5.Bölüm

4 1 0
                                    

Gittiğim her yere benimle beraber gelirdi Bonita. Kimseye bırakamazdım onu. Onu da kaybedemezdim. Tutunacak tek dalım o kalmışken yanımdan, gözümün önünden bir saniye bile olsa ayrılmasına izin veremezdim.

Onu da kaybedersem yüreğim bunu kaldırır mıydı? Hiç bilmiyordum...

O günlerde bir araba almaya karar vermiş ve Bonita'nın da rahat edeceği bir araba olmasını göz önünde bulundurarak seçmiştim. Aslında çok da ihtiyacımız yoktu ama yine uzak mesafede olan bir yere gitmeye karar verirsek işimize yarayabilirdi.

Arabayı alalı dört gün olmuştu. Bonita'yı da alıp yola koyulmuştum. Bonita yol boyunca bir hayli huzursuzlanmıştı.

"Neyin var kızım? Neden bugün bu kadar huzursuzlanıyorsun? Sakin ol, sadece bir yolculuk. Korkmanı gerektirecek hiçbir şey yok, anlaştık mı? Eğer rahatsız oluyorsan sadece uzan, geri dönelim, tamam mı?" diye sakince sormuştum. Sorularıma cevap vermek istercesine kafasını patilerinin üzerine doğru eğip, masum gözlerle bana bakıp eve gitmek istediğini belirtmişti.

Beni oldukça iyi bir şekilde anlamış ve kendince cevap vermişti.

O beni ne zaman anlamamıştı ki zaten...

Belki de hissetmişti. Belki de beni uyarmaya çalışıyordu, tehlikeyi sezmişti. Ama ben salak gibi onu dinlememiş, anlamamıştım. Belki daha önceden ona kulak kabartmış olsaydım şu an yanımda, hayatta olabilirdi...,

֍

Tam kavşaktan döneceğim sırada ters yönden gelen, yanlış şeride girmiş olan aracı gördüğüm sırada ani fren yaparak direksiyonu kırmıştım. Yan taraf uçurumdu. Frene basıyordum basmasına ama Allah'ın cezası frenler tutmuyordu.

Uçurumun ucunda asılı kalmıştık. Direksiyon hâkimiyetini kaybettiğim için arabayı hareket ettiremiyordum. Birazdan bir ileri bir geri sallanmaya da başlardı. En azından Bonita'yı kurtarabilmek için arkaya doğru eğilip onu kapısını açmaya çalışmıştım.

"Hadi Bonita, çok geç olmadan aşağıya in."

Ama o beni bırakmak istemediği için inmemişti.

"Bonita, lütfen aşağı in."

"Bonita. Aşağı iner misin?"

"Aşağı in, Bonita!"

Ne dersem diyeyim arabadan inmemişti. 

Daha fazla oyalanmak istemeyerek sürücü koltuğundan arka koltuğa geçmiş bir kez daha indirmeye çalışmıştım onu. Ama o inerken beni de kazağımın kolundan tutarak kendisiyle beraber dışarıya doğru çekmeye çalışmıştı.

Biz tam anlamıyla inecekken araba uçurumu boylamaya hazırdı. Toprak kaymaya başlamıştı. Bir yandan bir yerlere tutunmaya bir yandan da Bonita'yı tutmaya çalışıyordum. Araba düşerken beraberinde beni de beraberinde sürüklediği, Bonita da beni kurtarmak istediği için beni çekmeye çalışırken ister istemez sürükleniyorduk. 

Ayağım takılmasaydı sürüklenmeyecektik aslında. 

Bildiğim bir şey varsa o da; buradan düşen kimsenin hayatta kalma şansı olmadığıydı. Ve ben göz göre göre bunun gerçekleşmesine asla izin veremezdim. 

Bonita'nın zarar görmesi ihtimaliyle karşı karşıya kalırsam dayanamazdım. 

Tutunmaya devam ediyordum etmesine de ne kadar gücüm kaldığını hesap edemiyordum. Ne kadar dayanabilirdim onu da bilmiyordum. Bonita beni ne kadar bırakmak istemiyorsa ben de onu bırakmak istemiyordum.

BİR ÇİFT KARANLIK (DÜZENLENMEKTE)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin