3.6 •FİNAL•

391 34 43
                                    

Veee ficin final bolumuuu

☆☆☆

"Oğlum sen git hazırlan, gerisini ben hallederim." diyen anneme kafamı salladım ve telefonumu alarak odama gittim.

Önceden hazırladığım için yatağımın üstünde duran kıyafetlerime şöyle bir göz attım. Beyaz tişört, siyah şort ve siyah bir hırkaydı. Güzeldi bence.

Pijamamı çıkarıp giyinirken çok heyecanlıydım. Minho'yu eve atmamın üstünden üç gün geçmişti. Bugün de tüm günümüzü birlikte geçirecektik.

Giyindikten sonra telefonumu alıp anneme yardıma gittim. Piknik yapacağımız için annem bir saattir sepete bir şeyler doldurup duruyordu. Benim için bir sıkıntı yoktu gerçi. Hepsini yiyebilirdim!

Mutfağa gidince annem ve Hyunjin'i, sandviç hazırlarken görmüştüm.

"Ohooo! Bir sürü şey hazırlamışsın anne! Bu kadarı yeterli." deyip, doğradığı salatalıktan bir tane ağzıma attım. Annem, ben hiçbir şey söylememişim gibi davranak işine devam etti.

Omuz silkip sandalyeye oturdum. Hazırlamak istiyorsa hazırlayabilirdi. Dediğim gibi, benim için hiç sıkıntı yoktu.

Minho'yla en son yarım saat önce konuşmuştuk. Bana duşa gireceğini söylemişti. Aklımdan boydan fotoğraf istemek geçse de ona bunu söylemedim tabii ki.

İndirdiğim makyaj yapma oyununu oynarken, annemin seslenmesi ile ona döndüm.

"Jisung, sadece piknik mi yapacaksınız oğlum?"

"Bilmem. Bence sadece piknik yapmayız." dedim omuz silkerek. Minho dışarıda vakit geçirmek istediğini söylediğinde, piknik fikrini ortaya ben atmıştım. O da seve seve kabul etmişti.

Annem işine geri dönerken, telefonu kucağıma bırakıp hazırladıkları sepetin içine baktım. Bizim için hazırladığı kekler çok hoş gözüküyordu.

Tezgâhın üstünde başka şeylerle uğraşan anneme bir göz atıp, elimi sepete daldırdım. Karşımda bu kadar güzel kekler varken tadına bakmamak olmazdı.

Elime aldığım gibi kocaman bir ısırık aldım. İçindeki çikolata sosu hem elime hem de çeneme akmıştı. Çok güzeldi tadı!

Gözlerimi kapatarak hepsini bitirirken tamamen kendimden geçmiştim. Çikolata bu hayattaki en güzel şeylerden biriydi!

"Aaaa! Oğlum! Yeme şunları, bitireceksin! Tıch tıch tıch! Eline yüzüne bulaştırmışsın hep!" annemin dediğine şirince sırıttım ve Hyunjin'in kafamı attığı bezle elimi ve yüzümü sildim.

"Bence bu kadarı yeterli, değil mi? Biraz bize de kalsın, hepsini yemesin Jisung!" diye sızlanan Hyunjin'e dil çıkardım. Evde sadece ben, annem ve Hyunjin vardı. Diğerleri yine sevgilileri ile buluşmaya gitmişti. Hyunjin de yazık, sap sap dolaşıyordu ortalıkta.

"Oğlum telefonun çalıyor." annemin kolumu dürtmesi ile düşüncelerimden sıyrılıp telefonumu elime aldım. Odama adımlarken telefonu açmıştım.

"Alo~!"

"Hazır mısın, güzelim?"

"Hazırım!"

"Tamam, ben kapıdayım."

"Yuh! Ne ara geldin ya? Neyse çıkıyorum şimdi!" heyecanla konuşup, Minho'nun yüzüne kapattım. Koşarak mutfağa gidince annemin sepetin ağzını kapattığını gördüm.

"Annem, ben çıkıyorum. Hazır, değil mi?"

"Hazır, yavrum. Al bakalım." telefonumu cebime atıp koca sepeti koluma taktım. İçinde bir sürü şey olduğu için biraz ağırdı.

ηαυgнтү кιттү ᯓᡣ𐭩 мιηsυηg |Düzenlendi| ✓Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin