek mutfağa doğru adımladım. Başa gelen çekilir.

☆☆☆

"Of! Hava da soğukmuş. Keşke hırka alsaydım yanıma." bunu derken azıcık titreyen Seungmin'e baktım.

"Felix beyin aklına uyarsak böyle olur." dedim göz devirerek. Şu an dördümüz birlikte mahallemizde bulunan markete doğru gidiyorduk. Saatin on buçuk olmasını umursamadan. Felix bey havanın sıcak olduğunu söyleyip hırka almadan çıkınca ben ve Seungmin de ona uymuştuk. Tek zeki Hyunjin'di çünkü o çıkmadan önce hırkasını almıştı. Bize 'salaklar' bakışını atıp önüne döndü

"Yahu biraz hızlı yürüyün." soğuktan kesik kesik konuşan Felix'i dinleyip koşmaya başladım. Ben koşunca onlar da koşmaya başladı. Birbirimize güvendiğimiz için biri ne yaparsa diğerleri de aynısını yapıyordu. Anca beraber kanca beraber misali.

☆☆☆

Eve, marketten eli boş dönmüştük. Marketin kapalı olduğunu görünce üzüntüyle "Ya boşuna mı geldik buraya kadar? Götüm dondu amına koyayım!" diye bağırmıştım. Canım aşırı abur-cubur çekiyordu şu an.

Çocuklara iyi geceler dileyip odama doğru adımladım. Işığı açmadan yatağıma girip uzandım. Pardon uzanmaya çalıştım. Uzandığını gibi kalçama sert bir şey çarpmıştı. Hemen koşup ışığı açtım. Bir de ne göreyim!

"Çocuklar hemen buraya gelmeniz gerek! Şüpheli bir durum söz konusu!" kapıyı açıp bağırmamla salonda ayakta duran üçlü hemen odama doğru geldi. Yatağımdaki kutuyu ilk gören Felix oldu. Bir anda odada kargaşa çıktı. Dört kişi ne kadar kargaşa çıkarabilirsek çıkardık.

"OHA! Bu ne?"

"Açsak mı içini?"

"Açalım!" hemen koşup yatağımda duran siyah, orta boy kutunun kapağını açtım.

"Benim gördüğümü siz de görüyor musunuz?" diye sordum. Şahsen ben bir sürü çikolata, jelibon ve şeker görüyordum.

"Biri bana vursun!" dedi Felix. Hyunjin 'o iş ben de' bakışı atıp Felix'in yanağına yapıştırdı. Felix irkilip derin bir nefes aldı. Hyunjin dudağını yalayıp,

"Eee ne duruyoruz? Yiyelim hadi." dedi. Hyunjin'i kafamla onayladım. Uzanıp bir tane çikolata alacakken Seungmin elime vurup, kutunun kapağını kapattı. Dudaklarımı büzüp,

"Ama nedenn!" dedim. Canım çekmişti yahu.

"Ya yatağında gizemli bir kutu var. Biri eve girmiş. Hiçbir şey olmadan yiyecek misiniz? Ya ilaçlıysa?" Seungmin'in dediği şeyle gözlerimi kocaman açtım. Haklıydı çocuk!

"Aaa haklısın hee. Ne yapacağız bunu peki?" benle Seungmin ne yapabileceğimizi tartışırken birden yandan gelen paket açma sesiyle kafamı yavaşça sese doğru çevirdim. Bizim iki salak kutudaki çikolatayı yiyordu. Elimi alnıma vurup sabır diledim. Seungmin onlara kızıp kutuyu alınca onlar da hemen çıkmıştı. Gidip ışığı kapattım. Kendimi yatağa atıp gizemli kutuyu düşünmeye başladım.

Görebildiğim kadarıyla içinde not falan yoktu. Benim yatağımda olduğuna göre bana gelmişti. Gizli bir hayranım mı vardı yoksa? Kutudan hoş bir parfüm kokusu geliyordu. Erkek parfümüydü sanırsam. Umarım içindekiler ilaçlı falan değildir. Ben de yemek istiyordum. Felix ve Hyunjin yemişti. Eğer onlara bir şey olmazsa sabah ben de yerdim. Ama Seungmin onları kusmaları için zorlamış olabilirdi. Gerçi ses falan yoktu. Uyumaya gitmişlerdir şimdi.

Yorgunlukla esnedim. Ben de uyusam iyi olurdu. Sabah hep beraber düşünürdük artık.

ηαυgнтү кιттү ᯓᡣ𐭩 мιηsυηg |Düzenlendi| ✓Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin