Barış: İyi bari, ben ikinizin de saçının teline zarar gelsin istemiyorum. Özellikle senin uzun boylu ve mavi gözlü yakışıklı.
Gülerler ve çıkarlar.
Civan: Vay vay vaay! Sonunda geldin ha Barış?
Barış: Hassiktir lan. He valla geldim sonunda ne yapacaksın?
Civan: Aşk olsun, insan kardeşine öyle sorar mı ya?
Barış: Valla ben abim ve yanımdaki iki arkadaş hariç herkese sorarım.
Civan: Bende kimi bıçaklarım biliyor musun? Ben böyle soranları bıçaklarım Barış.
Barış: Bak, eğer bunlara bir şey yaptıysan ve söylemiyorsan, 2 saniyede gebertirim seni anladın?
Civan: Ay ne kadar korktum ya. Sen bir yaklaşsana ya.
Barış bir adım atar ve Fırat kolunu tutar.
Fırat: Barış saçmalama.
Barış: Bırak ne yapacaksa yapsın, ama yeter ki size bir şey yapmasın.
Kolunu çeker ve Civan'a yaklaşır.
Barış: Ne yapacaksın lan?
Civan bir şey demeden bıçağını çıkarır ve Bıçağı Barış'ın kalbinin biraz altına saplar.
Civan: Bunu yaparım.
Barış yere yığılır.
Civan: Ay şimdi üzülmüşsündür sen uzun boylu.
Der ve gülerek gider.
Fırat: B-B-B-Barış!
Fırat koşarak Barış'ın yanına eğilir. Başını kucağına koyar.
Fırat: Barış... Kalk... Kalk... Barış hadi kalk... Barış... Bırakma beni ne olur. *Titreyen sesiyle*
Hayal hemen ambulans arar. Fırat'ın sesi ağlamaklı çıkmaya başlar.
Fırat: Buradayım ben... *Ağlamaklı sesiyle*
Barış: S-Sensiz... B-Bir yere... G-Gitmem ben... G-Gitmem... *Zorlanarak*
Der ve gözlerini kapanır. Fırat ağlamaya başlar.
Fırat: BARIIIIIIIIŞ! *Ağlayarak*
Ambulans gelir.
Fırat: Hayal sen Barış'ın arabasıyla gel! *Ağlamaklı sesiyle*
Barış ambulansa bindirilir ve Fırat Barış'ın elini tutarak ağlamaya başlar. Yolda sürekli kalbi durur.
Fırat: Barış ölme ne olur ölme. *Ağlayarak*
Barış'ın Hayali
Barış sahil kenarında Civan'ın arkasından koşuyordur.
Barış: GEL LAN BURAYA ŞEREFSİZ!
Fırat: Barış! Barış!
Barış: FIRAT GELME PEŞİMDEN!
Fırat: Barış gitme!
Barış: GELME ÖLDÜRECEĞİM O ŞEREFSİZİ GELME!
Fırat: Barış!
Barış: GELME!
Fırat: Barış gidersen affetmem seni! Barış!
Barış durur.
Barış: Fırat.
Fırat: Gitme, gidersen affetmem. Gidersen affetmem Barış gitme.
Barış: Fırat, Fırat o şerefsiz benim sevdiğim adamı öldürmeye çalıştı!
Fırat: Barış. Bak bana Barış. Bak ben iyiyim.
Fırat'ı süzer.
Barış: İ-İyisin?
Fırat: İyiyim sevgilim.
Barış: Sen yaşıyorsun? Ama ben-
Fırat: Hani bensiz bir yere gitmeyecektin?
Barış: B-Ben gidecektim sen gitmeyecektin?
Fırat: Barış sen beni kurtarmak için bıçaklandın. B-Barış sen ölüyorsun, beni terk ediyorsun...
Barış'ın gözünden bir damla yaş düşer ve bıçaklandığı yer belirlenir. Barış yarasını tutar ve Fırat elini Barış'ın elinin üstüne koyar.
Hayali biter.
Fırat: Barış bırakma ne olur bırakma beni ne olursun. *Ağlayarak*
Hastaneye gelirler ve hemen Barış'ı ameliyathaneye götürürler. Fırat peşlerinden gidecekken Hayal Fırat'ı tutar. Yere otururlar.
Fırat: BARIIIIIIŞ! *Ağlayarak*
Hayal: Abi yapma tamam.
Fırat: BARIIIIIIIIIIŞ! BARIŞ GİTME NE OLUR GİTME! *Ağlayarak*
Hayal Fırat'ı bırakır ve diğerlerine haber verir. Aradan zaman geçer, herkes gelir. Fırat oradaki koltuğa oturmuş kalmıştır ve gözleri kıpkırmızıdır.
Savaş: Durumu nasıl?
Hayal: Hâlâ daha ameliyatta. Bak ama ne olur abimi suçlama, gerçekten onun bir suçu yok. Abim engellemek istedi ama dinlemedi onu.
Aradan zaman geçer ve doktor çıkar. Herkes ayaklanır.
Fırat: A-Ameliyat iyi geçti değil mi? *Titreyen sesiyle*
Doktor: Hasar çok fazlaydı. Onarmak uzun sürdü. Ama,
Fırat: A-Ama?
Doktor: Maalesef iyi haberlerim yok.
Savaş düşecek gibi olur ve Zerya Savaş'ı tutar.
Bölüm sonu...